deneme bonusu veren siteler bahis siteleri

deneme bonusu veren siteler

deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler youtube mp3 bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler meritking kingroyal deneme bonusu veren siteler

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Gabar'da günlük üretimde 37 bin varili geçmiş durumdayı

Güncel 13.03.2024 - 19:59, Güncelleme: 13.03.2024 - 19:59
 

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Gabar'da günlük üretimde 37 bin varili geçmiş durumdayı

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Şırnak'taki programının ardından Mardin'e geçti. Erdoğan'a, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hasan Basri Yalçın, AK Parti İl Başkanı Vahap Alman ve AK Parti Mardin Büyükşehir Belediye başkan adayı Abdullah Erin eşlik etti. 15 Temmuz Demokrasi ve Şehitler Parkı’ndaki mitingde vatandaşlara seslenen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Dünyaya kardeşlik dersi veren Mardin’imizde olmaktan büyük bir memnuniyet duyuyorum. Burası şehirlerden bir şehir, beldelerden bir belde asla değildir. Burası insanıyla, kültürüyle, mimarisiyle, tarihiyle, farklı inançları barış içinde yaşatmasıyla dünyada eşi benzeri bulunmayan nadide bir şehirdir. Mardin yüzyıllardır bir iftihar tablosu gibi coğrafyamızı süslüyor. Okumasını bilene bir tarih kitabıdır, görmesini bilene bir açık hava müzesidir. Gönül gözü açık olana bir hikmet deryasıdır. Biz bu şehri tüm renkleriyle, güzellikleriyle seviyoruz" diye konuştu.
Mardin’e kendilerini tam anlatamadıklarının farkında olduklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Son seçimlerde bunu bir kez daha gördük. Mardin’de arzu ettiğimiz oranlara maalesef ulaşamadık. Mevcut oy oranlarının Mardin ile aramızdaki muhabbeti yansıtmadığını biliyoruz. İnşallah bunu önümüzdeki seçimlerde hak ettiği seviyeye getireceğiz. Mardin’in bir evladı olan Abdullah Erin, mülki idare amiri olarak yıllarca ülkemize, milletimize ve bölgemize aşkla hizmet etmiş bir kardeşimiz. İlçe belediye başkan adaylarımız aynı şekilde başarılı ve vizyoner isimlerden oluşuyor. Çalışma Bakanımız Vedat Işıkhan, Mardin’in meseleleriyle, talepleriyle, projeleriyle zaten benim yanımda mesaisini veriyor. Biz de seçilmeleri halinde en güçlü desteği vereceğiz. Bu sefer Mardin’in tercihinin istismar ve kimlik siyasetinden değil eser ve hizmet siyasetinden yana olacağına inanıyorum" ifadelerini kullandı. 'GAZZE’YE YARDIMLAR KONUSUNDA NE GEREKİYORSA YAPIYORUZ' Türkiye olarak ilk günden beri Filistin’e en çok destek veren, İsrail’e en sert tepkiyi gösteren ülkelerden biri olduklarını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Gemi ve uçaklarla 40 bin tondan fazla insani yardımı bölgeye sevk ettik. Bugüne kadar 900’den fazla kanser hastası ve yaralı kardeşimizi aileleriyle birlikte ülkemize getirdik. Yani yardımlar konusunda ne yapılması gerekiyorsa yapıyoruz. Türkiye’nin Filistin davasına verdiği güçlü desteğin şahidi bizzat Filistinli kardeşlerimizdir. İçimizdeki bazı cahiller bilmese de Tayyip Erdoğan’ın dik ve dirayetli duruşunu çok iyi biliyor. Çünkü biz Filistinli kardeşlerimizin hak ve hukuk mücadelesini 7 Ekim’de keşfetmedik. Gençlik yıllarımızın beri biz bu mücadelenin içerisindeyiz. Yarım asırlık siyasi hayatımızın her aşamasında Filistin’i savunduk. Filistin davasına sahip