deneme bonusu veren siteler bahis siteleri

deneme bonusu veren siteler

deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler youtube mp3 bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler meritking kingroyal deneme bonusu veren siteler

Fakir Yılmaz
Köşe Yazarı
Fakir Yılmaz
 

ŞİŞLİDE, BOĞAZDA YÜZMEK!..

Gazetecilik, dergicilik, televizyonculuk mesleği içindeki yoğun koşuşturna arasında 34 yıldır aksatmadığım günlük yazılarımdan biri daha olan bugünkü yazımı yazmak için oturduğum yerin  sahibinin Kars’lı olduğunu öğrendiğim kahvede çay ısmarladığım garsonun nedense sivemden mi, tipimden mi, giyimimden mi bilmem ama durup, durduk yere bana memleketimi sorduktan sonra kendisininde Dersim diyemeyip, 'Tunceliliyim ama Elağız'da yaşadım' diyen emekçi garsona bulunduğum yerin mahalle adının ne olduğunu sorduğum da “Abi şu an Yeni Mahalledesin,” Aha burası da Kartal Belediyesi,” diyordu, acımış çayı getiren garson abi.. Yani betonun rant olduğu söyelenen ülkenin CHP'li Belediyesinin dev gibi, beyaz binasına bakarken, hemen önünde yükselen yeni, beyaz gelinlik  misali güzel bir binası olan belediyenin olduğu gibi çayımı yudumladığım tepenin deniz manzarasını kapatan binanın inşaat ruhsatının nasıl olupda alındığını düşünüyordum… Gerçi rant denince suların durduğu ülkemde valilik ve adliyenin pencerelerinden dışarı bakıldığında görülen ve yol ortasında yükselen Ardahan'daki bina inşaatı aklıma geliyorsa da, orada da CHP'li Belediye olduğunu hatırlıyorum. Neyse, “devletim diyen iktidar, Karagöl mahallesi halkı dert etmiyorsa bana ne?” diyerek geçiyorum orayı… Ve şu an bulunduğum 151 köyü ve 39 ilçesi olan İstanbul'a ve dünyaya bakayım diyorum… Ve Fransa'dan sonra Almanya'nın gol atma girişimi ve Biden’lı ABD'nin 2023 yılı öncesi çıktığı sahada nasıl oynayacağı ve Trump’u götüren ABD seçimlerinin hemen ardından başlayan maçta defansa kimi koyacağını düşünürken, 5 yıldır niye tutuklu olduğu halen anlaşılmayan Selahattin Demirtaş'ın “Devran” isimli kitabını okuyan Arınç'ın da damat gibi saha dışı kaldığı şu günlerde, ben farklı bir yöne bakıp, hemşerim olan batı kentlerindeki Belediye Başkanlarından olan İstanbul Şişli'nin ulusalcı, AK saçlı, Belediye Başkanına bir önerimden bahsedeceğim. Aynı öneriyi pandemi yasaklarına takılıp, zoraki kaldığım ülkemin Gürcistan ve Ermenistan'a komşu olan, Aktaş, Türkgözü (Badele) yetmedi yeni ipek yolu olarak adlandırılan Kars-Tiflis-Bakü Demir Yolu gümrük kapılarının olmasına karşın ithalatçısı, ihracatçısı ve tırcısı olmayan Ardahan'ın Çıldır ilçesinin yeni kaymakamına da benzer bir teklifte bulundum. Bu teklifimin birincisi “yüz yılın projesi” denip, açılması düşünülen ve mavi boğazın gemi yükünü hafifleteceği söylenen İstanbul Kanalının abisi olacak olan İstanbul boğazına sıfır olmazsa da Beşiktaş'a komşu Şişli ilçesinin Ardahanlı Belediye Başkanına idi. Ve AK saçlı Başkan'a "Ardahanlı olmanın farkını ortaya koyup, denize sıfır komşu olan Şişli'ye bir sahil yapamaz mıyız? Bunu ve buna benzer projeler yaparsanız farklılık yaratırsınız" demiştim.  "Çünkü Belediye Başkanlığı, kaymakamlık, valilik, siyasetçi, bilim adamı, önder dediğin çöpçüyle poz vermek, itfaiye hortumu tutmakla, köyleri ziyaret etmek değil, ülkenin ve dünyanın dikkatini çeken projeler üretmektir. 21 yaşındaki Fatih'in gemileri karadan denize yürütmesi bunun en bariz örneğidir" demiştim. Yani, “İstanbul boğazına paralel bir sahil yapılabilir mi? diyerek farklılığını ortaya koymasını istediğim hemşehrim CHP'li Şişli Belediye Başkanına önerdiğim bu fikrin aynısını benzerini Çıldır için demiştim.. Bu fikrimde Van Gölünden sonra Doğu Anadolu'nun en büyük gölüne sahip, yarısı Gürcistan'ın diğer yarısı bizim olan Aktaş Gölüne de sahip Çıldır ilçesinin yeni kaymakamına da sunmuştum. Kendisiyle ilk tanıştığımızda, "Sayın kaymakam fark yaratan bir kaymakam ol" diyerek. Gerçi aynı düşüncelerimin birisini de “sahil yapılabilir mi?" dediğim İstanbul boğazına benzeyen bir köprünün yapıldığı ve bana göre dünyaca ünlü İstanbul boğazına rakip olan güzelliğiyle İzmit körfezindeki Osman Gazi köprüsünün ayaklarının altında kalan ve yine bir hemşehrimiz olan birinin Belediye Başkanlığını yaptığı Dilovası Başkanına da sunmuştum. “Sanayi artıklarıyla, gece kondularıyla, hava kirliliğiyle köy görünümünde olan Dilovası'nın zehirli dereleriyle değil, Belediyesinin logosuna yerleştirilmiş bu köprüyle boğaza nazır bir kent olarak gündemde olması gerekir' derken.. İşte aynı teklifi ve önerilerimi tanışmamızın üzerinden kısa bir süre geçmesine rağmen Merkez Bankası başkanları, SERKA Genel Sekreteri gibi erkenden yerinden alınan Malazgirt çocuğu olan genç kaymakama, Çıldır gölüne sahip ilçenin en büyük mülki amirine de önermiştim, "Çıldır gölüne bir sahil yapın" diyerek.. Bilmem ama Arınç'ın Avrupa Birliğine yeniden göz kırpan Başkan Erdoğan'ın öncelikle Demirtaş ve Kavala gibilerini bıraktıracak reformlar yapılması gerektiğini söyleyen ama “bir mafya adamı” için neredeyse bakan yapılmalı' diyen Bahçeli'nin söylemleri ardından Saraydaki görevinden istifa etmek zorunda kalmıştı bile.. Yani Libya'ya giden geminin Alman deniz kuvvetlerince durdurulması ve adeta “buraya sahil yapamazsınız Türkiye' demesiyle bir durumla karşılaştığımız gibi İstanbul Boğazına ve  Çıldır Gölüne de bir sahil yapma cesareti, yürekliliği ortaya koyabilir mi mevcut yöneticiler ve de ünlü bürokrasimiz. Anıtlar Kurulu diyeceğimize “Çöken, virane olan harabeleri koruma kurulu' denecek kurum bu önerilerine izin verir mi onu da bilmem.. Ha bu ara birçok yapısı depreme dayanaklı olmadığı tespit edilen ama insanların oturmaya devam ettiği binaları eski ve balkonları çökmesin diye korumaya alınan Kartal'da Belediye Meclis Üyeliği de yapan Ardahan Damal eski Belediye Başkanı, İBB'de de maaş alıp, almadığını sıkça sorup, ama hala cevap alamadığım CHP'li Gülcemal Fidan'a Cuma namazı çağrısı yapan cami ile kent içinde harabe halinde olan, tren geçtikçe sallanan raylar altındaki Kilisenin arasında rastladım.. Harebe kilisenin duvarından çıkıp, yeşeren fidanı haber diye fotoğraflarken karşılaştığım Ardahanlı Fidan'la ayaküstü tartışmamdan dolayı, “Yazım yine uzadı” diyerek bu meseleyide bir dahaki yazıma bırakayım dedim...
Ekleme Tarihi: 04 Kasım 2021 - Perşembe

ŞİŞLİDE, BOĞAZDA YÜZMEK!..

