deneme bonusu veren siteler bahis siteleri bonus veren siteler

deneme bonusu veren siteler

virginiawinefestival.org/ deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren bahis siteleri deneme bonusu veren siteler youtube mp3 bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler meritking kingroyal deneme bonusu veren siteler

Bağ Bozumu Şenlikleri Lansmanı Yapıldı

Güncel (SAKINCA ÖZEL HABER) - SAKINCA ÖZEL İÇERİK | 12.09.2022 - 20:44, Güncelleme: 30.08.2022 - 17:25
 

Bağ Bozumu Şenlikleri Lansmanı Yapıldı

9-10-11 Eylül 2022 tarihinde Kırklareli Belediyesi destekleriyle Kırklareli Kent Konseyinin organizasyonunu üstleneceği 14. Kırklareli Yayla, Bolluk, Bereket, Hasat ve Bağ Bozumu Şenlikleri’nin basın tanıtımı gerçekleştirildi.
Kırklareli Kent Konseyi Başkanı Yasemin Ertaş tarafından gerçekleştirilen basın toplantısına Kırklareli Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Emine Gürver Çetin’in yanı sıra Kent Konseyi üyeleri katılım gösterdi. Kırklareli Kent Konseyi olarak şenliklerde farkındalık yaratmayı amaçladıklarını belirten Başkan Yasemin Ertaş Kırklareli’nin tanıtımı ve tarihi açısından önemli çalışmaları aktarmak için uğraş verdiklerini belirtti. Uzunca bir çalışma döneminin ardından programı oluşturduklarını ifade eden Ertaş birçok kişinin bu çalışmalarda emeği olduğunu Kırklareli Belediyesinin de bu çalışmalara imkân sağladığını söyledi. Kırklareli Kent Konseyi Başkanı Yasemin Ertaş açıklamasının devamında şu ifadelere yer verdi: Trakya'ya adını veren Trak kabilelerinden İskitlere, Perslere, Makedonlara, Romalılar'dan Bizans'a, kadim Osmanlı'dan Cumhuriyet Türkiye'sine uzanan bir zaman dilimine dair pek çok şey görebileceğiniz KIRKLARELİ... Günümüzde bütün dünyada itibar ve ilgi kaynağı olan üzüm bu coğrafyanın alfabesidir. Tarih boyunca üzümün bereket, inanç ve eğlence ile ilgisi olduğu düşünülmüş, doğanın cömertliği olduğuna inanılmış ve tanrının bir nimeti olarak kabul görmüştür Yaşadığımız topraklarda bağcılığın tarihi Traklara, Hititlere kadar uzanıyor Yeryüzünde ilk bağ bozumu' şenliklerini yapanlar da onlar... M.Ö 6500-M.Ö 4300 yıllarına değin kesintisiz süren bir dönemi temsil eden Anadolu'dan Avrupa'ya Neolitik köprü Aşağı Pınar dolayısıyla Kırklareli ve civarı, yarı kurak iklim özellikleri gösteren Anadolu coğrafyasında gelişen çiftçi ve köy yaşantısının Avrupa'ya aktarılmazdan evvel daha nemli bir iklime, daha ormanlık, yeşili ve suyu bol bir coğrafyaya nasıl uyum sağladığının ipuçlarını verir bizlere. Kırklareli Belediye Başkanlığı ve Kırklareli Kent Konseyi işbirliği ile 9-10-11 Eylül 2022 tarihlerinde gerçekleşecek 14 Yayla Bolluk, Bereket, Hasat ve Bağ Bozumu Şenlikleri'nde sizleri aramızda görmekten büyük mutluluk duyacağımızı belirtmek isteriz. Yöre insanının sabri, emeği, azmi, yardımlaşması, alın teriyle bereketin ve umutların paylaşıldığı bağcının bayramını birlikte sevinç ve coşkuyla kutlamak dileğiyle” dedi. Açıklamanın ilk bölümünden sonra Başkan Yasemin Ertaş Bağbozumu ve üzümün bölgedeki önemine değinirken şu ifadelere yer verdi: Bağların Kenti Kırklareli Türkiye'nin Trakya toprakları, yapısı ve içeriği nedeniyle yüksek verimli üzüm bağlarının yer aldığı bir bölgedir Kırklareli ise Istranca Dağları eteklerinin, Kırklareli ve Ergene Ovası ile birleştiği noktada bağcılıkta ayrıcalıklı bir üne sahiptir. Üzerinde bulunduğu coğrafya, tarih öncesi çağlarda gerçekleşen jeolojik zamanların miras bıraktığı mineralli ve kayaçlı topraklar, bolluk ve bereket dolu üzüm bağlarını barındırır. Nitekim Kırklareli topraklarında bağcılığın doğuşu ve gelişiminin binlerce yıl öncesine bölgeye adını veren Trak kavimlerine dayandığını yazılı kaynaklardan da öğrenmekteyiz. Evliya Çelebi ünlü Seyahatnamesi'nde 17'ncı yüzyılın ikinci yarısında ziyaret ettiği Kırklareli için kaleme aldığı "Şehrin cevanib i erbeasında (dört tarafında) kara taşlık, kırmızı topraklı bağ ve bahçeler vardır ki içinde adam kaybolur" ifadesi de o yüzyıldaki bağ varlığının durumu hakkında bir kanıt niteliğindedir.  