deneme bonusu veren siteler bahis siteleri

deneme bonusu veren siteler

deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler youtube mp3 bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler meritking kingroyal deneme bonusu veren siteler

Fakir Yılmaz
Köşe Yazarı
Fakir Yılmaz
 

SEN NEYMİSŞSİN BE KÜRT NEREDESİNİZ SAVCILAR?!.

Milletvekillerinin seçildiği 14 Mayıs'ta seçilemeyen Cumhurbaşkanını seçmek için, 28 Mayıs'ta yeniden başına gideceğimiz seçimlerde “en büyük rolü kim oynadı?” diye sorulduğunda karşımıza Kürt ve Kürt sorunu ve terör örgütü denenler ve bu örgütleri siyasi çıkarları için kullananlar çıkar. Bunlardan önce terör örgütü denen ve adını ağzına alanın '3713 sayılı Kanunun 7. maddesinin değişik 2. fıkrasına göre; Terör örgütünün; cebir, şiddet veya tehdit içeren yöntemlerini meşru gösterecek, övecek ya da bu yöntemlere başvurmayı teşvik edecek şekilde propagandasını yapan kişi, bir yıldan beş yıla kadar hapis..' yani terör örgütünün propagandası suçunun alenen işlenmesi ve buna karşı savcılar başta olmak üzere kimsenin sesini çıkarmamasıydı desek daha doğru olur. Çünkü başta binlerin katıldığı mitinglerde, hem de mevcut iktidar başta olmak üzere hemen hemen tüm siyasilerce bir örgütün değil birkaç örgütün reklamının yapıldığı, bu seçim oldu! Kimi montajlarla, kimi afişlerle, kimiyse pankartlarla kimileri de söylemleriyle, hatta tvlerdeki canlı yayınlarda hiç ağızlarından düşürmedikleri ve sen, ben olsak terör örgütlerini övmekten hemen gözaltına alınıp tutuklanacağı bir ülkede; bir oy için terör örgütü denilenlerin, bu kadar reklamını yapanların, beyinciklerinin altında yatanın aslında Kürt ve Kürt sorununa bakışlarının faşistliğinden öte bir şey değil!… Kimi PKK'yı, kimi Hizbullah'ı öne alıp, aslında Kürtlerin  oylarına olan dostluklarını pardon düşmanlıklarını ortaya koyarlarken, aslından ortada olan kanunlara muhalefet ettikleri de alenen görünürken, bunun en son örneği Said-i Nursi'nin kitabının Diyanetçe basılmasına gösterilen tepkide de görülebilinir. Kısacası, 'Sen neymişsin be Kürt ve Kürt sorunu..' dedirten bunlar, bu ülkede yapılan bu iki seçime damgasını vurduğunu ve 'Yok denen, yok ettik.. Hatta giydikleri mekaplarının numaralarını biliyoruz..' denen sorunun seçimin asıl baş aktörü ve reklamını yapan hatta kazanan taraf olduğunu desek daha doğru olur. İnanmıyorsanız bakın hele şu montajlı sinevizyonlara, pankartlara, afişlere, el ilanlarına, iktidardan sonra muhalefetinde 'Vatan için oyunu kullan' diyen siyasi reklamlarına, söylemlerine... Evet, yukarıda anlatmak istediğimi belki anlatamadım diyerek 'Suçu ve Suçluyu Övme Suçu – Cezası – TCK 215. Madde' sini birlikte okuyup, olur ya bugünkü seçimlerde olduğu gibi yarın sizde gaza gelip, öyle bir suç işlemeyin derim.. Çünkü, 'Anayasa'yı bir kez delmekle bir şey olmaz' diyen dünkü ve bugünkü siyasilerin yaptıkları yasal değil ve hala devam eden bu suça karşı savcıların hemen el atıp, soruşturma açması gereken