deneme bonusu veren siteler

deneme bonusu veren siteler bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler meritking kingroyal deneme bonusu veren siteler casinorulet.com casino siteleri deneme bonusu veren siteler

Azerbaycanlı komutan Shirinova, Nene Hatun'un kabrini ziyaret etti

Güncel (DHA) - Demirören Haber Ajansı | 04.07.2022 - 13:09, Güncelleme: 04.07.2022 - 13:09
 

Azerbaycanlı komutan Shirinova, Nene Hatun'un kabrini ziyaret etti

Karabağ Ovası'nda yer alan Berde kasabasında 1959 yılında dünyaya gelen Aida Shirinova, Ermenilerin 1992'de Hocalı'da 613 Azerbaycan Türkünü şehit etmesiyle asker olmaya karar verdi.
AZERBAYCAN ordusunda kadın komutan olarak Dağlık Karabağ'da Ermenistan'a karşı savaşan, askerlikten sonra yaklaşık 28 yıl polislik yapıp emekli olan Aida Shirinova (63), Erzurum'da Nene Hatun'un kabrini ziyaret etti. Nene Hatun ve Kara Fatma hakkında yazılanları okuduğunu söyleyen Shirinova, "Türk kadını savaşçı olmasa dünyaya getirdiği, terbiye ettiği erkekler savaşır mı? Her şey kadına bağlıdır. Terbiye etmek, büyütmek, yetiştirmek kadın emeğidir" dedi. 1998'e kadar Azerbaycan ordusunda yarbay olarak görev yapan Shirinova, Ermenistan'ın işgaliyle sonuçlanan Dağlık Karabağ savaşında da cephenin önünde mücadele etti. Yarbay olan ve Azerbaycan Ordusu'nda komutan olarak yaklaşık 6 yıl görev yapan Shirinova, İçişleri Bakanlığı'nın kararıyla polis memuru olarak görevlendirildi. Shirinova, yaklaşık 28 yıl polisliğin ardından emekli oldu. NENE HATUN'UN MEZARINDA Aida Shirinova, Kayseri'de davetli olduğu programın ardından Erzurum'a geldi. Hakkında kitaplar okuduğu Nene Hatun'un Aziziye Tabyası'ndaki kabrinde dua eden Shirinova, bölge halkıyla sohbet etti. "Bizim vatanımız, halklarımız, milletlerimiz için savaşan insanlar bizim gözümüzün nurudur" diyen Shirinova, "Nene Hatun ve Kara Fatma hakkında yazılanları okudum. Yıllardır kalbimle istediğim Nene Hatun'un kabrini ziyareti gerçekleştirmekten mutluyum. Okuduğum dergilerde yazıyor, Nene Hatun savaşa giderken demişler ki '3 aylık çocuğun var, sen savaşa gitme. O da 'Benim çocuğum annesiz büyüyebilir, annesiz yaşayabilir ama vatansız ne büyüyebilir ne de yaşayabilir' demiş. Hiçbirimiz vatansız yaşayamayız. Türk halkları olarak her gün şehit veriyoruz ama bize diyorlar ki, 'Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır. Toprak uğrunda ölen varsa vatandır'. Biz öyle güzel bir milletimiz ki şehit