Stanford, Oxford, Columbia’dan kabul alan öğrenciler İstanbul’da buluştu

Türkiye'nin farklı illerindeki Bahçeşehir Koleji kampüslerinde eğitim gören öğrenciler, dünyanın en prestijli üniversitelerinden bin 136 kabul aldı. Ürettikleri projeler ve başarılarıyla adından söz ettiren öğrenciler, Bahçeşehir Koleji Nakkaştepe 50'nci yıl Kampüsü'ndeki etkinlikte buluştu. Programa, Bahçeşehir Koleji İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Begüm Yücel, Bahçeşehir Koleji Genel Müdürü Özlem Koç, genel müdür yardımcıları ile okulların yöneticileri, öğrenciler katıldı.

Açılış konuşmasını yapan Bahçeşehir Koleji Genel Müdürü Özlem Koç, “Bu yıl da sevgili öğrencilerimiz ve öğretmenlerimiz, 'Başarı Bahçeşehir Koleji geleneğidir' dedi ve büyük Bahçeşehir ailemizi ve ülkemizi gururlandırdılar. Büyük gurur yaşadığımız bugünü, dünyanın en saygın üniversitelerinden binin üzerinde kabul alan, 296 öğrencimize borçluyuz. Bu özel buluşmada sizinle olmaktan son derece mutlu ve heyecanlıyız’’ dedi.

Stanford, Oxford, Princton, ImperialCollege London, Bocconi, British Columbia, California, Manchester gibi dünyanın en saygın ve prestijli üniversitelerinden birçoğu tam burslu olan kabullerden duyduğu mutluluğu dile getiren Koç, bu başarıların aynı zamanda her öğrencinin bireysel potansiyelini keşfetmelerine ve geliştirmelerine olanak sağladıklarının bir göstergesi olduğunu ifade etti.

Koç, “Bahçeşehir Koleji kuruluşundan bu yana bilim, teknoloji ve evrensel değerleri eğitim öğretim felsefemizin kalbine koyan global eğitim anlayışımızın ne kadar doğru ve başarıya götüren bir yol olduğunun da ispatıdır’’ dedi.

KIZ ÇOCUKLARI STEM ALANINDA DÜNYA ÇAPINDA BAŞARIYA İMZA ATIYOR

Koç, kız çocuklarının ve kadınların eğitime eşit katılımının sadece bir eğitim meselesi değil, aynı zamanda sosyal ve ekonomik kalkınma meselesi olduğunu belirtti. Koç, Bahçeşehir Koleji Fen ve Teknoloji Liselerinde yetişen kız öğrencilerin dünya çapında ses getiren başarı hikayeleri yazdığını söyledi.

Geçmiş yıllardaki öğrenci başarılarından da söz eden Koç, “Öğrencilerimizden Neval, henüz lise öğrencisiyken Microsoft tarafından ‘Yılın Kadın Yazılımcısı’ seçildi. Stanford'dan kabul aldı ve şu anda Meta'da çalışıyor. Ayrıca, lise yıllarında geliştirdiği filtreleme sistemiyle çamaşır makinelerindeki su ve elektrik kullanımını yüzde 90 azaltan bir inovasyon geliştiren ve şu an Stanford Üniversitesi'nde eğitimine devam eden Karen'in ise bizim somut adımlar attığımızın en güzel örnekleridir. Bu ve benzeri birçok başarı hikayesi sadece bir başlangıç oldu, kız öğrencilerimizin STEM alanlarında daha fazla yer alması için onlara ilham veren rol modeller sunmaya, eğitim fırsatlarını artırmak ve özgüvenlerini güçlendiren bir öğrenme ortamı sağlamaya devam edeceğiz’’ diye konuştu.