Gazetecilik, dergicilik, televizyonculuk mesleği içindeki yoğun koşuşturna arasında 34 yıldır aksatmadığım günlük yazılarımdan biri daha olan bugünkü yazımı yazmak için oturduğum yerin  sahibinin Kars’lı olduğunu öğrendiğim kahvede çay ısmarladığım garsonun nedense sivemden mi, tipimden mi, giyimimden mi bilmem ama durup, durduk yere bana memleketimi sorduktan sonra kendisininde Dersim diyemeyip, 'Tunceliliyim ama Elağız'da yaşadım' diyen emekçi garsona bulunduğum yerin mahalle adının ne olduğunu sorduğum da “Abi şu an Yeni Mahalledesin,” Aha burası da Kartal Belediyesi,” diyordu, acımış çayı getiren garson abi..
Yani betonun rant olduğu söyelenen ülkenin CHP'li Belediyesinin dev gibi, beyaz binasına bakarken, hemen önünde yükselen yeni, beyaz gelinlik  misali güzel bir binası olan belediyenin olduğu gibi çayımı yudumladığım tepenin deniz manzarasını kapatan binanın inşaat ruhsatının nasıl olupda alındığını düşünüyordum…
Gerçi rant denince suların durduğu ülkemde valilik ve adliyenin pencerelerinden dışarı bakıldığında görülen ve yol ortasında yükselen Ardahan'daki bina inşaatı aklıma geliyorsa da, orada da CHP'li Belediye olduğunu hatırlıyorum. Neyse, “devletim diyen iktidar, Karagöl mahallesi halkı dert etmiyorsa bana ne?” diyerek geçiyorum orayı…
Ve şu an bulunduğum 151 köyü ve 39 ilçesi olan İstanbul'a ve dünyaya bakayım diyorum…
Ve Fransa'dan sonra Almanya'nın gol atma girişimi ve Biden’lı ABD'nin 2023 yılı öncesi çıktığı sahada nasıl oynayacağı ve Trump’u götüren ABD seçimlerinin hemen ardından başlayan maçta defansa kimi koyacağını düşünürken, 5 yıldır niye tutuklu olduğu halen anlaşılmayan Selahattin Demirtaş'ın “Devran” isimli kitabını okuyan Arınç'ın da damat gibi saha dışı kaldığı şu günlerde, ben farklı bir yöne bakıp, hemşerim olan batı kentlerindeki Belediye Başkanlarından olan İstanbul Şişli'nin ulusalcı, AK saçlı, Belediye Başkanına bir önerimden bahsedeceğim.
Aynı öneriyi pandemi yasaklarına takılıp, zoraki kaldığım ülkemin Gürcistan ve Ermenistan'a komşu olan, Aktaş, Türkgözü (Badele) yetmedi yeni ipek yolu olarak adlandırılan Kars-Tiflis-Bakü Demir Yolu gümrük kapılarının olmasına karşın ithalatçısı, ihracatçısı ve tırcısı olmayan Ardahan'ın Çıldır ilçesinin yeni kaymakamına da benzer bir teklifte bulundum.
Bu teklifimin birincisi “yüz yılın projesi” denip, açılması düşünülen ve mavi boğazın gemi yükünü hafifleteceği söylenen İstanbul Kanalının abisi olacak olan İstanbul boğazına sıfır olmazsa da Beşiktaş'a komşu Şişli ilçesinin Ardahanlı Belediye Başkanına idi.
Ve AK saçlı Başkan'a "Ardahanlı olmanın farkını ortaya koyup, denize sıfır komşu olan Şişli'ye bir sahil yapamaz mıyız? Bunu ve buna benzer projeler yaparsanız farklılık yaratırsınız" demiştim. 
"Çünkü Belediye Başkanlığı, kaymakamlık, valilik, siyasetçi, bilim adamı, önder dediğin çöpçüyle poz vermek, itfaiye hortumu tutmakla, köyleri ziyaret etmek değil, ülkenin ve dünyanın dikkatini çeken projeler üretmektir. 21 yaşındaki Fatih'in gemileri karadan denize yürütmesi bunun en bariz örneğidir" demiştim.