olurken bizim kanımız öz toprağımıza dökülüyor, başka ülkelerin toprağına değil. Biz öz bayrağımıza sarılarak dünyayı terk edip, şehit oluyoruz. Biz hiçbir zaman hiçbir devletin toprağına göz dikmemişiz. Biz huzur içinde yaşamak istiyoruz. İlmimizi, tıbbımızı geliştirmek istiyoruz. Çocuklarımızın geleceği iyi olsun, özgür olsun istiyoruz. Nene Hatun, tabii ki ben onun devamıyım. Bana savaş ve kadın konusunda çok soruyorlar. Savaş, kadınlar için zor ve çetindir' diyorlar. Ben de diyorum ki, savaşta kadın erkek olmaz. Savaşta milletin, halkın, vatanın evladı olur. Onun için ben savaşa girdim" dedi. 'TÜRK KADINI ÖMÜR BOYU SAVAŞÇIDIR' Nene Hatun'un sırtında çocuğu ve elinde baltalı heykeliyle ilgili de konuşan Shirinova, şunları söyledi: "Bazen bir şarkı, bir şiir insanları savaşa götürür. Bir kadının öz çocuğunu koyup savaşa gitmesi. Bizde de 1992'lerde böyleydi. Biz de baltayla yabayla savaştık. O kadar silah yoktu. Bunlarla savaşa gittik. Nene Hatun'un heykelini gördüm, insan şerefi, namusu gereğinde balta ve yabayla da dövüşmelidir. Her halk, kahramanıyla tanınır. Biz de erkek kahramanlarımızla beraber kadın kahramanlarımızla fark ediliyoruz. Dünya bizi savaşçı bir Türk halkı olarak tanıyor. Çünkü Türk anneleri çocukları atın üstünde dünyaya getirmiş, toprak üstünde belemiş ve savaşa gitmiş. Türk halkının içinde her bir kadın ve erkek bunu anlamalı. Türk kadını ömür boyu savaşçıdır. O savaşçı olmasa, dünyaya getirdiği, terbiye ettiği erkekler savaşır mı? Her şey kadınlardan gelir. Terbiye etmek, büyütmek, yetiştirmek kadın emeğidir." 'TÜRK KARDEŞLERİMİZE MİNNETTARIZ' Karabağ'ın 44 günlük savaşın ardından yeniden Azerbaycan topraklarına katılmasından duyduğu sevinci dile getiren Shirinova, "Biz Türk kardeşlerimize ne kadar minnettarlık hislerimizi bildirsek az olur. 1992'de Ermenilerin arkasında muhtelif devletler vardı. Ona göre topraklarımızı kaybettik. O zaman bizim içimizde de çok kahraman insanlar vardı. Ama çok üzgünüm ki destek veren devletler yüzünden biz topraklarımızı kaybettik. Son 44 günlük muharebede bütün Azerbaycan halkı adına gururla söylüyorum ki Türk kardeşlerimizi, yanımızda, arkamızda, önümüzde gördük. Şimdi Azerbaycan'da Türk ve Azerbaycan bayrağı asılı olmayan ev yoktur" dedi.
Karabağ Ovası'nda yer alan Berde kasabasında 1959 yılında dünyaya gelen Aida Shirinova, Ermenilerin 1992'de Hocalı'da 613 Azerbaycan Türkünü şehit etmesiyle asker olmaya karar verdi.

