deneme bonusu veren siteler bahis siteleri

deneme bonusu veren siteler

deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler youtube mp3 bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler meritking kingroyal deneme bonusu veren siteler

Fatih Altaylı'dan Hakan Ural'a sert sözler

12.04.2021 - 14:05, Güncelleme: 12.04.2021 - 14:05
 

Fatih Altaylı'dan Hakan Ural'a sert sözler

Habertürk yazarı Fatih Altaylı, oyuncu Hakan Ural'ın Montrö Boğazlar Sözleşmesi'yle ilgili yaptığı yorumlara tepki gösterdi.
Habertürk yazarı Fatih Altaylı, oyuncu Hakan Ural'ın Montrö Boğazlar Sözleşmesi'yle ilgili yaptığı yorumlara tepki gösterdi. Altaylı'nın konuyla ilgili bugünkü yazısı şöyle: Türkiye, geldiği ya da getirildiği mevcut durumdan kazasız belasız çıkar mı bilmiyorum. Görüntü tatsız ve pek de umut vermiyor. En önemli sorun cehalet gibi görünse de asıl sorun o değil. Cehalet her yerde var. Türkiye’deki sorun cehaletin hadsizliği. Geçmişle bugünün en temel farkı da bu galiba. Kötüye gidişin en temel kaynağı. Cüretkar cahillere gösterilen hoşgörü ve hatta sevgi ve muhabbet cühela takımının tam bir hadsizlik içine girmesini getiriyor beraberinde. Ve çoğunluk oldukları için sesleri diğer tüm sesleri bastırabiliyor. Sonunda sanki çoğunluk gürültüsü ile doğrular ve gerçekler bastırılabilir ve değiştirilebilir gibi bir algı egemen olmaya başlıyor. Daha net konuşmak gerekirse çoğunluk iki kere iki beş eder dese 2 kere iki beş edebilirmiş veya fizik kanunları referandumla değiştirebilirmiş gibi bir durum ortaya çıkıyor. Vahim olan ise yönetimlerin bu gidişata dur demek yerine ayak uyduruyor olması. Tehlikeli olan da bu. Bunun en net örneklerinden biri Hakan Ural isimli şahsın Boğazlar ve Montreux Sözleşmesi hakkındaki sözleri. Adam sabah magazin programı yapıyor. Araya Montreux Boğazlar Sözleşmesi ile ilgili müthiş fikirlerini sıkıştırıyor. Belli ki ne sözleşmeyi görmüş ne sözleşmenin içeriği ile ilgili bir bilgisi var. Zır ötesi cahil. Söylediği her şey yanlış. Saçmalıyor. Zırvalıyor. Ama müthiş bir fütursuzluk içinde. Söylediği 10 şeyin 9’u yalan, 1’i de yanlış. Bunları rahat rahat çıkmış ekranda anlatıyor. Muhtemelen kendisi kadar cahil olan izleyici kitlesi de buna inanıyor. Ve Hakan Ural gibiler bu cehaletleri sayesinde alkışlanıyor. İş buluyor, o koltuklara oturtuluyor. Mesele Hakan Uralların cehaleti değil. Mesele Hakan Uralların alim yerine konması, yönetimler tarafından saygı görmesi. Cahil hadsizliğinin kutsanması. Hakan Ural’ın bilgili olduğu magazin konularında konuşmasına hiçbir şey diyemem. Ama Hakan Uralların her konuda alim kesilmesi bir ülkenin dramıdır. Bakın size bir şey söyleyeyim. Geçmişte bilginin yerine cehaleti yücelten iki ülke vardı. Bunlardan biri Kamboçya diğeri Afganistan. İkisinin bugünkü hali ortada. Yani yolun sonu belli. İster ilerlersiniz, ister geri dönersiniz. Erdem TALAYHAN / İçerik Editörü erdem@sakinca.com
Habertürk yazarı Fatih Altaylı, oyuncu Hakan Ural'ın Montrö Boğazlar Sözleşmesi'yle ilgili yaptığı yorumlara tepki gösterdi.

Habertürk yazarı Fatih Altaylı, oyuncu Hakan Ural'ın Montrö Boğazlar Sözleşmesi'yle ilgili yaptığı yorumlara tepki gösterdi.

Altaylı'nın konuyla ilgili bugünkü yazısı şöyle:

Türkiye, geldiği ya da getirildiği mevcut durumdan kazasız belasız çıkar mı bilmiyorum. Görüntü tatsız ve pek de umut vermiyor. En önemli sorun cehalet gibi görünse de asıl sorun o değil. Cehalet her yerde var. Türkiye’deki sorun cehaletin hadsizliği.

Geçmişle bugünün en temel farkı da bu galiba. Kötüye gidişin en temel kaynağı. Cüretkar cahillere gösterilen hoşgörü ve hatta sevgi ve muhabbet cühela takımının tam bir hadsizlik içine girmesini getiriyor beraberinde. Ve çoğunluk oldukları için sesleri diğer tüm sesleri bastırabiliyor. Sonunda sanki çoğunluk gürültüsü ile doğrular ve gerçekler bastırılabilir ve değiştirilebilir gibi bir algı egemen olmaya başlıyor.

Daha net konuşmak gerekirse çoğunluk iki kere iki beş eder dese 2 kere iki beş edebilirmiş veya fizik kanunları referandumla değiştirebilirmiş gibi bir durum ortaya çıkıyor. Vahim olan ise yönetimlerin bu gidişata dur demek yerine ayak uyduruyor olması.

Tehlikeli olan da bu.

Bunun en net örneklerinden biri Hakan Ural isimli şahsın Boğazlar ve Montreux Sözleşmesi hakkındaki sözleri.

Adam sabah magazin programı yapıyor. Araya Montreux Boğazlar Sözleşmesi ile ilgili müthiş fikirlerini sıkıştırıyor. Belli ki ne sözleşmeyi görmüş ne sözleşmenin içeriği ile ilgili bir bilgisi var. Zır ötesi cahil. Söylediği her şey yanlış. Saçmalıyor. Zırvalıyor. Ama müthiş bir fütursuzluk içinde. Söylediği 10 şeyin 9’u yalan, 1’i de yanlış. Bunları rahat rahat çıkmış ekranda anlatıyor. Muhtemelen kendisi kadar cahil olan izleyici kitlesi de buna inanıyor. Ve Hakan Ural gibiler bu cehaletleri sayesinde alkışlanıyor. İş buluyor, o koltuklara oturtuluyor.

Mesele Hakan Uralların cehaleti değil. Mesele Hakan Uralların alim yerine konması, yönetimler tarafından saygı görmesi. Cahil hadsizliğinin kutsanması. Hakan Ural’ın bilgili olduğu magazin konularında konuşmasına hiçbir şey diyemem. Ama Hakan Uralların her konuda alim kesilmesi bir ülkenin dramıdır. Bakın size bir şey söyleyeyim. Geçmişte bilginin yerine cehaleti yücelten iki ülke vardı. Bunlardan biri Kamboçya diğeri Afganistan. İkisinin bugünkü hali ortada. Yani yolun sonu belli. İster ilerlersiniz, ister geri dönersiniz.

Erdem TALAYHAN / İçerik Editörü
erdem@sakinca.com
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve sakinca.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.