deneme bonusu veren siteler bahis siteleri

deneme bonusu veren siteler

deneme bonusu veren siteler youtube mp3 bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler meritking kingroyal deneme bonusu veren siteler bonus veren siteler casinorulet.com casino siteleri deneme bonusu veren siteler

Diyabet hakkında doğru sanılan 6 hatalı bilgi! Hamilelikte insülin tedavisi bebeğe zarar verir mi?

Sağlık 13.11.2023 - 00:58, Güncelleme: 13.11.2023 - 00:58
 

Diyabet hakkında doğru sanılan 6 hatalı bilgi! Hamilelikte insülin tedavisi bebeğe zarar verir mi?

Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. İnan Anaforoğlu, diyabet hakkında doğru bilinen 6 yanlış bilgiyi paylaştı.
Çağımızın önemli bir sorunu olan diyabet dünyada görülme sıklığı en hızlı artan hastalıklardan biri. Dünyada yaklaşık 537 milyon kişinin diyabet hastası olduğu tahmin ediliyor. Diyabetik hastaların sayısının 2030 yılında 643 milyona, 2045 yılında ise 783 milyona çıkması bekleniyor. Türkiye, dünyada diyabetin en hızlı arttığı 5 ülke arasında ilk sıralarda yer alıyor. Ülkemizdeki erişkin nüfusun yüzde 42’sinin diyabetik ya da prediyabetik (gizli şeker) olduğu belirtiliyor. Toplumun yaşlanması, şehirleşme sonucu gelişen yetersiz hareket ve sağlıksız beslenme nedeniyle obezitenin yaygınlaşması, diyabetin hızla artmasının temel sebeplerini oluşturuyor. Kalp-damar hastalıklarının, körlüğün, kronik böbrek yetmezliğinin, uzuv kayıplarının en önemli ve en sık görülen sebebinin kontrol edilemeyen diyabet olduğu belirtiliyor. Çağımızın önemli bir sorunu olan diyabet dünyada görülme sıklığı en hızlı artan hastalıklardan biri. Dünyada yaklaşık 537 milyon kişinin diyabet hastası olduğu tahmin ediliyor. Diyabetik hastaların sayısının 2030 yılında 643 milyona, 2045 yılında ise 783 milyona çıkması bekleniyor. Türkiye, dünyada diyabetin en hızlı arttığı 5 ülke arasında ilk sıralarda yer alıyor. Ülkemizdeki erişkin nüfusun yüzde 42’sinin diyabetik ya da prediyabetik (gizli şeker) olduğu belirtiliyor. Toplumun yaşlanması, şehirleşme sonucu gelişen yetersiz hareket ve sağlıksız beslenme nedeniyle obezitenin yaygınlaşması, diyabetin hızla artmasının temel sebeplerini oluşturuyor. Kalp-damar hastalıklarının, körlüğün, kronik böbrek yetmezliğinin, uzuv kayıplarının en önemli ve en sık görülen sebebinin kontrol edilemeyen diyabet olduğu belirtiliyor. Acıbadem Hastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. İnan Anaforoğlu, aslında diyabet hastalarının tedavilerine düzenli devam etmeleri, beslenme ile yaşam alışkanlıklarına dikkat etmeleri halinde sağlıklı ve aktif bir yaşam sürebildiklerine dikkat çekerek, “Ancak toplumda diyabet ve tedavisi hakkında doğru sanılan hatalı bilgiler ve bu yönde hareket edilmesi nedeniyle hastalığın tanısı geç konabiliyor, tedavide istenilen başarıya ulaşılmakta güçlük çekilebiliyor. Bunların sonucunda diyabetin yol açtığı kalp ile damar hastalıkları, görme kaybı ve böbrek hastalığı gibi pek çok komplikasyon gelişebiliyor” diyor. Anaforoğlu, 14 Kasım Dünya Diyabet Günü kapsamında toplumda diyabet hakkında doğru sanılan 6 hatalı bilgiyi anlattı; önemli öneriler ve uyarılarda bulundu. İşte o bilgiler: Doktorumun ilacımı bir kez düzenlemesi yeterlidir. YANLIŞ! DOĞRUSU: Hastaların zaman içinde tedavilerinde değişiklik yapmaya ihtiyaç duyulabiliyor; ilaçların bazılarının kesilmesi veya yeni bir ilaca başlanması gerekebiliyor. Bazen oluşan komplikasyonlar nedeniyle de tedavide değişiklik yapılması yönünde karar alınabiliyor. Dolayısıyla diyabet hastalarının düzenli aralıklarla doktor kontrolünde olmaları yaşamsal önem taşıyor. Doktorum insüline başladı, hayat boyu insülin kullanacağım. YANLIŞ! DOĞRUSU: Bazı hastaların (örneğin insüline bağımlı, tip 1 diyabet hastaları ve hamileler) hayat boyu insülin kullanmaları gerekirken bazı hastalarda ise hastalığın başında bir süre insülin tedavisine başlanıp sonra bu tedaviyi kesmek mümkün olabiliyor. Prof. Anaforoğlu, bazen de zaman içinde hastanın pankreasındaki insülin rezervi azaldığı için insülin tedavisine kademeli bir şekilde geçildiğini belirterek, “Yaklaşık 100 yıldır kullanmakta olduğumuz insülin pek çok hastanın hayatını kurtarmış ve kurtarmaya da devam ediyor. Ancak tedavi düzenlerken gereksiz insülin tedavilerinden kaçınmak da hekimin değerlendirmesi sonucu karar verilecek bir husustur” diyor. Hamile kalamam, hamile kalsam bile insülin bebeğime zarar verir. YANLIŞ! DOĞRUSU: Diyabeti olan kadınlar da hamile kalabiliyor ve sağlıklı çocuklar dünyaya getirebiliyorlar. Anaforoğlu, bazen hamilelik sırasında salgılanan bazı hormonlar nedeniyle gebelik diyabetinin gelişebileceğine işaret ederek, “Burada önemli olan, daha önceden diyabeti olan anne adaylarının hamile kalmadan önce kan şekeri ayarlamalarının yapılması ve tedavilerinin hamilelik sürecine uygun olarak düzenlenmesidir. Hamilelik sırasında diyabet gelişen anne adaylarının da hamilelik tamamlanana kadar beslenme ve gerekirse tıbbi tedavi almak için doktorlarıyla işbirliği içinde olmaları gerekiyor. Yaygın inanışın aksine, hamilelikte kullanılan insülin plasentaya geçmiyor ve bebeğe herhangi bir zarar vermiyor” diyor. Kan şekerimi ilaçlarla düşürerek istediğimi yiyebilirim. YANLIŞ! DOĞRUSU: “Diyabetin beslenme tedavisinde miktar ve kalori hesabı önemlidir, ancak yediklerimizin içeriği de önemlidir” uyarısında bulunan Prof. Dr. İnan Anaforoğlu, şöyle konuşuyor: “Sağlıklı ve işlenmemiş gıdalar vücudumuzda sağlıklı mekanizmaları harekete geçiriyor ve vücudumuzun işleyişi de ona göre oluyor. Kalorisi aynı olsa bile örneğin işlenmiş-rafine edilmiş, katkı maddesi içeren bir besin vücudumuzda kanser ya da damar sertliği yapıcı mekanizmaları harekete geçirebiliyor. Bu da özellikle diyabeti olan hastalarda kan şekeri kontrolünde ve komplikasyonlardan korunmada vücudun savunma mekanizmalarını zayıflatıyor. Dolayısıyla ilaç kullanmak kan şekeri kontrolünde ve komplikasyonlardan korunmada yeterli gelse de hastaların her istedikleri gıdayı tüketmelerinden kaçınmaları çok önemlidir”    
Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. İnan Anaforoğlu, diyabet hakkında doğru bilinen 6 yanlış bilgiyi paylaştı.