AZERBAYCAN ordusunda kadın komutan olarak Dağlık Karabağ'da Ermenistan'a karşı savaşan, askerlikten sonra yaklaşık 28 yıl polislik yapıp emekli olan Aida Shirin ova (63), Erzurum'da Nene Hatun'un kabrini ziyaret etti. Nene Hatun ve Kara Fatma hakkında yazılanları okuduğunu söyleyen Shirinova, " Türk kadını savaşçı olmasa dünyaya getirdiği, terbiye ettiği erkekler savaşır mı? Her şey kadına bağlıdır. Terbiye etmek, büyütmek, yetiştirmek kadın emeğidir" dedi.

1998'e kadar Azerbaycan ordusunda yarbay olarak görev yapan Shirinova, Ermenistan'ın işgaliyle sonuçlanan Dağlık Karabağ savaşında da cephenin önünde mücadele etti. Yarbay olan ve Azerbaycan Ordusu'nda komutan olarak yaklaşık 6 yıl görev yapan Shirinova, İçişleri Bakanlığı'nın kararıyla polis memuru olarak görevlendirildi. Shirinova, yaklaşık 28 yıl polisliğin ardından emekli oldu.

NENE HATUN'UN MEZARINDA

Aida Shirinova, Kayseri'de davetli olduğu programın ardından Erzurum'a geldi. Hakkında kitaplar okuduğu Nene Hatun'un Aziziye Tabyası'ndaki kabrinde dua eden Shirinova, bölge halkıyla sohbet etti. "Bizim vatanımız, halklarımız, milletlerimiz için savaşan insanlar bizim gözümüzün nurudur" diyen Shirinova, "Nene Hatun ve Kara Fatma hakkında yazılanları okudum. Yıllardır kalbimle istediğim Nene Hatun'un kabrini ziyareti gerçekleştirmekten mutluyum. Okuduğum dergilerde yazıyor, Nene Hatun savaşa giderken demişler ki '3 aylık çocuğun var, sen savaşa gitme. O da 'Benim çocuğum annesiz büyüyebilir, annesiz yaşayabilir ama vatansız ne büyüyebilir ne de yaşayabilir' demiş. Hiçbirimiz vatansız yaşayamayız. Türk halkları olarak her gün şehit veriyoruz ama bize diyorlar ki, 'Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır. Toprak uğrunda ölen varsa vatandır'. Biz öyle güzel bir milletimiz ki şehit olurken bizim kanımız öz toprağımıza dökülüyor, başka ülkelerin toprağına değil. Biz öz bayrağımıza sarılarak dünyayı terk edip, şehit oluyoruz. Biz hiçbir zaman hiçbir devletin toprağına göz dikmemişiz. Biz huzur içinde yaşamak istiyoruz. İlmimizi, tıbbımızı geliştirmek istiyoruz. Çocuklarımızın geleceği iyi olsun, özgür olsun istiyoruz. Nene Hatun, tabii ki ben onun devamıyım. Bana savaş ve kadın konusunda çok soruyorlar. Savaş, kadınlar için zor ve çetindir' diyorlar. Ben de diyorum ki, savaşta kadın erkek olmaz. Savaşta milletin, halkın, vatanın evladı olur. Onun için ben savaşa girdim" dedi.

'TÜRK KADINI ÖMÜR BOYU SAVAŞÇIDIR'

Nene Hatun'un sırtında çocuğu ve elinde baltalı heykeliyle ilgili de konuşan Shirinova, şunları söyledi:

"Bazen bir şarkı, bir şiir insanları savaşa götürür. Bir kadının öz çocuğunu koyup savaşa gitmesi. Bizde de 1992'lerde böyleydi. Biz de baltayla yabayla savaştık. O kadar silah yoktu. Bunlarla savaşa gittik. Nene Hatun'un heykelini gördüm, insan şerefi, namusu gereğinde balta ve yabayla da dövüşmelidir. Her halk, kahramanıyla tanınır. Biz de erkek kahramanlarımızla beraber kadın kahramanlarımızla fark ediliyoruz. Dünya bizi savaşçı bir Türk halkı olarak tanıyor. Çünkü Türk anneleri çocukları atın üstünde dünyaya getirmiş, toprak üstünde belemiş ve savaşa gitmiş. Türk halkının içinde her bir kadın ve erkek bunu anlamalı. Türk kadını ömür boyu savaşçıdır. O savaşçı olmasa, dünyaya getirdiği, terbiye ettiği erkekler savaşır mı? Her şey kadınlardan gelir. Terbiye etmek, büyütmek, yetiştirmek kadın emeğidir."

'TÜRK KARDEŞLERİMİZE MİNNETTARIZ'

Karabağ'ın 44 günlük savaşın ardından yeniden Azerbaycan topraklarına katılmasından duyduğu sevinci dile getiren Shirinova, "Biz Türk kardeşlerimize ne kadar minnettarlık hislerimizi bildirsek az olur. 1992'de Ermenilerin arkasında muhtelif devletler vardı. Ona göre topraklarımızı kaybettik. O zaman bizim içimizde de çok kahraman insanlar vardı. Ama çok üzgünüm ki destek veren devletler yüzünden biz topraklarımızı kaybettik. Son 44 günlük muharebede bütün Azerbaycan halkı adına gururla söylüyorum ki Türk kardeşlerimizi, yanımızda, arkamızda, önümüzde gördük. Şimdi Azerbaycan'da Türk ve Azerbaycan bayrağı asılı olmayan ev yoktur" dedi.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve sakinca.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.