Günümüz Kırklareli kent merkezini dikkate aldığımızda, başta Namazgâh mevkiinden Karakoç ve Ahmetçe Köyü ve Şeytandere'ye kadar, Bademlik Mahallesi'nden Koyunbaba ve Eriklice Köyü'ne kadar, Mahya Baba Caddesi, Aşağı Pınar, Asilbeyli ve Balabanbaba mevkiine kadar dört bir yanı çevrili 50-60 bin dönüm üzüm bağlarının varlığı bilinmektedir. Türk aileleri ile gayrimüslim ailelerinin bir arada yaşadığı Osmanlı döneminde bu bağlardan elde edilen üzümleri gayrimüslimler şarap yapımında kullanırken, Türkler Kırklareli'nin ünlü içeceği hardaliyeye ve üzüm şırasına dönüştürürlerdi O yıllarda Kırklareli'nin en ünlü üzümleri ise Papazkarası, Pamit, Al Pehlivan ve Karagevrek'ti. Kırklareli'nde bağcılık, 1889 yılında Fransa'daki bağların floksera hastalığına yakalanması nedeniyle daha da önem kazanır. Fransa'ya bu dönemde Kırklareli bağlarından ünlü Papazkarası cinsi üzümlerinden yapılma şaraplar götürülmüştür. Kırklareli'nin bağcılık konusundaki parlak günleri ne yazık ki 1912-1913 yıllarındaki Balkan Savaşları ve beraberinde gelen zorunlu göçler, 1 Dünya Savaşı ve devamında bu defa Kırklareli bağlarında çıkan floksera hastalığı yüzünden geride kalmıştır Türkiye Cumhuriyeti'nin ilanı ile birlikte bağcılığın gelişimini sürdürmek için Amerika'dan asma çubukları getirilmiş ve üretim teşvik edilmiştir. Ancak, yöre halkının farklı tarımsal ürünlere yönelmesi adım adım bağları ve üzüm üretimini azaltmıştır. Kırklareli Bağcılıkta Eski Günlerine Dönmekte Kararlı Geçmişte verimli topraklarına yayılan bağların sayesinde, Bulgarcada üzüm şehri anlamında "Lozengrad" olarak anılan Kırklareli, Türkiye'nin ilk bağ rotası olan Trakya Bağ Rotası'nın oluşturulmasının ardından yeniden üzüm potansiyelini ortaya çıkardı. 2011 yılında 3 bin dönüm bağ alanı bulunurken, 2021 yılda son verilere göre bu alan 4 bin 500 dönüme yükselmiş durumda. Kırklareli Valiliği İl Tarım ve Orman Müdürlüğü, Kırklareli Atatürk Toprak Su ve Tarımsal Meteoroloji Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü ve Tekirdağ Bağcılık Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü'nün üzüm türleri koruma, geliştirme ve bağcılığı özendirici projeleri kapsamında yeniden geleneksel üzüm üreticiliğine talep artmaya devam ediyor. Üretilen üzümlerin büyük bir kısmı Kırklareli'nin coğrafi işaretli içeceği hardaliyeye dönüşürken, yüzde 25'lik kısmı sofralık üzüm olarak tüketiciye ulaşıyor Hedefler yeniden geçmiş yılların bereketinde ilk 5 yıllık süre içerisinde 10 bin dönüm üzüm bağına ulaşmayı gösteriyor. Yapılan özverili çalışmalara Kırklareli Kent Konseyi, Kırklareli Belediyesi'nin destekleri il birlikte Yayla Bolluk, Bereket, Hasat ve Bağ Bozumu Şenlikleri'nde yerel üreticiyi en iyi bağ ve üzüm yarışması ile destekliyor, üreticinin üzüm mahsulünü ziyaretçilere en kısa yoldan sunmayı amaçlıyor. Katılımcı demokrasi anlayışında, yerelde üreticiyi desteklenmesi gerektiğine olan inanç, gelecekte Kırklareli'ni belki yeniden bağların çevrelediği bir il haline getirecektir” dedi.
9-10-11 Eylül 2022 tarihinde Kırklareli Belediyesi destekleriyle Kırklareli Kent Konseyinin organizasyonunu üstleneceği 14. Kırklareli Yayla, Bolluk, Bereket, Hasat ve Bağ Bozumu Şenlikleri’nin basın tanıtımı gerçekleştirildi.

