Yaklaşan seçim öncesi seçimleri kazanmak için çalışmalarını ara vermeden sürdüren bu çerçeve içinde aşiretlerin de olduğu bir çok alana dernekler kurdurtan iktidar nerede, ne zaman, hangi gazetede yayın organında yazdıkları, konuştukları çokta bilinmeyen, tanınmayan sözde gazetecilere de bir çok stk kurdurmayı da ihmal etmedi. Bu düşüncesini daha önce havuz medyayı oluşturarak hayata geçiren aynı iktidar çıkardığı dezenformasyon yasası öncesi başkanlarıyla bol bol poz veren çakma basın yayın derneği federasyonu, konfederasyonlar aracılığıyla dernek yasası adı altında basın özgürlüğüne yönelik bolca şekerleme yaptırmayı da ihmal etmedi. Asıl amacı yeni bir sansür yasası çıkarmak olan aynı iktidarın aylarca tartıştırdığı bol sansürlü İnternet yasası nihayet resmi gazetede yayınlanarak hayata geçirildi. Aynı tayfanın yani iktidara yakın medya ve basın derneklerinin "müjde müjde" diyerek ilan ettiği yasaya baktığımızda bölgesel ekonominin kalkınması adına çıkarılan sözde ekonomik desteklere benzer bir programla hayata geçirildiği söylenen yeni dezenformasyon yasası bölgelere bölünmüş halde. Yani Ulusal, Yerel, Mahalli ve son olarak Sanal diye ayrıştırılan gazeteciler bu kez de bölgelere ayrıştırıldı.. Ve 1. Bölge, 2. Bölge, 3.Bölge adı altında çıkarılan bu yasaya baktığımızda hayal kırıklığından öte bir durumla karşılaşıldığını görmekteyiz. Gerçi bunun böyle olacağını baştan söylesekte şimdiye kadar anlattıklarımız gibi bir durumla maalesef tekrar karşılaştık.  Çünkü basın yasası denen ama gerçekte sansür yasası olan bu yasa bölgelere, bütçelere ayrılarak bölgeler arası ayrımcılığı bir kez daha teyit etmiştir. Yani 1. Bölge, 2. Bölge denerek gazeteciliğe bakış açısını ortaya koymuştur. Vergi, ssk, kağıt, matbaa yetişmiş eleman sorunu yaşıyan gerçek gazetecilerin altından kalkamıyacağı bir yasa olan bu sansür yasası "yesen de bu yemesen de bu" haliyle resmi gazetede yayınlanarak acı ve tatsız bir yemek misali servis edilmiştir. Resmi ilan alacağız diyerek İnternet dünyasında gazetecilik yapmak isteyenlere adeta 'Yapma.. Bırak bu mesleği..' dedirten bu yasaya baktığımızda mevcut iktidarın asıl amacına ulaştığını ve biz gazetecilerin de içinde helva var diyerek tadına bakarak aynı Antep biberi isot yemiş gibi bizi yakıp kavurduğunu anladığımızda elimizde değil bir kalem, bir bardak su bile bulamadığımızdır.. Kısacası resmi ilan alacağım diye sevinenler önce işsizliği bir nebze giderecek diye çıkarılan bu son dezenformasyonlu yasa ile en az 4 en çok 8 elaman alırsa ilan alacak.. Tıklama, ziyaretide yanında çay diye içilecek..