deneme bonusu veren siteler bahis siteleri

deneme bonusu veren siteler

deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler youtube mp3 bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler meritking kingroyal deneme bonusu veren siteler

Fakir Yılmaz
Köşe Yazarı
Fakir Yılmaz
 

Memleketin hepsi aday!

Havuz medyasından,ulusalcı ve milliyetçi kozmik odalarından korkarak, HDP'siz kurdukları masada seçimleri kazanacağını hayal eden muhalefetin hiç oyu yok denen Demokrat Parti'nin ev sahipliği ile bir kez daha bir araya geldiği şu günlerde milletvekili olmayı düşünenlerde sıraya girmiş durumda. Başta her seçim döneminin değişmez aday adayları olmak üzere birçok kişinin milletvekili olmak için ardı ardına açıklamalar yaparak, “Bende adayım” dediğini yeniden gördüğümüz, adeta memleketin yarısı milletvekili olmayı hedefliyor. Bu durumun partilerin kasasını doldurmaktan öteye gitmeyeceği aşikâr ortadayken ben bugünki yazımda her seçim döneminde ortaya çıkıp, “Bende milletvekili adayıyım” deyip listelerde bir türlü göremediklerimizdir.  Yani her seçim döneminde adeta hastalık haline gelmiş olan “Ben de milletvekili adayıyım” diyenler parti genel merkezlerinde kuyruğa girseler de sonuç yine hüsran olacak gibi.. Zaten bunların asıl derdinin memleket değil, kendilerinin olduğu ve ‘seçimlerden sonra nasıl ihale alabilirim, kızımı işe koyabilirim, toplantılarda kendimi milletvekili aday adayı diye anons ettiririm’ olduğunu da bilmiyor değiliz ya neyse.. Seçmen ve parti genel merkezleri ise artık hastalık haline gelen bu duruma ‘dur’ demektense, ‘hayırlı olsun’ demeyi tercih etmesi, “Bende milletvekili adayıyım” diyenleri cesaretlendirmektedir. Eşlerinin bile inanmadıkları bu kişilerse meslek haline getirdikleri “Bende milletvekili adayıyım” söyleminden öteye bir yere gitmeyeceğini şimdiden söylemek yanlış olmaz.   **Kılıçdaroğlu kendisi aday olmalıdır.. İki ayağın bir pabuca sığdırılmayacağı bir sürede her an yapılmasına karar verilen Cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimleri öncesi kimin başkan adayı kimin ise milletvekili adayları olacağını merakla bekleyen seçmen bir taraftan da bir araya geldikleri sanılan muhalefetin başkan adayının kim olacağını heyecanla bekliyor. Kasım paşalı futbolcu Başkan Erdoğan’a gol atma iddiasında olan ve 'AK Partinin lambasını patlatacağım' deyip, 3 milyona yakın hane gibi kendi evinin elektriklerinin de kesildiği CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve diğer muhalefet partilerinin art arda yaptıkları görüşmelerde, AK Parti-MHP’nin ittifak adayı olan Recep Tayyip Erdoğan’a karşı kimi aday göstereceklerini tartışa dursunlar, özellikle CHP adayının kim olacağı en çok konuşulan konuların başında gelmekte. CHP’den aldığı destekle meclise ve seçime girme şansını elde eden ve ayrıldığı parti MHP'yi ikiye hatta 3'e bölen bir taraftar kitlesine ulaşan İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in 'Ben Başbakan adayıyım' deyip, Kılıçdaroğlu'nun elini bir hayli rahatlattığını da görürken aynı Kılıçdaroğlu'nun 'Dostlarım' dediği HDP'nin de kendi ismi üzerinden yeniden bir değerlendirme yapıp, belediye seçimlerindeki gibi tavır alacağını düşünenlerdenim.. Ancak bu önemli süreçte daha önce ki başkanlık seçimi öncesi bir yazımda belirttiğim gibi CHP’nin burada bir hata yapması özellikle sol orijinli seçmen ve muhalefetin Kılıçdaroğlu'na tam destek vermesi gerektiği ve özellikle