çıktık. Ömrümüzü adadığımız ve ağır bedeller ödediğimiz böyle bir konuda son dönemde kimi çevrelerin mesnetsiz ifadelerine rastlıyoruz. Öncelikle şunu ifade etmek isterim; her kim bu milletin Gazze ve Filistin davasındaki gayretini sorguluyorsa açıkça kendi insanına hakaret ediyor demektir. Her kim doğruluğuna, yanlışlığına bakmadan hiçbir şey yapmadılar diyorsa alenen iftira atıyor demektir. Bu tür asılsız ithamların AK Parti ve Cumhur İttifakı’ndan oy koparmak amacıyla dillendirilmesiyse tam manasıyla utanç vericidir. Hamas terör örgütüdür diyen CHP’nin listelerinden Meclis’e girenler, bilerek veya bilmeyerek CHP’nin seçim stratejisine hizmet edenler, kusura bakmasınlar Filistin konusunda bize ders veremezler. Hem ‘hiç yardım etmediler’ diyeceksiniz, AK Parti’nin ve Cumhur İttifakı’nın oylarını bölerek Filistinli direnişçilere terörist iftirası atanlara seçim kazandıracaksınız. Bunun adı tutarsızlıktır, basiretsizliktir, hırsını aklının önüne geçirmektir. Böyle bir vebalin altına hiçbir vatandaşımızın gireceğini düşünmüyorum" dedi. 'DURUŞUMUZ, TAVRIMIZ BELLİDİR' Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının devamında, "Bir dönem AK Parti’nin ve şahsımızın gölgesinde yürüyüp de verdiğimiz mücadeleleri değersizleştirme peşinde koşanlara ‘veyl olsun’ diyoruz. Ben tüm vatandaşlarımızın sadece siyaseten değil, vicdanen de en doğru kararı vereceğine yürekten bekliyorum. Dış politikada nasılsak iç siyasette de bizim duruşumuz tavrımız bellidir. Kırmızı çizgilerimiz ve hassasiyetlerimiz gayet nettir. 21 yıldır emanetini taşıdığımız aziz milletimize asla yalan söyledik. Gizli, saklı işler çevirmedik. En netameli meselelerde dahi insanımıza karşı daime dürüst olduk. 15 Temmuz gecesi FETÖ’cü darbecilere karşı meydanlarda kurduğumuz Cumhur İttifakı’nda da bu ilkemiz değişmedi. Tıpkı daha önceki seçimler gibi, nerede ittifak olarak hareket ettiğimizi, nerede kendi adaylarımızla seçime girdiğimizi herkes biliyor, görüyor. Yani vatandaşın gözünden kaçırmaya çalıştığımız gizli, saklı işimiz yok. Cam gibi şeffafız. Bir de karşı tarafa bakıyorsunuz. Aman Allah’ım ortada ne şeffaflık var ne dürüstlük var. Ne de milli iradeye saygı var. ‘Kent uzlaşısı’ diye bir şey uydurdular. Kimin eli kimin cebinde belli değil. Belediyeleri DEM’le beraber yönetecekler ve DEM’siz yönetilecekler diye ikiye ayırmışlar. Bununla kalmamış DEM’lilerin kapısından girecekleri ve giremeyecekleri belediyeleri paylaşmayı ihmal etmemişler. Biri çıkıyor, ‘DEM’lileri kaldırımda görsem yolumu değiştiririm’ diyor, bir başkası çıkıyor, ‘DEM’e oy verenleri belediyeye almam’ diyor, ötekisi çıkıyor, ‘Size ne oluyor, biz anlaştık, belediyeleri beraberce yöneteceğiz’ diyerek, tutmayın küçük enişteyi edasıyla posta koyuyor. Tüm bu sıkıntılar yaşanırken genel başkanlık koltuğunda oturan şahsı ya kimse takmıyor ya da mikrofonu eline geçiren kendisine had bildiriyor. Yani ortada siyasi ahlak namına, dürüstlük namına, şeffaflık namına hiçbir şey yok. İnsanına aklına bunları görünce, ‘nereden baksan tutarsızlık, nereden baksan ahmakça’ diyen o meşhur şarkının sözleri geliyor. Gerçekten de tutarsızlık, ilkesizlik ve siyasi ahlaksızlık bunların adeta paçalarına akıyor. CHP’de tüm bunlar yaşanırken madalyonun öbür tarafına bakıyorsunuz orada da durum çok vahim. Lafa geldiğinde Kürtler adına konuşup, onları istismar edenler bu dalavereler