Yani, “İstanbul boğazına paralel bir sahil yapılabilir mi? diyerek farklılığını ortaya koymasını istediğim hemşehrim CHP'li Şişli Belediye Başkanına önerdiğim bu fikrin aynısını benzerini Çıldır için demiştim..
Bu fikrimde Van Gölünden sonra Doğu Anadolu'nun en büyük gölüne sahip, yarısı Gürcistan'ın diğer yarısı bizim olan Aktaş Gölüne de sahip Çıldır ilçesinin yeni kaymakamına da sunmuştum.
Kendisiyle ilk tanıştığımızda, "Sayın kaymakam fark yaratan bir kaymakam ol" diyerek.
Gerçi aynı düşüncelerimin birisini de “sahil yapılabilir mi?" dediğim İstanbul boğazına benzeyen bir köprünün yapıldığı ve bana göre dünyaca ünlü İstanbul boğazına rakip olan güzelliğiyle İzmit körfezindeki Osman Gazi köprüsünün ayaklarının altında kalan ve yine bir hemşehrimiz olan birinin Belediye Başkanlığını yaptığı Dilovası Başkanına da sunmuştum. “Sanayi artıklarıyla, gece kondularıyla, hava kirliliğiyle köy görünümünde olan Dilovası'nın zehirli dereleriyle değil, Belediyesinin logosuna yerleştirilmiş bu köprüyle boğaza nazır bir kent olarak gündemde olması gerekir' derken..
İşte aynı teklifi ve önerilerimi tanışmamızın üzerinden kısa bir süre geçmesine rağmen Merkez Bankası başkanları, SERKA Genel Sekreteri gibi erkenden yerinden alınan Malazgirt çocuğu olan genç kaymakama, Çıldır gölüne sahip ilçenin en büyük mülki amirine de önermiştim, "Çıldır gölüne bir sahil yapın" diyerek..
Bilmem ama Arınç'ın Avrupa Birliğine yeniden göz kırpan Başkan Erdoğan'ın öncelikle Demirtaş ve Kavala gibilerini bıraktıracak reformlar yapılması gerektiğini söyleyen ama “bir mafya adamı” için neredeyse bakan yapılmalı' diyen Bahçeli'nin söylemleri ardından Saraydaki görevinden istifa etmek zorunda kalmıştı bile..
Yani Libya'ya giden geminin Alman deniz kuvvetlerince durdurulması ve adeta “buraya sahil yapamazsınız Türkiye' demesiyle bir durumla karşılaştığımız gibi İstanbul Boğazına ve  Çıldır Gölüne de bir sahil yapma cesareti, yürekliliği ortaya koyabilir mi mevcut yöneticiler ve de ünlü bürokrasimiz. Anıtlar Kurulu diyeceğimize “Çöken, virane olan harabeleri koruma kurulu' denecek kurum bu önerilerine izin verir mi onu da bilmem..
Ha bu ara birçok yapısı depreme dayanaklı olmadığı tespit edilen ama insanların oturmaya devam ettiği binaları eski ve balkonları çökmesin diye korumaya alınan Kartal'da Belediye Meclis Üyeliği de yapan Ardahan Damal eski Belediye Başkanı, İBB'de de maaş alıp, almadığını sıkça sorup, ama hala cevap alamadığım CHP'li Gülcemal Fidan'a Cuma namazı çağrısı yapan cami ile kent içinde harabe halinde olan, tren geçtikçe sallanan raylar altındaki Kilisenin arasında rastladım..
Harebe kilisenin duvarından çıkıp, yeşeren fidanı haber diye fotoğraflarken karşılaştığım Ardahanlı Fidan'la ayaküstü tartışmamdan dolayı, “Yazım yine uzadı” diyerek bu meseleyide bir dahaki yazıma bırakayım dedim...

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve sakinca.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.