Saadet Partisi'nin Erbakan'ın oğlu gibi saçmalamaması gerekir.. Çünkü aynı Kılıçdaroğlu ve ulusalcılar ne kadar küstürse de HDP ve diğer sol partiler AK Parti'ye yeni bir ders vermek için gerekeni yapacak ama bugün 6'lı masada olan ve Yeniden Refah Partisi gibi muhafazakar kesime hitap eden Saadet, Gelecek ve Deva'da benim liderim olmasa da 'Sola mı oy verem, elim mi kırılsın, din mi gitsin?!' diyen o radikal seçmeninden yani Fatih Erbakan gibi samimiyetsizlerden şüphem var. Evet, Millet İttifakının yani muhalefet adayının Kemal Kılıçdaroğlu olması gerektiğini bir kez daha belirtirken aynı Kılıçdaroğlu’nun bu yönde hala ciddi bir adım atmadığı da gözleniyor. Bu durumun şu günlerde muhalefete yönelik oluşan olumlu havayı bozmasından korkarım. Çünkü sağ kanatta duran AK Parti ve MHP koalisyonuna karşı 'başbakan olacağım' deyip çekilen Akşener olmadı diye AK Parti'den ayrılma Davutoğlu, Babacan ve hiç oyu olmadığı öne sürülen Uysal ya da bir önceki seçimde ki şu günlerde ortalıkta gözükmeyen Abdullah Gül, Abdüllatif Şener, İlhan Keskin gibi sağdan gelmelerle değil, soldan, sol orijinli birisi ile rakip olmak gerekir ki iki görüşün yani sağ ve solun yarışacağı gözlenen 2023 seçimleri yarışın hak ettiği şekilde olsun. Kısacası; Bu duruma yani bir seçmen, bir gazeteci olarak kamuoyuna baktığımız da ise Erdoğan’ın rakibinin, HDP’lilerinde sıcak baktığı görülen CHP Genel Başkanı Kemal  Kılıçdaroğlu olması gerektiğinin söylemektir. **Ardahan’dan rapor… Ulusal anlamda yaptığımız bu iki analiz ardından birde yaşadığım kardeş acısıyla şu an bulunduğum memleketim Ardahan’da yaşanan siyasi atmosfere bakmak gerekirse, siyasetin Ardahan’da da durumun ülkedeki gibi puslu bir havanın içinde olduğunu görüyoruz. Ancak ilk görülen durum,  her seçimde iki milletvekilinin sağ ve sol partiler arasından bölüşüldüğü gibi Gürcistan ve Ermenistan’a komşu Serhat Ardahan’da 2023 ya da daha erken bir seçimde bugünkü durumun değişmeyeceğini yani bir sağ, bir sol milletvekili çıkaracağını ama solun adayının CHP'den çok HDP'ye ibre tuttuğunu baştan söyleyelim. Mevcutta CHP’nin ve AK Partinin birer milletvekilinin olduğu Ardahan’da HDP’nin de 7 Haziran ve 1 Kasım’da olduğu gibi her iki partiyi zorlayacak üçüncü parti olduğunu gözlemliyoruz. Mevcut milletvekilleri olan ve CHP'den seçilip, CHP'den ihraç edildikten sonra kendi partisini kurup, ülke geneline yayılan Büyükelçi Öztürk Yılmaz ve 4 mü 5 mi uzun süredir AK Parti Ardahan Milletvekili olan İlahiyatçı Orhan Atalay’ın bu seçimlerde Ardahan’da yeniden aday olacakları görülürken ancak bunun şimdilik tahminim olduğunu not edelim lütfen. Mevcut milletvekillerinin yanı sıra adayım diyen CHP'nin şu anki İl Başkanı Yalçın Taştan, eski Milletvekili Ensar Öğüt, eski milletvekili, yeni Belediye Başkanı Faruk Demir, Yunus Dündar, Canip Kara, Sırrı Arpaç, gibi isimleri CHP’de, Orhan Atalay, Korkmaz Karaca, Saffet Kaya, Yunus Baydar’ın isimlerinin de AK Partiden, HDP’de ise iki avukat A. Yavuz Yılmaz ve Yaşar Kaya’nın yanında CHP'den gelip, HDP'den milletvekili olan Dr. Taşkın Aktaş, eski İl Başkanı Ergün Koç ve adı 'şimdilik' bende kalan sürpriz isimlerin önde durdukları da görülmekte. Diğer isimlerini saymaya gerek görmediklerimin hemen hepsinin de her zamanki gibi ikinci sıra heveslisi ve  ‘Bende adayım’ demek için yarıştıklarını ben değil, tüm Ardahan bilmektedir.
Ekleme Tarihi: 27 Nisan 2022 - Çarşamba

Memleketin hepsi aday!

