Birleşik Arap Emirlikleri, Sedat Peker’i tutuklayıp Türkiye’ye iade eder mi?

Erdoğan yönetimi ile BAE arasında buzların erimesinin ardından suç örgütü lideri Sedat Peker’in bu ülkedeki ikameti ‘riskli’ hale geldi. Peker’in iadesi ya da özgürlüğü, uluslararası hukuktan çok iki ülke arasındaki diplomatik ilişkilerin seyrine bağlı.

­2021 yılında sosyal medya hesabından yaptığı açıklamalarla bir dönem gündemin ana belirleyicisi olan suç örgütü lideri Sedat Peker, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) tarafından Türkiye’ye iade edilecek mi? Bu soru bugün Adalet Bakanlığı’nın Bursa 5. Ağır Ceza Mahkemesi ile İstanbul Anadolu 16. Ağır Ceza Mahkemesi’nin yakalama kararları kapsamında, Sedat Peker’in 194 ülkede uluslararası seviyede aranması için Interpol tarafından 1 Şubat’ta kırmızı bülten çıkarılması sonrası Adalet Bakanlığı’nın Sedat Peker’in iadesi için geçici tutuklanma talebi içeren bir yazıyı BAE’ye yazı göndermesiyle kamuoyunun gündemine geldi. Bu soruya bundan altı ay önce hiç kimse ‘‘iade edilir’’ yanıtı veremezdi. Zira Türkiye ile Birleşik Arap Emirlikleri arasında Suriye savaşının ardından başlayan anlaşmazlık 15 Temmuz Darbe girişimi sonrası Ankara’nın Abu Dabi’yi ‘‘FETÖ’’cü darbenin arkasında olmakla suçlamasıyla bambaşka bir evreye girmişti. Ancak geçtiğimiz ağustos ayından bu yana iki ülke arasındaki ilişkiler yeniden eski günlerine dönme yolunda işaretler veriyor. Kasım ayında 9 yıl aradan sonra Türkiye’yi ziyaret eden Birleşik Arap Emirlikleri’nin en güçlü adamı Abu Dabi veliaht prensi Şeyh Muhammed bin Zayed El Nahyan’a (MBZ) Ocak ayında iade-i ziyarette bulunan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 2014 yılında felç geçiren ağabeyi BAE Devlet Başkanı Halife Bin Zayed El Nahyan’ın devlet işlerinde geri durmasıyla de facto ülkenin bir numarası olan MBZ ve Dubai Prensi El Maktum’dan ‘‘kardeşlerimiz’’ diye söz etti. Türkiye ile Birleşik Arap Emirlikleri arasında yeniden yeşeren dostluk, karşılıklı işbirliği mesajlarının Sedat Peker’in açıklamalarıyla aynı döneme denk gelmesi dikkat çekiciydi. İki ülke arasında ilişkilerin yeniden rayına girme emareleri göstermesiyle birlikte Peker’in video yayınlarının kesilmesi de aynı döneme rastladı.   Dikkat çekici gelişmeler karşılıklı ziyaretlerle sınırlı değil.   Birleşik Arap Emirlikleri’nin en güçlü adamı Abu Dabi veliaht prensinin Türkiye’de olduğu tarihlerde İstanbul’da devam eden Interpol Genel Kurulu’nda BAE’li Ahmet Naser El Reisi İnterpol Başkanlığı’na seçildi. PEKER BAE İLE YAKINLAŞMAYA DİKKAT ÇEKMİŞTİ Suç örgütü lideri Sedat Peker, Ahmet Şık, Bahadır Özgür, Ertuğrul Mavioğlu, Hakkı Özdal ve Timur Soykan tarafından yazılan Duvar isimli kitapta Birleşik Arap Emirlikleri’nde yaşamasına ilişkin şu ifadeleri kullanmıştı: “Birleşik Arap Emirlikleri’ne bu kadar hakaret ettiler, ben burada kalıyorum diye bana ajan dediler. Şu anki yaşananları ve yakınlaşmayı sizlerin takdirine bırakıyorum. Demek ki Birleşik Arap Emirlikleri darbeyi finanse etmemiş, demek ki ben ajan değilmişim. Ancak bir yetkili şereflice davranıp bunu söylemiyor.  Peker, aynı kitapta kendisine yöneltilen, “Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) görevlilerinin sizi evinizden alıp götürmesinden sonra yaptığınız görüşmede Türkiye’den gelen bir mesaj size iletildi mi? Bu olaydan sonra yazdığınız tweet serisinde “Tabii ki bu süre zarfında gereği eğer yapılmazsa, yapmayanlarla ilgili söyleyecek sözlerimiz elbet olacaktır” yazdınız. Bu size vaatlerde bulunulduğu şeklinde yorumlandı. Bu doğru mu?” sorusuna ise şu yanıtı vermişti: “BAE görevlileri bana Türkiye’den bir not iletmediler. Sadece kendi can güvenliğimle ilgili konuştular. Bir de bizim ülkemizde kalıp başka bir ülkenin yönetimini kötüleyemezsiniz dediler. Türkiye’deki bazı dostlarım “Senin anlattığın suçlarla ilgili devletimiz çalışma yapıyor, gereği yapılacak” dediler. Ben de halen daha bekliyorum.” AHMET ŞIK: PEKER İADE EDİLMEYECEĞİ GARANTİSİ ALDIĞINI SÖYLEDİ Ahmet Şık, Fox TV’de katıldığı bir programda Duvar kitabının yazılması sırasında organize suç örgütü lideri Sedat Peker ile konuştuğunu ve Peker’in "Birleşip Arap Emirlikleri yetkilileri Türkiye'ye iade edilmeyeceğimin garantisini verdi" dediğini aktarmıştı. Erdoğan iktidarı ile Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) arasında sıcak ilişkinin yeniden başlamasının Peker'le bir ilintisi olabileceğini belirten Şık, "Kendisinin istendiğini... Kendisine bunu sorduğumuzda buradakiler daha şerefli çıktı, vermiyorlar. Bu Sedat Peker'in iddiası. Kendisiyle konuştum. Yazılı soru da gönderdik. Dönüşüyle ilgili şu anda bir hukuki bir güvencesinin, can güvenliğinin olmadığını da iddia ediyor. Ama BAE yetkilerinin kendisini iade etmeyeceğinin garantisini verdiğini söylüyor. " ifadelerini kullanmıştı.