bir suçtur... İnanmıyorsanız yukarıda anlatmak istediğimle yetinemeseniz, aşağıdaki kanunun açılımını okuyun da ne anlatmak istediğimi anlayın.. Suçu ve Suçluyu Övme Suçu – Cezası – TCK 215. Madde.. Suçu ve suçluyu övme, kesinleşmiş bir mahkeme kararıyla suç işlediği sabit olan bir kişinin ya da işlenmiş bir suçun alenen övülmesi şeklinde oluşur (TCK m.215). Bu suçun oluşması için övülen fiil bir suç olmalıdır. Bu düzenleme ile “suçu özendirme” teşkil eden fiiller cezalandırılmak istenmiştir. Soruşturma veya kovuşturma devam ederken işlenmiş bir suçtan veya kişiden söz edilemeyeceği için bu aşamadaki fiilin övülmesi bu suçu oluşturmayacaktır. Suçu ve suçluyu övme suçu Türk Ceza Kanunu’nun Özel Hükümler kitabının Üçüncü Kısmının “Kamu Barışına Karşı Suçlar” başlıklı beşinci bölümünde düzenlenmiştir. TCK m.215 hükmü suçu ve suçluyu övme suçuna ilişkindir. TCK 215 madde, “(1) İşlenmiş olan bir suçu veya işlemiş olduğu suçtan dolayı bir kişiyi alenen öven kimse, bu nedenle kamu düzeni açısından açık ve yakın bir tehlikenin ortaya çıkması hâlinde, iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.” şeklindedir. TCK’nin 215. maddesinde işlenmiş olan bir suçu veya işlemiş olduğu bir suçtan dolayı bir kişiyi alenen övmek eylemi oluşturur. Suçun birinci şeklinde, suçun övülmesi, ikinci şeklinde ise suçlunun övülmesi söz konusudur. Birinci durumda işlenen suçtan dolayı konunun övülmesi, ikinci durumda ise işlediği bir suçtan dolayı mahkumun, failin övülmesi hususu düzenlenmiştir. Bu suçun söz konusu olabilmesi için orta da, işlenmiş olan bir suç veya suç işlemiş bir kimsenin bulunması gerekir. Bu suçun oluşması için övülen fiil bir suç olmalıdır. Suç kanunlarla aykırı davranıldığında yaptırım olarak ağırlaştırılmış müebbet hapis, müebbet hapis, hapis ve adli para cezası öngörülmüş olan fiiller biçiminde tanımlanabilir. Bu maddedeki suçun söz konusu olabilmesi için övülen eylemin suç olması yeterlidir. Suçu ve Suçluyu Övme Suçu Şartları Nelerdir? Suçu ve suçluyu övme suçunun şartları şu şekilde ifade edilebilir: Bu suçun oluşması için övülen fiil bir suç olmalıdır. Bu suçun TCK’da veya ceza hükmü içeren diğer kanunlarda düzenlenmiş olması önemli değildir. Bir suçun işlenmiş olmasından söz etmek için bu suçun işlendiğinin mahkeme kararıyla tespit edilmiş olması gerekir. O halde, soruşturma veya kovuşturma devam ederken, işlenmiş bir suçtan veya suç işlemiş bir kimseden söz edilemeyeceğinden bu aşamadaki fiilin övülmesi anılan suçu oluşturmayacaktır. TCK m.215’de düzenlenen suçun oluşması için suç ve suçluyu övmenin alenen yapılması gerekir. Alenen yapılma suçun kurucu unsurudur. Kamu düzeni açısından açık ve yakın bir tehlikenin ortaya çıkması ise suçun kurucu unsuru değil; objektif cezalandırma şartıdır. Suçun manevi unsuru ise kasttır. Başka bir deyişle bu suç, kastla işlenebilen bir suçtur. Suçun basın ve yayın yoluyla işlenmesi halinde, ceza artırılacaktır.
Ekleme Tarihi: 23 Mayıs 2023 - Salı