Kırklareli Kent Konseyi Başkanı Yasemin Ertaş tarafından gerçekleştirilen basın toplantısına Kırklareli Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Emine Gürver Çetin’in yanı sıra Kent Konseyi üyeleri katılım gösterdi.

Kırklareli Kent Konseyi olarak şenliklerde farkındalık yaratmayı amaçladıklarını belirten Başkan Yasemin Ertaş Kırklareli’nin tanıtımı ve tarihi açısından önemli çalışmaları aktarmak için uğraş verdiklerini belirtti.

Uzunca bir çalışma döneminin ardından programı oluşturduklarını ifade eden Ertaş birçok kişinin bu çalışmalarda emeği olduğunu Kırklareli Belediyesinin de bu çalışmalara imkân sağladığını söyledi.

Kırklareli Kent Konseyi Başkanı Yasemin Ertaş açıklamasının devamında şu ifadelere yer verdi: Trakya'ya adını veren Trak kabilelerinden İskitlere, Perslere, Makedonlara, Romalılar'dan Bizans'a, kadim Osmanlı'dan Cumhuriyet Türkiye'sine uzanan bir zaman dilimine dair pek çok şey görebileceğiniz KIRKLARELİ... Günümüzde bütün dünyada itibar ve ilgi kaynağı olan üzüm bu coğrafyanın alfabesidir. Tarih boyunca üzümün bereket, inanç ve eğlence ile ilgisi olduğu düşünülmüş, doğanın cömertliği olduğuna inanılmış ve tanrının bir nimeti olarak kabul görmüştür Yaşadığımız topraklarda bağcılığın tarihi Traklara, Hititlere kadar uzanıyor Yeryüzünde ilk bağ bozumu' şenliklerini yapanlar da onlar...

M.Ö 6500-M.Ö 4300 yıllarına değin kesintisiz süren bir dönemi temsil eden Anadolu'dan Avrupa'ya Neolitik köprü Aşağı Pınar dolayısıyla Kırklareli ve civarı, yarı kurak iklim özellikleri gösteren Anadolu coğrafyasında gelişen çiftçi ve köy yaşantısının Avrupa'ya aktarılmazdan evvel daha nemli bir iklime, daha ormanlık, yeşili ve suyu bol bir coğrafyaya nasıl uyum sağladığının ipuçlarını verir bizlere.

Kırklareli Belediye Başkanlığı ve Kırklareli Kent Konseyi işbirliği ile 9-10-11 Eylül 2022 tarihlerinde gerçekleşecek 14 Yayla Bolluk, Bereket, Hasat ve Bağ Bozumu Şenlikleri'nde sizleri aramızda görmekten büyük mutluluk duyacağımızı belirtmek isteriz. Yöre insanının sabri, emeği, azmi, yardımlaşması, alın teriyle bereketin ve umutların paylaşıldığı bağcının bayramını birlikte sevinç ve coşkuyla kutlamak dileğiyle” dedi.

Açıklamanın ilk bölümünden sonra Başkan Yasemin Ertaş Bağbozumu ve üzümün bölgedeki önemine değinirken şu ifadelere yer verdi:

Bağların Kenti Kırklareli

Türkiye'nin Trakya toprakları, yapısı ve içeriği nedeniyle yüksek verimli üzüm bağlarının yer aldığı bir bölgedir Kırklareli ise Istranca Dağları eteklerinin, Kırklareli ve Ergene Ovası ile birleştiği noktada bağcılıkta ayrıcalıklı bir üne sahiptir. Üzerinde bulunduğu coğrafya, tarih öncesi çağlarda gerçekleşen jeolojik zamanların miras bıraktığı mineralli ve kayaçlı topraklar, bolluk ve bereket dolu üzüm bağlarını barındırır. Nitekim Kırklareli topraklarında bağcılığın doğuşu ve gelişiminin binlerce yıl öncesine bölgeye adını veren Trak kavimlerine dayandığını yazılı kaynaklardan da öğrenmekteyiz.

