deneme bonusu veren siteler bahis siteleri

deneme bonusu veren siteler

deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler youtube mp3 bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler meritking kingroyal deneme bonusu veren siteler

Fakir Yılmaz
Köşe Yazarı
Fakir Yılmaz
 

HAYVANLAR DA, EKONOMİ DE TELEF OLUYOR..

Bayramla birlikte gelen sıcaklarla  yaz tatili moduna girmiş olan iş dünyası ile görüşürken, ilk sorumuzun "İşler nasıl?" olduğunu sanırım tahmin ediyorsunuzdur. Bu soruyu sorduğumuz iş dünyasını temsil eden iş insanlarının bizimle konuşurlarken sağlarına sollarına, elimize, kolumuza şüpheli bir şekilde de baktığını da tereddütlü  gözlerinden anlıyoruz. Çünkü gün geçtikçe iş dünyası dahil hayatımızın her alanında 'acaba?' korkusunun hükmettiği bir sürecin yaşandığı yani "Acaba ağzından çıkacak bir söz iktidara ya da ondan beter muhalefetin belediye başkanlarının kulağına gider mi? Ters bir şey söylesem başıma bela gelir mi? Sabah beşte evimin kapısı kurban bayramında alamadığım koç başıyla kırılıp, üyesi olmasada falan. filan örgütün sempatisi denerek gözaltına alınabilir miyim? İhalem iptal olur mu, sgk, vergi müfettişleri defterleri ister mi?" düşüncesi ve bakışının hükmettiği bir süreçte "İşler nasıl?" sorusuna "Çok şükür, buna da şükür, Allah büyüktür, iyi yoldayız" demek daha mantıklı..  Ancak kıssadan hisse yoluna  başvurup, "İyiye gidiyoruz." diyen iş dünyası, bir taraftan da dolar ve euronun bununla birlikte ekonominin son durumunu da faturalarını ödemekte zorlandıkları cep telefonlarından izleyerek, takip etmeden de edemiyorlar.. Yaşadığı stres içinde he geleni olduğu gibi bir bardak çayı zor bela içirip, bizi de yolcu eden iş dünyasının bu tereddütünü de anlamıyor değilim..  Çünkü, bu gidişatla önümüzdeki günler ve ayların ekonominin de içinde olduğu sahanın hiç de  iyi olmadığı, olmayacağı alanen görülse de 'umut yiğidin kamçısıdır..' Atasözüne dayanıp, "İyi olacak, işler yoluna girecek." diyerek stresli bir günde 'işler iyi mi?' gibi gereksiz soruyu soran misafiri kırmadan, dökmeden yolcu eden iş dünyasına baktığımızda iyi şeyler olacağını hiç göremiyoruz. Çünkü ekonomiyi bir bakanı değiştirmekle, baskı altında olan ve sürekli para basan merkez bankasının başına bir ithal müdüre getirmekle düzelteceklerini sananlar ve bu sanmayı umut sayanlar gibi bizde iyi olacak desek de bunun son seçimdeki 'Her şey çok güzel olacak’ sloganı gibi sanki olmayacak.. Yani çoğunluğu iş dünyasındakiler olmak üzere iktidar yanlısı ya da muhalefet olduğu bilinse de öyle ya da böyle iktidar olana yaranma veya vatan-millet-sakarya diyerek çifte maaşlı bakanlara bürokratlara, hemşehrim Yalçın Topçu gibi ne yaptığı belli olmayan danışmanlara umut bağlayanlar olduğunu da görmekteyiz. Ama daha çok moralleri bozulmasın diye bunun hiçte öyle olmayacağını söyleyemeden kendilerinden ayrılırken hiçbir iş insanının insan haklarını, adaleti, dünya normlarındaki güvenceyi, tutuklu siyasileri, milletvekillerini, yerlerine kayyum atanan belediye başkanlarını, güçlü bir genel affı zorlayan cezaevlerini, gözaltılarını dile getirmiyor ya da getiremiyor olduğunu da üzülerek görüyoruz. Çünkü ekonominin düzelmesinin tek yolunun sadece ekonomik önlemler değil, ekonomininde içinde olduğu hayata, gidişata nefes vermektir, ona güvence sağlamaktır.  Baskı, gözaltı, 'benden değilsen hainsin' demekle, eyy Amerika, yerlerde sürünen Almanya, sömürgeci Avrupa,  faiz lobisi İngiltere, Esed, Pisi, Kati İsrail, Fransa, Anayasa, AHİM ve İMF'de kim demekle işlerin iyi olmayacağını ve bugün yaşananların dünden geldiğini anlamak, anlatmak gerekir hem de yüksek sesle yüreklice. Aksine "İyi olacak. İyi yoldayız" demekle ne ekonomi ne işler iyi olmayacak. Ve Bolu beyinin çıktığı yolların başta iş dünyasını olmak üzere hepimizi ve yerel seçimleri çantada keklik sanan iktidarı bir hayli yorup,  aşındırdığını da bu güzelim memleket için anlamalıyız.. Anlamalıyız ki; Memleketim Ardahan ve ülkenin bir çok yerinde yaşanan ama pandemide ki gibi saklanan Şap virüsü yüzünden dili dışarıda kalan ama konuşamadığı için sesi çıkamayan, derdini anlatamayan hayvanlar misali ekonomin daha da telef olacağıdır..
Ekleme Tarihi: 07 Temmuz 2023 - Cuma

HAYVANLAR DA, EKONOMİ DE TELEF OLUYOR..