Havuz medyasından,ulusalcı ve milliyetçi kozmik odalarından korkarak, HDP'siz kurdukları masada seçimleri kazanacağını hayal eden muhalefetin hiç oyu yok denen Demokrat Parti'nin ev sahipliği ile bir kez daha bir araya geldiği şu günlerde milletvekili olmayı düşünenlerde sıraya girmiş durumda.
Başta her seçim döneminin değişmez aday adayları olmak üzere birçok kişinin milletvekili olmak için ardı ardına açıklamalar yaparak, “Bende adayım” dediğini yeniden gördüğümüz, adeta memleketin yarısı milletvekili olmayı hedefliyor.
Bu durumun partilerin kasasını doldurmaktan öteye gitmeyeceği aşikâr ortadayken ben bugünki yazımda her seçim döneminde ortaya çıkıp, “Bende milletvekili adayıyım” deyip listelerde bir türlü göremediklerimizdir. 
Yani her seçim döneminde adeta hastalık haline gelmiş olan “Ben de milletvekili adayıyım” diyenler parti genel merkezlerinde kuyruğa girseler de sonuç yine hüsran olacak gibi..
Zaten bunların asıl derdinin memleket değil, kendilerinin olduğu ve ‘seçimlerden sonra nasıl ihale alabilirim, kızımı işe koyabilirim, toplantılarda kendimi milletvekili aday adayı diye anons ettiririm’ olduğunu da bilmiyor değiliz ya neyse..
Seçmen ve parti genel merkezleri ise artık hastalık haline gelen bu duruma ‘dur’ demektense, ‘hayırlı olsun’ demeyi tercih etmesi, “Bende milletvekili adayıyım” diyenleri cesaretlendirmektedir.
Eşlerinin bile inanmadıkları bu kişilerse meslek haline getirdikleri “Bende milletvekili adayıyım” söyleminden öteye bir yere gitmeyeceğini şimdiden söylemek yanlış olmaz.  
**Kılıçdaroğlu kendisi aday olmalıdır..
İki ayağın bir pabuca sığdırılmayacağı bir sürede her an yapılmasına karar verilen Cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimleri öncesi kimin başkan adayı kimin ise milletvekili adayları olacağını merakla bekleyen seçmen bir taraftan da bir araya geldikleri sanılan muhalefetin başkan adayının kim olacağını heyecanla bekliyor.
Kasım paşalı futbolcu Başkan Erdoğan’a gol atma iddiasında olan ve 'AK Partinin lambasını patlatacağım' deyip, 3 milyona yakın hane gibi kendi evinin elektriklerinin de kesildiği CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve diğer muhalefet partilerinin art arda yaptıkları görüşmelerde, AK Parti-MHP’nin ittifak adayı olan Recep Tayyip Erdoğan’a karşı kimi aday göstereceklerini tartışa dursunlar, özellikle CHP adayının kim olacağı en çok konuşulan konuların başında gelmekte.
CHP’den aldığı destekle meclise ve seçime girme şansını elde eden ve ayrıldığı parti MHP'yi ikiye hatta 3'e bölen bir taraftar kitlesine ulaşan İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in 'Ben Başbakan adayıyım' deyip, Kılıçdaroğlu'nun elini bir hayli rahatlattığını da görürken aynı Kılıçdaroğlu'nun 'Dostlarım' dediği HDP'nin de kendi ismi üzerinden yeniden bir değerlendirme yapıp, belediye seçimlerindeki gibi tavır alacağını düşünenlerdenim..
Ancak bu önemli süreçte daha önce ki başkanlık seçimi öncesi bir yazımda belirttiğim gibi CHP’nin burada bir hata yapması özellikle sol orijinli seçmen ve muhalefetin Kılıçdaroğlu'na tam destek vermesi gerektiği ve özellikle Saadet Partisi'nin Erbakan'ın oğlu gibi saçmalamaması gerekir..
Çünkü aynı Kılıçdaroğlu ve ulusalcılar ne kadar küstürse de HDP ve diğer sol partiler AK Parti'ye yeni bir ders vermek için gerekeni yapacak ama bugün 6'lı masada olan ve Yeniden Refah Partisi gibi muhafazakar kesime hitap eden Saadet, Gelecek ve Deva'da benim liderim olmasa da 'Sola mı oy verem, elim mi kırılsın, din mi gitsin?!' diyen o radikal seçmeninden yani Fatih Erbakan gibi samimiyetsizlerden şüphem var.
Evet, Millet İttifakının yani muhalefet adayının Kemal Kılıçdaroğlu olması gerektiğini bir kez daha belirtirken aynı Kılıçdaroğlu’nun bu yönde hala ciddi bir adım atmadığı da gözleniyor. Bu durumun şu günlerde muhalefete yönelik oluşan olumlu havayı bozmasından korkarım.
Çünkü sağ kanatta duran AK Parti ve MHP koalisyonuna karşı 'başbakan olacağım' deyip çekilen Akşener olmadı diye AK Parti'den ayrılma Davutoğlu, Babacan ve hiç oyu olmadığı öne sürülen Uysal ya da bir önceki seçimde ki şu günlerde ortalıkta gözükmeyen Abdullah Gül, Abdüllatif Şener, İlhan Keskin gibi sağdan gelmelerle değil, soldan, sol orijinli birisi ile rakip olmak gerekir ki iki görüşün yani sağ ve solun yarışacağı gözlenen 2023 seçimleri yarışın hak ettiği şekilde olsun.
Kısacası; Bu duruma yani bir seçmen, bir gazeteci olarak kamuoyuna baktığımız da ise Erdoğan’ın rakibinin, HDP’lilerinde sıcak baktığı görülen CHP Genel Başkanı Kemal  Kılıçdaroğlu olması gerektiğinin söylemektir.