karşısında çıkıp bir tek cümle kurmuyor, kuramıyor. Seçmenlerinin haysiyetini bile savunamayacak kadar acziyet içindeler. Türkiye son bir haftadır artık geride kaldığını düşündüğümüz tek parti faşizminin, en ilkel haline şahit oluyor. Ama kendilerince Kürt kardeşlerimizin iradesine ipotek koyanlar, sadece havaya bakıp ıslık çalıyor. Söz konusu CHP olunca, kuyruklarını kıstırıp olay yerinden uzaklaşmayı seçtiler. Soruyorum size. Son 21 yılda attığımız her demokratikleşme adımına karşı çıkanlar bunlar değil miydi? Her türlü engellemelere rağmen hak ve özgürlükler konusunda sessiz devrim gerçekleştiren bize demediklerini bırakmayanlar bunlar değil miydi? Yasakçı zihniyete karşı verdiğimiz mücadeleye rağmen sizinle aramızı bozmaya çalışanlar bunlar değil miydi? Şimdi aynı kesimler 2024 yılında tek partinin faşist ruhunu hortlatan CHP karşısında 3 maymunu oynuyor. Bunun takdirini, sırf kimlik siyaseti sebebiyle DEM’e oy vermeyi düşünen vatandaşlarımın en iyi şekilde yapacağına inanıyorum" diye konuştu. 'OY TERCİHİNDEN DOLAYI VATANDAŞA AYRIMCILIK YAPMADIK' Cumhurbaşkanı Erdoğan, ne 30 yıllık belediye geçmişlerinde ne de 21 yıllık iktidarları döneminde, oy tercihinden dolayı vatandaşa ayrımcılık yapmadıklarını dile getirerek, şunları söyledi: "Seçim döneminde elbette rekabet olur, eleştiriler yapılır ancak sandıklar kapanıp sonuç açıklanınca rekabet biter, hizmet başlar. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan herkese hizmet etmek, görevimizdir. Biz bizi sevsin ya da sevmesin, bize oy versin ya da vermesin, 85 milyonun tamamının hizmetkarıyız. Bize efendilik yakışmaz. Bize hizmetkarlık yakışır. Elbette şiddete bulaşan, terörü öven, hukukun dışına çıkan olursa, yasal zeminde gerekli tedbirler alınır. Ama bu sırf oy tercihinden dolayı vatandaşı hizmetten yoksun bırakmak şeklinde asla olmaz. Biz dün buna müsaade etmedik, bugün de etmiyoruz, yarın da böyle bir ayrımcılığa kesinlikle müsaade etmeyeceğiz. Mardin’e son 21 yılda, güncel rakamlarla 204 milyar lira tutarında yatırım yaptık. Eğitimde 5 bin 812 adet yeni derslik inşa ettik. Artuklu Üniversitesi’ni faaliyete geçirdik. Gençlik ve sporda, 4 bin 205 kişi kapasiteli yükseköğrenim yurt binaları açtık, 44 adet spor tesisi kazandırdık. Ayrıca Mardin stadyumunun projesi aşamasındayız. Yakında ihalesini yapıyoruz. Mardinli ihtiyaç sahibi vatandaşlarımıza 14,5 milyar lira tutarında kaynak aktardık. Sağlıkta 300 yataklı merkez devlet hastanesi başta olmak üzere toplamda 1424 yataklı 15 hastane ile birlikte 41 sağlık tesisi inşa edip hizmete sunduk. Halihazırda 750 yataklı Mardin Şehir Hastanemiz ile 4 sağlık tesisimizin yapımına devam ediyoruz. Şehir hastanemiz, aynı kampüste bulunan Mardin Artuklu Üniversitesi Tıp Fakültemiz ile bağlantılı olacak. TOKİ vasıtasıyla 9 bin 951 konutu tamamlayıp, hak sahiplerine teslim ettik. 964 konutun yapımına devam ediyoruz. Riskli yapı olan 17 bin 642 bağımsız bölümün dönüşümünü gerçekleştirdik. İnşa ettiğimiz 3 adet atık su arıtma tesisi ile belediye nüfusunun yüzde 54’üne hizmet veriyoruz. Mardin’de 7 millet bahçesi projemizden 3’ünü tamamladık. 