MİT ve TSK’nın koordineli çalışmaları sonucu terör örgütü PKK’nın sözde üst düzey isimlerine karşı sınır ötesinde başarılı operasyonlar icra edildi. Söz konusu harekatlarda PKK/KCK’nın yürütme konseyi üyesi Diyar Garip Muhammed, Cemil Bayık’ın en yakın adamlarından Rıza Altun ile PKK’nın sözde Dış İlişkiler Sorumlusu ‘Navdar’ kod adlı Mikail Özdemir, PKK’nın sözde sözcüsü ‘Serhat Varto’ kod isimli Emrullah Dursun ve sözde Kandil Bölgesi Sorumlusu ‘Sinan Sor’ kod adlı Ali Aktaş’ın etkisiz hale getirilmesi Kandil’de korku ve paniğe neden oldu. Sözde üst düzey isimler Kandil’e hapsoldu. 

PKK’nın yayın organlarına da yansıyan 29 Haziran 2019 tarihli KCK açıklamasında, Türk güvenlik güçlerinin başarılı operasyonları sonucunda ‘yüzlerce PKK’lı teröristin öldürüldüğü’ kabul edilirken “MİT’in de PKK’nın üst düzey yöneticilerinin yerlerini tespit ederek hava saldırılarıyla vurdurduğu, böyle onlarca olayın yaşandığı” ifadelerine yer verildi. 

Operasyonlar karşısında çaresiz kalan PKK ‘yüzlerce teröristin etkisiz hale getirilmesine sessiz kaldığı’ gerekçesiyle KDP ve KYB’yi tehdit etmekten de geri durmadı. Uzmanlar bu durumu “Zayıflayan PKK, etki alanının KDP ve KYB’ye geçmesinden korkuyor” şeklinde yorumladı. 

EMİR KOMUTA ZEDELENDİ

PKK/KCK’nın Sincar sorumlusu ve PKK yürütme konsey üyesi Mam Zeki Şengali kod İsmail Özden’den sonra 7 kişilik başkanlık konsey üyesi Diyar Garip Muhammed’in de etkisiz hale getirilmesi örgütün emir komuta sisteminde zafiyet çıkardı. Kırsalda faaliyet yürüten alt düzey örgüt mensuplarının telsiz görüşmelerine yansıyan serzenişlerde “Başkanlık ve yürütme konsey üyelerinin operasyon korkusu yüzünden toplanamadıkları, bu yüzden sahadaki acil ihtiyaçların karşılanamadığı, sıkıntı yaşayan yeni katılımların çoğunun kaçtığı” ifadeleri yer aldı.