Bayramla birlikte gelen sıcaklarla  yaz tatili moduna girmiş olan iş dünyası ile görüşürken, ilk sorumuzun "İşler nasıl?" olduğunu sanırım tahmin ediyorsunuzdur.
Bu soruyu sorduğumuz iş dünyasını temsil eden iş insanlarının bizimle konuşurlarken sağlarına sollarına, elimize, kolumuza şüpheli bir şekilde de baktığını da tereddütlü  gözlerinden anlıyoruz.
Çünkü gün geçtikçe iş dünyası dahil hayatımızın her alanında 'acaba?' korkusunun hükmettiği bir sürecin yaşandığı yani "Acaba ağzından çıkacak bir söz iktidara ya da ondan beter muhalefetin belediye başkanlarının kulağına gider mi? Ters bir şey söylesem başıma bela gelir mi? Sabah beşte evimin kapısı kurban bayramında alamadığım koç başıyla kırılıp, üyesi olmasada falan. filan örgütün sempatisi denerek gözaltına alınabilir miyim? İhalem iptal olur mu, sgk, vergi müfettişleri defterleri ister mi?" düşüncesi ve bakışının hükmettiği bir süreçte "İşler nasıl?" sorusuna "Çok şükür, buna da şükür, Allah büyüktür, iyi yoldayız" demek daha mantıklı.. 
Ancak kıssadan hisse yoluna  başvurup, "İyiye gidiyoruz." diyen iş dünyası, bir taraftan da dolar ve euronun bununla birlikte ekonominin son durumunu da faturalarını ödemekte zorlandıkları cep telefonlarından izleyerek, takip etmeden de edemiyorlar..
Yaşadığı stres içinde he geleni olduğu gibi bir bardak çayı zor bela içirip, bizi de yolcu eden iş dünyasının bu tereddütünü de anlamıyor değilim.. 
Çünkü, bu gidişatla önümüzdeki günler ve ayların ekonominin de içinde olduğu sahanın hiç de  iyi olmadığı, olmayacağı alanen görülse de 'umut yiğidin kamçısıdır..' Atasözüne dayanıp, "İyi olacak, işler yoluna girecek." diyerek stresli bir günde 'işler iyi mi?' gibi gereksiz soruyu soran misafiri kırmadan, dökmeden yolcu eden iş dünyasına baktığımızda iyi şeyler olacağını hiç göremiyoruz.
Çünkü ekonomiyi bir bakanı değiştirmekle, baskı altında olan ve sürekli para basan merkez bankasının başına bir ithal müdüre getirmekle düzelteceklerini sananlar ve bu sanmayı umut sayanlar gibi bizde iyi olacak desek de bunun son seçimdeki 'Her şey çok güzel olacak’ sloganı gibi sanki olmayacak..
Yani çoğunluğu iş dünyasındakiler olmak üzere iktidar yanlısı ya da muhalefet olduğu bilinse de öyle ya da böyle iktidar olana yaranma veya vatan-millet-sakarya diyerek çifte maaşlı bakanlara bürokratlara, hemşehrim Yalçın Topçu gibi ne yaptığı belli olmayan danışmanlara umut bağlayanlar olduğunu da görmekteyiz.
Ama daha çok moralleri bozulmasın diye bunun hiçte öyle olmayacağını söyleyemeden kendilerinden ayrılırken hiçbir iş insanının insan haklarını, adaleti, dünya normlarındaki güvenceyi, tutuklu siyasileri, milletvekillerini, yerlerine kayyum atanan belediye başkanlarını, güçlü bir genel affı zorlayan cezaevlerini, gözaltılarını dile getirmiyor ya da getiremiyor olduğunu da üzülerek görüyoruz.
Çünkü ekonominin düzelmesinin tek yolunun sadece ekonomik önlemler değil, ekonomininde içinde olduğu hayata, gidişata nefes vermektir, ona güvence sağlamaktır. 
Baskı, gözaltı, 'benden değilsen hainsin' demekle, eyy Amerika, yerlerde sürünen Almanya, sömürgeci Avrupa,  faiz lobisi İngiltere, Esed, Pisi, Kati İsrail, Fransa, Anayasa, AHİM ve İMF'de kim demekle işlerin iyi olmayacağını ve bugün yaşananların dünden geldiğini anlamak, anlatmak gerekir hem de yüksek sesle yüreklice.
Aksine "İyi olacak. İyi yoldayız" demekle ne ekonomi ne işler iyi olmayacak.
Ve Bolu beyinin çıktığı yolların başta iş dünyasını olmak üzere hepimizi ve yerel seçimleri çantada keklik sanan iktidarı bir hayli yorup,  aşındırdığını da bu güzelim memleket için anlamalıyız..
Anlamalıyız ki; Memleketim Ardahan ve ülkenin bir çok yerinde yaşanan ama pandemide ki gibi saklanan Şap virüsü yüzünden dili dışarıda kalan ama konuşamadığı için sesi çıkamayan, derdini anlatamayan hayvanlar misali ekonomin daha da telef olacağıdır..

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve sakinca.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.