Çağımızın önemli bir sorunu olan diyabet dünyada görülme sıklığı en hızlı artan hastalıklardan biri. Dünyada yaklaşık 537 milyon kişinin diyabet hastası olduğu tahmin ediliyor. Diyabetik hastaların sayısının 2030 yılında 643 milyona, 2045 yılında ise 783 milyona çıkması bekleniyor. Türkiye, dünyada diyabetin en hızlı arttığı 5 ülke arasında ilk sıralarda yer alıyor. Ülkemizdeki erişkin nüfusun yüzde 42’sinin diyabetik ya da prediyabetik (gizli şeker) olduğu belirtiliyor. Toplumun yaşlanması, şehirleşme sonucu gelişen yetersiz hareket ve sağlıksız beslenme nedeniyle obezitenin yaygınlaşması, diyabetin hızla artmasının temel sebeplerini oluşturuyor. Kalp-damar hastalıklarının, körlüğün, kronik böbrek yetmezliğinin, uzuv kayıplarının en önemli ve en sık görülen sebebinin kontrol edilemeyen diyabet olduğu belirtiliyor.

Çağımızın önemli bir sorunu olan diyabet dünyada görülme sıklığı en hızlı artan hastalıklardan biri. Dünyada yaklaşık 537 milyon kişinin diyabet hastası olduğu tahmin ediliyor. Diyabetik hastaların sayısının 2030 yılında 643 milyona, 2045 yılında ise 783 milyona çıkması bekleniyor. Türkiye, dünyada diyabetin en hızlı arttığı 5 ülke arasında ilk sıralarda yer alıyor. Ülkemizdeki erişkin nüfusun yüzde 42’sinin diyabetik ya da prediyabetik (gizli şeker) olduğu belirtiliyor. Toplumun yaşlanması, şehirleşme sonucu gelişen yetersiz hareket ve sağlıksız beslenme nedeniyle obezitenin yaygınlaşması, diyabetin hızla artmasının temel sebeplerini oluşturuyor. Kalp-damar hastalıklarının, körlüğün, kronik böbrek yetmezliğinin, uzuv kayıplarının en önemli ve en sık görülen sebebinin kontrol edilemeyen diyabet olduğu belirtiliyor.

