deneme bonusu veren siteler bahis siteleri

deneme bonusu veren siteler

deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler youtube mp3 bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler meritking kingroyal deneme bonusu veren siteler

Uyuyamıyor musunuz? Peki kaliteli uyku için ne yapmalı?

Yaşam 15.05.2019 - 14:38, Güncelleme: 15.05.2019 - 14:38
 

Uyuyamıyor musunuz? Peki kaliteli uyku için ne yapmalı?

Gün içerisinde yorgun düşen bedenimiz eve gelir gelmez dinlenmeye ihtiyaç duyuyor. Yeteri kadar uyuyamadığımız zaman ise diğer güne enerjisiz ve mutsuz başlıyoruz. Peki kaliteli bir uykunun sırrı ne?
İnsanların hayatlarının bir döneminde uykusuzluk problemiyle karşılaştığını belirten Prof. Dr. Mehemt Murat Sümer, “Her 100 kişiden en az beşi solunum problemleri nedeniyle uykusunu alamadan uyanmaktadır. Toplumun yüzde 40'ı horlamakta ve daha önemlisi horlamayı normal kabul etmektedir. Oysaki ne uykusuzluğun ne de aşırı uykululuğun nedenleri öne sürüldüğü kadar basit değildir. İyi bir tedavi için bu nedenlerin mutlaka sistematik olarak incelenmesi gerekir” dedi. Uykunun vücudu dinlendirme ve ertesi güne hazırlama işlevlerinin dışında birçok farklı fonksiyonunun olduğunu kaydeden Sümer, “Bunlardan bazıları; enerji tasarrufu, büyüme, hücrelerin yenilenmesi, organizmanın onarımı, hafıza, türe has özelliklerin öğrenilmesini sağlayan genetik hafızanın programlanması, yeni bilgilerin öğrenilmesi ve kalıcı hale getirilmesi olarak sıralanabilir. Yeterli uyku süresi kişiden kişiye değişmekle birlikte genetik bir özellik olarak belirlenmektedir. İdeal uyku süresi ortalama 7-8 saat olarak bilinse de erişkinlerde bu süre 4-11 saat arasında değişmektedir. Ancak uyku süresinden öte kalitesi daha önemlidir. Kişinin sabah kalktığında kendini dinlenmiş ve dinç hissettiği, gün boyunca da dikkat eksikliği ve yorgunluk hissetmeden, işlevlerini aksatmaksızın yerine getirebildiği uyku süresi yeterlidir” diye konuştu. “Bu sorun azalmış veya kalitesiz gece uykusu dolayısıyla gün içinde yorgunluk, bitkinlik, bilişsel işlevlerde yetersizlik, dikkat eksikliği, aşırı sinirlilik ve diğer bazı psikolojik belirtilerle ortaya çıkar. Uyku algılama bozukluğu, hastanın subjektif uykusuzluk yakınmasının, uyku incelemesindeki objektif bulgularla uyumsuzluk gösterdiği durumlar için kullanılan bir terimdir. Hasta, gece normal uyuduğu halde hiç uyumadığını ya da çok az uyuduğunu iddia eder. Oldukça sık rastlanılan ancak hastadan yeterli bilgi alınmadığı takdirde kolayca atlanabilecek ‘huzursuz bacak sendromu’ da önemli bir insomni nedenidir. ‘Narkolepsi-Katapleksi sendromu’ ise, gün içinde ortalama 2-3 saat aralıklarla önlenemez uyku ataklarının ortaya çıktığı, bu ataklar dışında da kişinin kendini uykulu ya da yorgun hissedebildiği, hatta uyanıklık içine mikro uyku dediğimiz saniyelik uyku dönemlerinin karışabildiği, daha çok ergenlik ve genç erişkinlik çağlarında başlayan bir hastalıktır. Uyku bozukluklarının başka bir tetikleyicisi uyku apnesinin en önemli belirtileri horlama ve uyku sırasında belirli bir süre nefes alamamadır.” Kaliteli bir uyku için bu önerilerde bulunan Prof. Dr. Sümer, şu bilgileri verdi: “Her gün aynı saatte yatmaya ve ertesi gün aynı saatte uyanmaya çalışın. Gündüz vakti olabildiğince aydınlık ortamlarda bulunun. Mümkünse sabah çalışmaya başlamadan önce biraz yürüyüş yapın ya da işe yürüyerek gidin. Günlük yürüyüş süresi ortalama 45 dakikadan kısa olmasın. Aldığınız kahve, çay ve asitli içeceklerle aldığınız kafein miktarını kısıtlayın. Günde iki fincandan fazla çay ya da kahve içmeyin. Uykuya dalmakta veya sürdürmekte sorununuz varsa kafeini tamamen hayatınızdan çıkarın. Uyumadan 1 saat önce günlük aktiviteyi bitirin. 15 dakika boyunca o gün yaşadığınız sıkıntıları, başarıları ve mutlulukları bir kâğıda yazın sonra 45 dakika boyunca gevşemeye çalışın. Hafif şeyler okumak, klasik müzik dinlemek, ılık köpüklü bir banyo yapmak, 1 bardak ılık ballı süt içmek gibi uyarıcı olmayan şeyler yapın. Yatağa girdikten sonra yaklaşık 15 dakikalık sürede uykuya dalamadıysanız kalkın ve başka bir odaya gidin. Uykunuz gelinceye kadar gevşemeye çalışın, uykunuz gelince tekrar yatağa dönün.”   Serenay ÖZEL / İçerik Editörü serenay@sakinca.com @OzelSerenay
Gün içerisinde yorgun düşen bedenimiz eve gelir gelmez dinlenmeye ihtiyaç duyuyor. Yeteri kadar uyuyamadığımız zaman ise diğer güne enerjisiz ve mutsuz başlıyoruz. Peki kaliteli bir uykunun sırrı ne?

