Ayasofya’daki cuma namazı sonrası flaş açıklamalar

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ayasofya’da kıldığı Cuma namazının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlıyor.

Erdoğan, Beyrut'ta meydana gelen ve büyük bir yıkıma neden olan patlamaya ilişkin, "Bu çok büyük bir felaket" değerlendirmesi yaptı.

Yunanistan ve Mısır arasında varılan anlaşmaya tepki gösteren Erdoğan, "Bu anlaşmanın kıymeti harbiyesi yok" ifadelerini kullandı.

Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar şöyle:

"İşi bizler de takip ediyoruz"

Benzerini rahmetli Refik Hariri zamanında yaşamıştı. Bu konuda söylenenleri biliyorsunuz. Nitrat kaynaklı olduğu, füzelerin olduğu depolardan kaynaklandığı söyleniyor. İşi bizler de takip ediyoruz. En son Başkan yardımcım Fuat bey ve Dışişleri Bakanım orada durumu takip ettiler. Koca Yusuf kargo uçağı ile de çeşitli yardımlar gönderdik. Bunların içinde askeri ve sağlık yardımları var. Felaketin boyutu çok büyük. Beyrut limanı bölgede çok önemli bir liman. Buranın yeniden inşası, ihyası kaç yılı alır o da ayrı bir sorun. Ama biz madden ve manen Lübnan halkının yanında olacağız.

Erdoğan cuma namazını Ayasofya'da kıldı

Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi'nde, 86 yıl sonra ibadete açılmasının ardından kılınacak üçüncü cuma namazı için hazırlıklar sabah saatlerinde başladı. Sultanahmet Meydanı ve Ayasofya Camii çevresinde geniş güvenlik önlemleri alındı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan da öğle saatlerinde Kısıklı'daki evinden çıktı. Erdoğan, Ayasofya Camii'ne geldi. Cumhurbaşkanı Erdoğan cuma namazını burada kıldı.

EKONOMİDEKİ GELİŞMELER

* Dünyada şu anda ekonomik gelişmeleri gözden geçirecek olursanız, ABD olmak üzere Rusya, Avrupa bütün buralarda ekonomide corona virüsü seyrinden sonra çok ciddi zikzakların olduğunu görürsünüz, burada tüm samimiyetimle içerideki düşmanları zaten gündeme getirmek istemiyorum, bize zaten dışarıdakiler yetiyor.

* İçeridekiler de onlara pompalama görevi ifa ediyorlar.

* Çok açık samimi bir şey söylüyorum. Biz 2002 Kasım’ında göreve geldik.

* Göreve geldiğimiz zaman sizler de yazılı ve görsel medya olarak size söyleyeceğim rakamlara dikkat edin.

* 2002’de milli gelirimiz 236 milyar dolardı. Fakat 2019’da toplam milli gelirimiz 754 milyar dolara çıktı.

* Bakın nereden nereye. Fert başı milli gelir o zaman 3 bin 581 dolardı ve bu rakam 2019’da 9 bin 127 dolara çıktı. Bunun dışında otomobil noktasında satışlara bakalım.

* Şimdi bu bir şeyi gösteriyor. Yani Türkiye bir tırmanışta.

* Bizim bu tırmanışımızı görmek istemeyen, gözü olup da görmek istemeyenler var.Ben belgelere dayalı konuşuyorum.

* Mesela sadece açılan şirket sayılarına bakıyorsunuz 30 bin 842 iken, şu anda 2017 itibariyle 85 bin 265 adet şirket açılmış.

* Tabi bazı sıkıntılar yok değil. İhracat 36 milyar dolardı, şu anda 180 milyar dolar. Türkiye adeta bir uçuşun içerisinde. Ama gözü olup görmeyenler hâlâ bu gerçekleri yansıtmaya çalışıyorlar. Biz tırmanışımızı yüksek oranda devam ettiriyoruz, ettireceğiz.

* Göreve geldiğimizde hatırlayın, Türkiye’nin IMF’ye olan borcu neydi? 23,5 milyar dolardı. Mayıs 2013 ne oldu? Biz IMF’ye olan borcumuzu sıfırladık.

* Bizim IMF’ye borcumuz yok, sıfır. Döviz rezervine bakıyorsunuz 27,5 milyar dolardı, şu anda ise 105 milyar dolar.

* Yani Türkiye bu noktada dimdik ayakta. Kimse halkımızı yanıltmaya çalışmasın. Bugün dünden daha güçlüyüz. Yarın daha güçlü olacağız.

AKŞENER’E DAVET VE MUHARREM İNCE İDDİALARI

* Biliyorsunuz, bu tür şeylere yabancı değiliz.

* Bizim içimizden de birileri ayrıldı, partilerini kurdular.

* Bu parti kuruşları nereye varır bilemem. Sayın Muharrem Beyle ilgili o da onun en doğal hakkıdır.

* Eski bir siyasetçi olarak o da onun doğal hakkıdır. Bahçeli’nin daveti ise doğrusu benim yadırgadığım bir davet değildir.

* O da olabilecek en makul çizgide davettir. Temenni ederim ki birlik beraberliğin tesisine yönelik bir adım olabilir.