Acıbadem Hastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. İnan Anaforoğlu, aslında diyabet hastalarının tedavilerine düzenli devam etmeleri, beslenme ile yaşam alışkanlıklarına dikkat etmeleri halinde sağlıklı ve aktif bir yaşam sürebildiklerine dikkat çekerek, “Ancak toplumda diyabet ve tedavisi hakkında doğru sanılan hatalı bilgiler ve bu yönde hareket edilmesi nedeniyle hastalığın tanısı geç konabiliyor, tedavide istenilen başarıya ulaşılmakta güçlük çekilebiliyor. Bunların sonucunda diyabetin yol açtığı kalp ile damar hastalıkları, görme kaybı ve böbrek hastalığı gibi pek çok komplikasyon gelişebiliyor” diyor. Anaforoğlu, 14 Kasım Dünya Diyabet Günü kapsamında toplumda diyabet hakkında doğru sanılan 6 hatalı bilgiyi anlattı; önemli öneriler ve uyarılarda bulundu.

İşte o bilgiler:

Doktorumun ilacımı bir kez düzenlemesi yeterlidir. YANLIŞ!

DOĞRUSU: Hastaların zaman içinde tedavilerinde değişiklik yapmaya ihtiyaç duyulabiliyor; ilaçların bazılarının kesilmesi veya yeni bir ilaca başlanması gerekebiliyor. Bazen oluşan komplikasyonlar nedeniyle de tedavide değişiklik yapılması yönünde karar alınabiliyor. Dolayısıyla diyabet hastalarının düzenli aralıklarla doktor kontrolünde olmaları yaşamsal önem taşıyor.

Doktorum insüline başladı, hayat boyu insülin kullanacağım. YANLIŞ!

DOĞRUSU: Bazı hastaların (örneğin insüline bağımlı, tip 1 diyabet hastaları ve hamileler) hayat boyu insülin kullanmaları gerekirken bazı hastalarda ise hastalığın başında bir süre insülin tedavisine başlanıp sonra bu tedaviyi kesmek mümkün olabiliyor. Prof. Anaforoğlu, bazen de zaman içinde hastanın pankreasındaki insülin rezervi azaldığı için insülin tedavisine kademeli bir şekilde geçildiğini belirterek, “Yaklaşık 100 yıldır kullanmakta olduğumuz insülin pek çok hastanın hayatını kurtarmış ve kurtarmaya da devam ediyor. Ancak tedavi düzenlerken gereksiz insülin tedavilerinden kaçınmak da hekimin değerlendirmesi sonucu karar verilecek bir husustur” diyor.

Hamile kalamam, hamile kalsam bile insülin bebeğime zarar verir. YANLIŞ!

DOĞRUSU: Diyabeti olan kadınlar da hamile kalabiliyor ve sağlıklı çocuklar dünyaya getirebiliyorlar. Anaforoğlu, bazen hamilelik sırasında salgılanan bazı hormonlar nedeniyle gebelik diyabetinin gelişebileceğine işaret ederek, “Burada önemli olan, daha önceden diyabeti olan anne adaylarının hamile kalmadan önce kan şekeri ayarlamalarının yapılması ve tedavilerinin hamilelik sürecine uygun olarak düzenlenmesidir. Hamilelik sırasında diyabet gelişen anne adaylarının da hamilelik tamamlanana kadar beslenme ve gerekirse tıbbi tedavi almak için doktorlarıyla işbirliği içinde olmaları gerekiyor. Yaygın inanışın aksine, hamilelikte kullanılan insülin plasentaya geçmiyor ve bebeğe herhangi bir zarar vermiyor” diyor.

Kan şekerimi ilaçlarla düşürerek istediğimi yiyebilirim. YANLIŞ!

DOĞRUSU: “Diyabetin beslenme tedavisinde miktar ve kalori hesabı önemlidir, ancak yediklerimizin içeriği de önemlidir” uyarısında bulunan Prof. Dr. İnan Anaforoğlu, şöyle konuşuyor: “Sağlıklı ve işlenmemiş gıdalar vücudumuzda sağlıklı mekanizmaları harekete geçiriyor ve vücudumuzun işleyişi de ona göre oluyor. Kalorisi aynı olsa bile örneğin işlenmiş-rafine edilmiş, katkı maddesi içeren bir besin vücudumuzda kanser ya da damar sertliği yapıcı mekanizmaları harekete geçirebiliyor. Bu da özellikle diyabeti olan hastalarda kan şekeri kontrolünde ve komplikasyonlardan korunmada vücudun savunma mekanizmalarını zayıflatıyor. Dolayısıyla ilaç kullanmak kan şekeri kontrolünde ve komplikasyonlardan korunmada yeterli gelse de hastaların her istedikleri gıdayı tüketmelerinden kaçınmaları çok önemlidir”

 

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve sakinca.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.