Yazıma başlamadan önce bugünkü ulusal gazetelerde, Karar Gazetesinin manşet haberine ve o manşetin hemen altındaki spotuna bakalım mı?
Bakalım diyecek olursak, 'Tarım desteği düğün salonuna...' manşetiyle başlayan haber şöyle devam ediyor.
'Sayıştay’ın geçen yıla ait denetim raporlarında kamudaki usulsüzlük ve keyfilikler gün yüzüne çıkıyor. Son olarak Tarımsal ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu’nun, Avrupa Birliği’nin turizm fonuyla düğün salonlarını desteklediği ortaya çıktı.'
Ve dönüp, benim yine bu köşemde 10 yıla bir kala 2014 yılında yazdığım bir yazıya bakalım..
'Serka Turizm İspanya’da..
Bugün (2014) Ardahan’da olması beklenen Maliye Bakanının aslında Ardahan’a değil, Karadeniz turuna çıktığı, oradan da Artvin üzerinden gelip, Ardahan’dan geçerek Kars’a geçeceğini öğrenirken, artık bir turizm firmasından daha çok dünya turu yapan kuruma dönüşen SERKA’nın Ardahan Valisinin de için de bulunduğu bir heyeti alıp, İspanya’ya gittiğini öğreniyoruz.
Evet, daha önce kaç kez yazdığımızı artık hatırlayamadığımız SERKA yine dünya turunda..
Ardahan’ın da için de bulunduğu Ağrı, Kars ve Iğdır İllerini kalkındırmak için kurulduğu ileri sürülen ancak hazırladığı sözde projelerle bürokratları, birkaç siyasiyi dünya turlarına çıkarmaktan öteye gitmeyen Serhat İlleri Kalkındırma Ajansı bizi olduğu gibi yeni tasarruf tedbirleri başlatan Maliye Bakanını, Hükumeti kısacası kimseyi taktığı yok..
Çünkü bugünlerde çok tartışılan HSYK gibi oda özerk bir kurum..
Ama bütçesi Ardahan, Ağrı, Kars ve Iğdır İllerine ayrılan bütçeden kesilen para ile oluşturulan bir kurum..
Yani Ardahan, Kars, Ağrı ve Iğdır’a yatırım olsun diye gönderilen paralarla dünya turuna devam..
Eğer gelirse ve bende rastlarsam SERKA ve onun gibi kurumları soracağım Maliye Bakanın bu yöndeki görüşünü de çok merak ettiğimi belirtirken, birçok siyasinin de SERKA ve buna benzer kurumların ne iş yaptığından bihaber olduğunu da kendim gibi biliyorum desem inanın..
Bu memleket yatırım, proje beklerken birilerinin halkın paraları ile sözde inceleme yapmak için dünya turları yaptığı bir ülkede denetim mekanizmalarını sadece sade vatandaşa çalıştığını da bilen biri olarak SERKA ve onun gibi turizm şirketi olmuş yarı resmî kurumları eleştirmek kendimizi yormadan öteye geçmediği gibi bu memlekette er geç bunların önüne geçileceği umudumuzu da yitirmiş değiliz..
Neyse, 'SERKA İspanya'da' başlıklı hazır haberleri yapacak olan 'gazeteciyim' diyen arkadaşların abone işini de bozmadan eleştirime son verirken, SERKA gitti, gezdi, yedi, içti ve döndü hazır haberlerini bugün yarın yine 'eleştiririz' Kars, Ardahan, Iğdır, Ağrı gazetelerinde keyifle okursunuz...'
Evet, bugün ulusal bir gazetenin manşetine çekilen çok önemli bir konuyu içinde Kars ve Iğdır'ın da bulunduğu memleketim Ardahan'da yaşananlar örneğiyle 14 yıl önce bugünle aynı gün belki de aynı saatlerde yani 26 Eylül 2014 tarihinde ele aldığım yorum arasında ki benzerliği ve anlatılmak isteneni görüyor musunuz?!.
'SERKA TURİZM DÜNYA TUR KEYFİNE DEVAM EDİYOR!..' ara başlığıyla 9 yıl önce paylaştığım yukarıdaki yorumumun hala geçerli olduğu ülkede uçaklar, arabalar, 'eğitim merkezi' adı altında Dubai'deki otelleri aratmayan lüks, şaşaalı devlet tesisleri görmeden tasarruftan bahsedenlerin bir diğer önceliği de Nasrettin Hocanın kazan hikâyesindenki gibi onca var olan kurum içinde yeni ve cumhuriyet kurulduğunda kurulan kurumlarla aynı işleri, işlevleri yapan kurumlar yaratarak oluşturulan bu kurumları kapatarak tasarrufa başlanılmalı..
Yani yine o dönemin valilerinden olan Ardahan Valisi Azizioğlu bu isimlerden bahsederken 'Nedir ya bu kadar kurum, adlarına baktığınızda sanırsınız terör örgütü adı ' diye eleştirildiği SERKA, TDK, TKKDK, DSYB, KÖYDES gibi onca ne iş yaptıkları çokta belli olmayan ama iktidarın 'yakınımdır, parti üyesidir, bakan, milletvekili akrabasıdır..' diyerek imamlar dahil birçok kişiye iş alanı açtığı bu kurumları kapatarak gerçek anlamda tasarrufa niyetlendiğinizi ortaya koyarsınız.
Yoksa dün 'Kars'ta ahırlar pavyon oluyor..' haberleri gibi bugünde yukarıdaki haber gibi bu ülkede çok haber yapıldığını, yazıldığını, 'kentte sosyal yaşam alanının olmadığı yönündeki açıklamalara cevap verirken ‘Ne istiyorlarsa, söyleyin onu da yapalım. Ama kusura bakmasınlar, meyhane açamam, pavyon da açamam.’ diyen Karabük Belediye Başkanı Rafet Vergili'ler ulusalda da yerelde de iktidar olur ve 'İtibardan tasarruf olmaz' diyen Erdoğan'da, ben de nereye gittiği belli olmayan hazine kaynaklarını tutamaz, tasarrufta yapamayız...