SEN NEYMİSŞSİN BE KÜRT NEREDESİNİZ SAVCILAR?!.

Milletvekillerinin seçildiği 14 Mayıs'ta seçilemeyen Cumhurbaşkanını seçmek için, 28 Mayıs'ta yeniden başına gideceğimiz seçimlerde “en büyük rolü kim oynadı?” diye sorulduğunda karşımıza Kürt ve Kürt sorunu ve terör örgütü denenler ve bu örgütleri siyasi çıkarları için kullananlar çıkar.

Bunlardan önce terör örgütü denen ve adını ağzına alanın '3713 sayılı Kanunun 7. maddesinin değişik 2. fıkrasına göre; Terör örgütünün; cebir, şiddet veya tehdit içeren yöntemlerini meşru gösterecek, övecek ya da bu yöntemlere başvurmayı teşvik edecek şekilde propagandasını yapan kişi, bir yıldan beş yıla kadar hapis..' yani terör örgütünün propagandası suçunun alenen işlenmesi ve buna karşı savcılar başta olmak üzere kimsenin sesini çıkarmamasıydı desek daha doğru olur.
Çünkü başta binlerin katıldığı mitinglerde, hem de mevcut iktidar başta olmak üzere hemen hemen tüm siyasilerce bir örgütün değil birkaç örgütün reklamının yapıldığı, bu seçim oldu!
Kimi montajlarla, kimi afişlerle, kimiyse pankartlarla kimileri de söylemleriyle, hatta tvlerdeki canlı yayınlarda hiç ağızlarından düşürmedikleri ve sen, ben olsak terör örgütlerini övmekten hemen gözaltına alınıp tutuklanacağı bir ülkede; bir oy için terör örgütü denilenlerin, bu kadar reklamını yapanların, beyinciklerinin altında yatanın aslında Kürt ve Kürt sorununa bakışlarının faşistliğinden öte bir şey değil!…
Kimi PKK'yı, kimi Hizbullah'ı öne alıp, aslında Kürtlerin  oylarına olan dostluklarını pardon düşmanlıklarını ortaya koyarlarken, aslından ortada olan kanunlara muhalefet ettikleri de alenen görünürken, bunun en son örneği Said-i Nursi'nin kitabının Diyanetçe basılmasına gösterilen tepkide de görülebilinir.
Kısacası, 'Sen neymişsin be Kürt ve Kürt sorunu..' dedirten bunlar, bu ülkede yapılan bu iki seçime damgasını vurduğunu ve 'Yok denen, yok ettik.. Hatta giydikleri mekaplarının numaralarını biliyoruz..' denen sorunun seçimin asıl baş aktörü ve reklamını yapan hatta kazanan taraf olduğunu desek daha doğru olur.
İnanmıyorsanız bakın hele şu montajlı sinevizyonlara, pankartlara, afişlere, el ilanlarına, iktidardan sonra muhalefetinde 'Vatan için oyunu kullan' diyen siyasi reklamlarına, söylemlerine...
Evet, yukarıda anlatmak istediğimi belki anlatamadım diyerek 'Suçu ve Suçluyu Övme Suçu – Cezası – TCK 215. Madde' sini birlikte okuyup, olur ya bugünkü seçimlerde olduğu gibi yarın sizde gaza gelip, öyle bir suç işlemeyin derim..
Çünkü, 'Anayasa'yı bir kez delmekle bir şey olmaz' diyen dünkü ve bugünkü siyasilerin yaptıkları yasal değil ve hala devam eden bu suça karşı savcıların hemen el atıp, soruşturma açması gereken bir suçtur... İnanmıyorsanız yukarıda anlatmak istediğimle yetinemeseniz, aşağıdaki kanunun açılımını okuyun da ne anlatmak istediğimi anlayın..
Suçu ve Suçluyu Övme Suçu – Cezası – TCK 215. Madde..
Suçu ve suçluyu övme, kesinleşmiş bir mahkeme kararıyla suç işlediği sabit olan bir kişinin ya da işlenmiş bir suçun alenen övülmesi şeklinde oluşur (TCK m.215). Bu suçun oluşması için övülen fiil bir suç olmalıdır. Bu düzenleme ile “suçu özendirme” teşkil eden fiiller cezalandırılmak istenmiştir. Soruşturma veya kovuşturma devam ederken işlenmiş bir suçtan veya kişiden söz edilemeyeceği için bu aşamadaki fiilin övülmesi bu suçu oluşturmayacaktır.
Suçu ve suçluyu övme suçu Türk Ceza Kanunu’nun Özel Hükümler kitabının Üçüncü Kısmının “Kamu Barışına Karşı Suçlar” başlıklı beşinci bölümünde düzenlenmiştir. TCK m.215 hükmü suçu ve suçluyu övme suçuna ilişkindir.

TCK 215 madde,
“(1) İşlenmiş olan bir suçu veya işlemiş olduğu suçtan dolayı bir kişiyi alenen öven kimse, bu nedenle kamu düzeni açısından açık ve yakın bir tehlikenin ortaya çıkması hâlinde, iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.” şeklindedir.
TCK’nin 215. maddesinde işlenmiş olan bir suçu veya işlemiş olduğu bir suçtan dolayı bir kişiyi alenen övmek eylemi oluşturur. Suçun birinci şeklinde, suçun övülmesi, ikinci şeklinde ise suçlunun övülmesi söz konusudur. Birinci durumda işlenen suçtan dolayı konunun övülmesi, ikinci durumda ise işlediği bir suçtan dolayı mahkumun, failin övülmesi hususu düzenlenmiştir. Bu suçun söz konusu olabilmesi için orta da, işlenmiş olan bir suç veya suç işlemiş bir kimsenin bulunması gerekir. Bu suçun oluşması için övülen fiil bir suç olmalıdır. Suç kanunlarla aykırı davranıldığında yaptırım olarak ağırlaştırılmış müebbet hapis, müebbet hapis, hapis ve adli para cezası öngörülmüş olan fiiller biçiminde tanımlanabilir. Bu maddedeki suçun söz konusu olabilmesi için övülen eylemin suç olması yeterlidir.
Suçu ve Suçluyu Övme Suçu Şartları Nelerdir?
Suçu ve suçluyu övme suçunun şartları şu şekilde ifade edilebilir:
Bu suçun oluşması için övülen fiil bir suç olmalıdır. Bu suçun TCK’da veya ceza hükmü içeren diğer kanunlarda düzenlenmiş olması önemli değildir.
Bir suçun işlenmiş olmasından söz etmek için bu suçun işlendiğinin mahkeme kararıyla tespit edilmiş olması gerekir. O halde, soruşturma veya kovuşturma devam ederken, işlenmiş bir suçtan veya suç işlemiş bir kimseden söz edilemeyeceğinden bu aşamadaki fiilin övülmesi anılan suçu oluşturmayacaktır.
TCK m.215’de düzenlenen suçun oluşması için suç ve suçluyu övmenin alenen yapılması gerekir. Alenen yapılma suçun kurucu unsurudur. Kamu düzeni açısından açık ve yakın bir tehlikenin ortaya çıkması ise suçun kurucu unsuru değil; objektif cezalandırma şartıdır.
Suçun manevi unsuru ise kasttır. Başka bir deyişle bu suç, kastla işlenebilen bir suçtur.
Suçun basın ve yayın yoluyla işlenmesi halinde, ceza artırılacaktır.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve sakinca.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.