**Ardahan’dan rapor…
Ulusal anlamda yaptığımız bu iki analiz ardından birde yaşadığım kardeş acısıyla şu an bulunduğum memleketim Ardahan’da yaşanan siyasi atmosfere bakmak gerekirse, siyasetin Ardahan’da da durumun ülkedeki gibi puslu bir havanın içinde olduğunu görüyoruz.
Ancak ilk görülen durum,  her seçimde iki milletvekilinin sağ ve sol partiler arasından bölüşüldüğü gibi Gürcistan ve Ermenistan’a komşu Serhat Ardahan’da 2023 ya da daha erken bir seçimde bugünkü durumun değişmeyeceğini yani bir sağ, bir sol milletvekili çıkaracağını ama solun adayının CHP'den çok HDP'ye ibre tuttuğunu baştan söyleyelim.
Mevcutta CHP’nin ve AK Partinin birer milletvekilinin olduğu Ardahan’da HDP’nin de 7 Haziran ve 1 Kasım’da olduğu gibi her iki partiyi zorlayacak üçüncü parti olduğunu gözlemliyoruz.
Mevcut milletvekilleri olan ve CHP'den seçilip, CHP'den ihraç edildikten sonra kendi partisini kurup, ülke geneline yayılan Büyükelçi Öztürk Yılmaz ve 4 mü 5 mi uzun süredir AK Parti Ardahan Milletvekili olan İlahiyatçı Orhan Atalay’ın bu seçimlerde Ardahan’da yeniden aday olacakları görülürken ancak bunun şimdilik tahminim olduğunu not edelim lütfen.
Mevcut milletvekillerinin yanı sıra adayım diyen CHP'nin şu anki İl Başkanı Yalçın Taştan, eski Milletvekili Ensar Öğüt, eski milletvekili, yeni Belediye Başkanı Faruk Demir, Yunus Dündar, Canip Kara, Sırrı Arpaç, gibi isimleri CHP’de, Orhan Atalay, Korkmaz Karaca, Saffet Kaya, Yunus Baydar’ın isimlerinin de AK Partiden, HDP’de ise iki avukat A. Yavuz Yılmaz ve Yaşar Kaya’nın yanında CHP'den gelip, HDP'den milletvekili olan Dr. Taşkın Aktaş, eski İl Başkanı Ergün Koç ve adı 'şimdilik' bende kalan sürpriz isimlerin önde durdukları da görülmekte.
Diğer isimlerini saymaya gerek görmediklerimin hemen hepsinin de her zamanki gibi ikinci sıra heveslisi ve  ‘Bende adayım’ demek için yarıştıklarını ben değil, tüm Ardahan bilmektedir.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve sakinca.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.