‘296 ÖĞRENCİMİZ BİN 136 KABUL ALDI’

Bahçeşehir Koleji Genel Müdür Yardımcısı Dr. Özge Aslan ise “Bu yıl bizim için çok büyük ve çok gururlu bir gün. Öğrencilerimizle birlikteyiz. Tüm Türkiye’den farklı okullarımızda okuyan mezun olan öğrencilerimizle bir araya geldik. Tüm Türkiye’den 296 öğrencimiz farklı üniversitelerden bin 100 kabul aldı. Bu çok büyük bir sayı, bizim için çok büyük bir gurur. O yüzden çok mutluyuz. Bu yolculuk sadece 11 ve 12’nci sınıfta başlamadı, biz hazırlık ve 9’uncu sınıftan itibaren öğrencilerimizin kariyer yolculuklarında detaylı ilgileniyor, onlarla birebir çalışıyoruz. Hangi üniversiteyi istiyor, hangi okulda, hangi bölümde okumak istiyorsa onların hayalleri ve hedefleri doğrultusunda hareket ediyoruz” dedi.

'ÖĞRENCİLERİMİZİN HEP YANINDA YER ALIYORUZ’

Dr. Aslan, “Her okulumuzda bir yurt dışı eğitim danışmanı öğretmenimiz var ve bu öğretmenimiz öğrenciyle birebir çalışmalar yapıyor. Öğrencinin hayalleri ve hedefleri doğrultusunda bu yolculukta 4-5 yıl olan lise hayatında hep yanında yer alıyoruz. Yurt dışı üniversitelerinin özellikle dikkat ettiği öğrencinin lise hayatında yaptığı çalışmalar oldukça önemli. biz tüm liselerimizde Anadolu, Fen, Fen ve Teknoloji Liselerimizde tüm öğrencilerimizde şunu hedefliyoruz; ‘Sen Türkiye’nin gelişmesi, ülkemizin kalkınması ve iyi bir insan olmak adına neler yapıyorsun? Doğal olarak bunun sonucunda öğrencilerden çok farklı projeler geliyor. Hayata dokunur, hem ülkemizin gelişmesi adına, hem de sosyal sorumluluk projeleri anlamında öğrencilerimizin çokça projeleri var. Yurt dışı kabullerinde bu öğrencilerimizin yaptığı projeler, kariyer mektuplarını yazdıklarında ve yurt dışı mülakatlarında oldukça işe yaradı” ifadelerini kullandı.

‘TEKNOLOJİYİ İNSANLIK YARARINA KULLANMAK İSTİYORUM’

Öğrencilerden LGS Türkiye birincisi, Bahçeşehir Koleji Kemerburgaz Fen ve Teknoloji Lisesi’nde tam burslu okuyan İrem Deniz Küçükköse, dünyaca ünlü 7 üniversiteden tam burslu kabul aldı. Görme engelliler için hazırladığı projeyle de tanınan Küçükköse,“Hayalim, teknolojiyi insanlık yararına kullanan bir teknoloji girişimcisi olmak. Bu hedef doğrultusunda da eğitimime, her yıl yalnızca 50 kişinin kabul edildiği ve hem dünyanın en iyi işletme okulu Wharton’daekonomi hem de Penn Engineering’de(Mühendislik Fakültesi) bilgisayar bilimi/yapay zeka alanında eğitim alma imkânı sunan Pennsylvania Üniversitesi'nin çift diploma programı ‘Jerome Fisher Program in Management and Technology’de devam edeceğim. Üniversite yıllarımın yoğun geçeceğinin farkındayım; ancak bu süreçte karşıma çıkacak zorlukları aşmak ve fırsatları değerlendirmek için sabırsızlanıyorum’’ dedi.

