Ocak Başkanının öldürülmesiyle ilgili hala bir açıklama yapmayan ama partililerin büyük bölümünün yaşananlara tepki göstermek adına sessizce istifa etmeye devam ettiği MHP Genel Başkanı Bahçeli'nin kapatılması gerektiğini söylediği Anayasa Mahkemesi ülkenin 3'üncü büyük partisinin hesaplarını bloke etmiş. Ve aynı mahkeme kendisinin gereksiz olduğu ve hemde dün kendi partileri kapatılanlarca 'kapatılmalı' denildiğini unutmuşcasına hesaplarına bloke koyduğu partinin kapatılması için açılan davayıda görüşüyor ve mahkeme ediyor.  Aynı kurumun Başkanı ise bizim şu pos bıyıklı devrimci abiler gibi biz sola heveslileri kandırılmasının şifresi olan 'Tavşan kaç tazı tut' misali Türkiye'de hak ve hukuk sorunu olduğunu söylüyor. Aynı başkanın başında olduğu yüksek hakimlerin 8'e 7 oyla hesaplarına bloke koyduğu partinin bu ülkede 6 milyon oy aldığını görmezden gelip, oralı olmayanlar gibi davranması dikkat çekerken birilerinin birilerini dizayn etme çabalarına çanak tutma uğraşları içinde olması da bir o kadar düşündürücü.  Mevcut muhalefetin iki yüzlülüğü misali davranan Anayasa Mahkemesinin öteki yüzü de ülkedeki iki yüzlülüğün aynası gibi. Çünkü Diyarbakır'dan tutun Kars'a kadar seçilmiş Belediye Başkanlarının görevden alınıp, yerlerine kayyumlar atanmasına, 6 yıla yakındır tutuklu bulunan Demirtaş gibi siyasilerin uğradığı hak, hukuk ve adaletsiliğe sessiz kalıp, yalandan bir twet atarak kınayanlar gibi demokrasi sevdalısı kesilen Saraçhane'dekilerle aynı düşünceyle, Adalet olmadığını, olanın da siyasallaştırıldığını söyleyip, Saraçhane'ye koşarak gidenler gibi Anayasa Mahkemesi Başkanı ve üyeleri bu ülkede kapatılmak istenen partiden çok, görev yaptıkları mahkemenin de kapatılmasını ister gibiler. Bilmem ama dünden beri hak, hukuk, adalet ana dil demekten başka bir şey demeyenleri bu gün parayla dizayn etmek isteyenlerden, HDP'yi kapatın diyenlerden tırsanlar yarın sıranın kendilerine geleceğini sarı öküz hikayesinde ki Saraçhane'dekiler gibi anlamazlar ya ona yanarım..