Evliya Çelebi ünlü Seyahatnamesi'nde 17'ncı yüzyılın ikinci yarısında ziyaret ettiği Kırklareli için kaleme aldığı "Şehrin cevanib i erbeasında (dört tarafında) kara taşlık, kırmızı topraklı bağ ve bahçeler vardır ki içinde adam kaybolur" ifadesi de o yüzyıldaki bağ varlığının durumu hakkında bir kanıt niteliğindedir.  Günümüz Kırklareli kent merkezini dikkate aldığımızda, başta Namazgâh mevkiinden Karakoç ve Ahmetçe Köyü ve Şeytandere'ye kadar, Bademlik Mahallesi'nden Koyunbaba ve Eriklice Köyü'ne kadar, Mahya Baba Caddesi, Aşağı Pınar, Asilbeyli ve Balabanbaba mevkiine kadar dört bir yanı çevrili 50-60 bin dönüm üzüm bağlarının varlığı bilinmektedir.

Türk aileleri ile gayrimüslim ailelerinin bir arada yaşadığı Osmanlı döneminde bu bağlardan elde edilen üzümleri gayrimüslimler şarap yapımında kullanırken, Türkler Kırklareli'nin ünlü içeceği hardaliyeye ve üzüm şırasına dönüştürürlerdi O yıllarda Kırklareli'nin en ünlü üzümleri ise Papazkarası, Pamit, Al Pehlivan ve Karagevrek'ti.

Kırklareli'nde bağcılık, 1889 yılında Fransa'daki bağların floksera hastalığına yakalanması nedeniyle daha da önem kazanır. Fransa'ya bu dönemde Kırklareli bağlarından ünlü Papazkarası cinsi üzümlerinden yapılma şaraplar götürülmüştür.

Kırklareli'nin bağcılık konusundaki parlak günleri ne yazık ki 1912-1913 yıllarındaki Balkan Savaşları ve beraberinde gelen zorunlu göçler, 1 Dünya Savaşı ve devamında bu defa Kırklareli bağlarında çıkan floksera hastalığı yüzünden geride kalmıştır Türkiye Cumhuriyeti'nin ilanı ile birlikte bağcılığın gelişimini sürdürmek için Amerika'dan asma çubukları getirilmiş ve üretim teşvik edilmiştir.

Ancak, yöre halkının farklı tarımsal ürünlere yönelmesi adım adım bağları ve üzüm üretimini azaltmıştır.

Kırklareli Bağcılıkta Eski Günlerine Dönmekte Kararlı

Geçmişte verimli topraklarına yayılan bağların sayesinde, Bulgarcada üzüm şehri anlamında "Lozengrad" olarak anılan Kırklareli, Türkiye'nin ilk bağ rotası olan Trakya Bağ Rotası'nın oluşturulmasının ardından yeniden üzüm potansiyelini ortaya çıkardı. 2011 yılında 3 bin dönüm bağ alanı bulunurken, 2021 yılda son verilere göre bu alan 4 bin 500 dönüme yükselmiş durumda.

Kırklareli Valiliği İl Tarım ve Orman Müdürlüğü, Kırklareli Atatürk Toprak Su ve Tarımsal Meteoroloji Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü ve Tekirdağ Bağcılık Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü'nün üzüm türleri koruma, geliştirme ve bağcılığı özendirici projeleri kapsamında yeniden geleneksel üzüm üreticiliğine talep artmaya devam ediyor.

Üretilen üzümlerin büyük bir kısmı Kırklareli'nin coğrafi işaretli içeceği hardaliyeye dönüşürken, yüzde 25'lik kısmı sofralık üzüm olarak tüketiciye ulaşıyor Hedefler yeniden geçmiş yılların bereketinde ilk 5 yıllık süre içerisinde 10 bin dönüm üzüm bağına ulaşmayı gösteriyor.

Yapılan özverili çalışmalara Kırklareli Kent Konseyi, Kırklareli Belediyesi'nin destekleri il birlikte Yayla Bolluk, Bereket, Hasat ve Bağ Bozumu Şenlikleri'nde yerel üreticiyi en iyi bağ ve üzüm yarışması ile destekliyor, üreticinin üzüm mahsulünü ziyaretçilere en kısa yoldan sunmayı amaçlıyor. Katılımcı demokrasi anlayışında, yerelde üreticiyi desteklenmesi gerektiğine olan inanç, gelecekte Kırklareli'ni belki yeniden bağların çevrelediği bir il haline getirecektir” dedi.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve sakinca.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.