Küçükköse, “Ben bir polis, asker çocuğuyum. Dolayısıyla Türkiye’nin ne kadar gezilebilecek ili varsa gezdim. En sonunda Malatya’da Türkiye birincisi olduktan sonra kendimi bir anda İstanbul’da yatılı okulda buldum. Birçok proje ve yarışmaya katıldım. Topluma faydalı teknolojiler kullanmaya çalıştık. Rise for the world kurumu tarafından dünyanın en parlak ilk 100 öğrencisinden biri seçildim. Universty of Pennsylvania’ya kabul aldım ve oraya gitmeyi planlıyorum. Çok heyecanlıyım, çünkü çok küçükken kurduğum hayallerin gerçeğe dönüşmesini izlemek gerçekten hem benim adıma hem de ailem için çok gurur verici. Gelecekteki planım bir teknoloji geliştiricisi olmak ve teknolojiyi insanlık yararına kullanabilmek. Benim geliştirdiğim birçok güzel proje var. Şu an en önemlisi braille adını verdiğim çok pahalı olan kabartma ekranlarının çok daha ucuz bir versiyonu. Portatif olarak geliştirme aşamamdı. Arkadaşlarımızla beraber, yapay zekayı da kullanarak bir dosyadaki yazıyı çekip bu yazıyı fiziksel olarak Braille karaktere dönüştüren bir portatif geliştirmiştik. Bunun yanında yine kız çocuklarına programlama ve matematik dersi verdiğimiz sosyal girişimde benim için çok anlamlı” ifadelerini kullandı.

'YAPAY ZEKA ALANINA YOĞUNLAŞTIM’

Amerika’da Stanford Üniversitesinden kabul alan Bahçeşehir Koleji İzmir 50. Yıl Fen ve Teknoloji Lisesi öğrencisi Mehmet Cem Yedekçi de “5 yıllık yoğun çalışmamın sonunda Stanford, University of California Berkeley, Columbia, University of California Los Angeles ve Georgia Institute of Technology’den kabul alma mutluluğunu yaşadım. Ayrıca UC Berkeley tarafından yılda yalnızca 2 uluslararası öğrenciye verilen Regents’ and Chancellor’s Scholar “en yüksek akademik onur” ödülüne layık görüldüm. Sağlık alanında yapay zekanın sunduğu çözümler, teoride milyonlarca insanın hayatını kurtarma potansiyeline sahip fakat bu teknolojilerin pratiğe dökülebilmesi yani gerçek klinik ortamlarda güvenle entegre edilebilmesi bir takım etik gereklilikleri de yanında getiriyor. Bu da beni heyecanlandırıyor çünkü Silikon Vadisi’nde yer alan Stanford Üniversitesi’nin kampüsünde bende gelecekte insanların hayatlarına dokunacak yapay zeka destekli sağlık teknolojileri geliştirebilirim’’ dedi.

Yedekçi, “Diyabet üzerine çalışmalarım oldu, bunun üzerine göğüs kanserinin erken teşhisine yönelik projelerim oldu. Teknofest’e katıldım ve sağlıklı yapay zeka yarışmasından dereceyle ayrıldım. Bütün bunların sonunda da Uluslararası Yapay Zeka Olimpiyatları Türkiye Milli Takımı’na seçildim ve ülkemizi Bulgaristan’da temsil etme fırsatı elde ettim. Önümüzdeki süreçte üniversite eğitimime Stanford Üniversitesi’nde devam etmeyi planlıyorum. Bunun da en büyük nedeni Stanford Üniversitesi kampüsünün teknoloji girişimlerinin kalbi olarak nitelendirilen Silikon Vadisi’nin içinde yer alması. Buradan mezun olduktan sonra da sağlık teknolojileri geliştirip bunu etik, eşit ve adaletli bir şekilde gelişmeleri pratiğe aktaran bir girişim kurmak istiyorum” diye konuştu.

‘İNTERDİSİPLİNER ÇALIŞMAYI SEVİYORUM’

Diyarbakır Bahçeşehir Fen ve Teknoloji Lisesi’nde 12’nci sınıf öğrencisi Yağmur Delal Cengiz (17) ise “Amerika’daki Brown Üniversitesi ve University College London’dan kabul aldım. Aslında Brown Üniversitesi’ni tercih ettim. Ben biraz daha interdisiplinler çalışmayı seviyorum. Brown Üniversitesi bu nedenle daha uygun geldi. Sağlık ve besin kategorisinde ekibimizin geliştirdiği proje dünya çapında en önemli 5 projeden biri seçildi. Hedefim; gelecekte fizik okumak istiyorum. Sürdürülebilir enerji araştırmalarına katkı sağlamak istiyorum” ifadelerini kullandı.