İnsanların hayatlarının bir döneminde uykusuzluk problemiyle karşılaştığını belirten Prof. Dr. Mehemt Murat Sümer, “Her 100 kişiden en az beşi solunum problemleri nedeniyle uykusunu alamadan uyanmaktadır. Toplumun yüzde 40'ı horlamakta ve daha önemlisi horlamayı normal kabul etmektedir. Oysaki ne uykusuzluğun ne de aşırı uykululuğun nedenleri öne sürüldüğü kadar basit değildir. İyi bir tedavi için bu nedenlerin mutlaka sistematik olarak incelenmesi gerekir” dedi.

Uykunun vücudu dinlendirme ve ertesi güne hazırlama işlevlerinin dışında birçok farklı fonksiyonunun olduğunu kaydeden Sümer, “Bunlardan bazıları; enerji tasarrufu, büyüme, hücrelerin yenilenmesi, organizmanın onarımı, hafıza, türe has özelliklerin öğrenilmesini sağlayan genetik hafızanın programlanması, yeni bilgilerin öğrenilmesi ve kalıcı hale getirilmesi olarak sıralanabilir. Yeterli uyku süresi kişiden kişiye değişmekle birlikte genetik bir özellik olarak belirlenmektedir.

İdeal uyku süresi ortalama 7-8 saat olarak bilinse de erişkinlerde bu süre 4-11 saat arasında değişmektedir. Ancak uyku süresinden öte kalitesi daha önemlidir. Kişinin sabah kalktığında kendini dinlenmiş ve dinç hissettiği, gün boyunca da dikkat eksikliği ve yorgunluk hissetmeden, işlevlerini aksatmaksızın yerine getirebildiği uyku süresi yeterlidir” diye konuştu.

“Bu sorun azalmış veya kalitesiz gece uykusu dolayısıyla gün içinde yorgunluk, bitkinlik, bilişsel işlevlerde yetersizlik, dikkat eksikliği, aşırı sinirlilik ve diğer bazı psikolojik belirtilerle ortaya çıkar. Uyku algılama bozukluğu, hastanın subjektif uykusuzluk yakınmasının, uyku incelemesindeki objektif bulgularla uyumsuzluk gösterdiği durumlar için kullanılan bir terimdir. Hasta, gece normal uyuduğu halde hiç uyumadığını ya da çok az uyuduğunu iddia eder. Oldukça sık rastlanılan ancak hastadan yeterli bilgi alınmadığı takdirde kolayca atlanabilecek ‘huzursuz bacak sendromu’ da önemli bir insomni nedenidir.

‘Narkolepsi-Katapleksi sendromu’ ise, gün içinde ortalama 2-3 saat aralıklarla önlenemez uyku ataklarının ortaya çıktığı, bu ataklar dışında da kişinin kendini uykulu ya da yorgun hissedebildiği, hatta uyanıklık içine mikro uyku dediğimiz saniyelik uyku dönemlerinin karışabildiği, daha çok ergenlik ve genç erişkinlik çağlarında başlayan bir hastalıktır. Uyku bozukluklarının başka bir tetikleyicisi uyku apnesinin en önemli belirtileri horlama ve uyku sırasında belirli bir süre nefes alamamadır.”

Kaliteli bir uyku için bu önerilerde bulunan Prof. Dr. Sümer, şu bilgileri verdi: “Her gün aynı saatte yatmaya ve ertesi gün aynı saatte uyanmaya çalışın. Gündüz vakti olabildiğince aydınlık ortamlarda bulunun. Mümkünse sabah çalışmaya başlamadan önce biraz yürüyüş yapın ya da işe yürüyerek gidin. Günlük yürüyüş süresi ortalama 45 dakikadan kısa olmasın. Aldığınız kahve, çay ve asitli içeceklerle aldığınız kafein miktarını kısıtlayın. Günde iki fincandan fazla çay ya da kahve içmeyin. Uykuya dalmakta veya sürdürmekte sorununuz varsa kafeini tamamen hayatınızdan çıkarın.

Uyumadan 1 saat önce günlük aktiviteyi bitirin. 15 dakika boyunca o gün yaşadığınız sıkıntıları, başarıları ve mutlulukları bir kâğıda yazın sonra 45 dakika boyunca gevşemeye çalışın. Hafif şeyler okumak, klasik müzik dinlemek, ılık köpüklü bir banyo yapmak, 1 bardak ılık ballı süt içmek gibi uyarıcı olmayan şeyler yapın. Yatağa girdikten sonra yaklaşık 15 dakikalık sürede uykuya dalamadıysanız kalkın ve başka bir odaya gidin. Uykunuz gelinceye kadar gevşemeye çalışın, uykunuz gelince tekrar yatağa dönün.”

 

Serenay ÖZEL / İçerik Editörü
serenay@sakinca.com
@OzelSerenay
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve sakinca.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.