2’sinin yapımına, 1’inin proje çalışmasına devam ediyoruz. Ulaştırmada 29 kilometreden devraldığımız bölünmüş yol uzunluğunu, 286 kilometreye çıkardık. Mardin- Midyat yolu ve Ceylanpınar- Kızıltepe yolunun yapımına devam ediyoruz. Mardin’in çevreyolu eksiğini, inşallah önümüzdeki dönemde gidereceğiz. Kalkınma koridorunun bir parçası olarak Irak sınırında son bulacak 320 kilometrelik Urfa- Habur otobanını yapacağız. Bu otobanın en önemli kavşak noktası da inşallah Mardin olacak. Şanlıurfa- Mardin hızlı demiryolu etüt projesinin sonuna geldik. Mardin Havalimanı’na yıllık 3 milyon yolcu kapasiteli yeni bir terminal binası yaparak, havalimanımızı büyüttük. Mardin’imizin marka değerini yükseltecek bir kültür merkezini şehrimize kazandırmakta kararlıyız. Dolgu hacmi ve gövde uzunluğu bakımından dünyada birinci sırada olan Ilısu Prof. Dr. Veysel Eroğlu Barajı ve Hidroelektrik Santrali’ni şehrimize kazandırdık. Ayrıca 4 içme suyu tesisi, 1 sulama tesisi, 20 arazi toplulaştırma ve 28 taşkın koruma tesisi inşa ettik. Mardin’de 2 içme suyu tesisi inşaatımız devam ediyor. Toplam 834 bin dekar arazinin sulanması için pik dönemde takviye sağlayacak Mardin depolamasının birinci kademe inşaatını tamamladık. Hizmete aldığımız tesislerle toplam 83 bin dekar arazinin sulanmasını sağladık. Yapımı devam eden 5 sulama tesisinin tamamlanmasıyla 377 bin dekar arazi daha sulamaya açacağız. Mardinli çiftçilerimizin hasretle beklediği GAP sulamalarının yapımını inşallah hızlandırıyoruz. Sulamalarımızın devreye girmesiyle birlikte Mardinli çiftçilerimiz, elektrik faturası yükünden de kurtulmuş olacak. Çiftçilerinize 168 milyar lira tutarında, tarımsal hibe desteği verdik. Sanayi ve teknolojide 2 yeni organize sanayi bölgesi ve Eti-Bakır Mardin özel endüstri bölgesini kurduk. Yatırım programındaki Midyat Organize Sanayi Bölgesi’nin proje çalışmaları sürüyor. İstihdamı desteklemek için işverenlerimize 4,5 milyar lira tutarında prim teşviki verdik. Enerjide Artuklu, Dargeçit, Kızıltepe, Mazıdağı, Midyat, Nusaybin, Ömerli, Savur ve Yeşilli’ye doğal gaz arzını sağladık. Önümüzdeki dönemde de Derik’e de doğal gaz arzı sağlamayı planlıyoruz. Mardin, Türkiye’nin birlik ve beraberliğinin timsalidir. Biz sizi çok seviyoruz. Size inanıyoruz. İnanıyorum ki sizler de bize inanıyorsunuz. İnşallah, 31 Mart’tan sonra bunlara yerel yönetimlerle iş birliği içinde çok daha fazlasını ekleyeceğiz."
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Şırnak'taki programının ardından Mardin'e geçti. Erdoğan'a, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hasan Basri Yalçın, AK Parti İl Başkanı Vahap Alman ve AK Parti Mardin Büyükşehir Belediye başkan adayı Abdullah Erin eşlik etti. 15 Temmuz Demokrasi ve Şehitler Parkı’ndaki mitingde vatandaşlara seslenen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Dünyaya kardeşlik dersi veren Mardin’imizde olmaktan büyük bir memnuniyet duyuyorum. Burası şehirlerden bir şehir, beldelerden bir belde asla değildir. Burası insanıyla, kültürüyle, mimarisiyle, tarihiyle, farklı inançları barış içinde yaşatmasıyla dünyada eşi benzeri bulunmayan nadide bir şehirdir. Mardin yüzyıllardır bir iftihar tablosu gibi coğrafyamızı süslüyor. Okumasını bilene bir tarih kitabıdır, görmesini bilene bir açık hava müzesidir. Gönül gözü açık olana bir hikmet deryasıdır. Biz bu şehri tüm renkleriyle, güzellikleriyle seviyoruz" diye konuştu.

Mardin’e kendilerini tam anlatamadıklarının farkında olduklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Son seçimlerde bunu bir kez daha gördük. Mardin’de arzu ettiğimiz oranlara maalesef ulaşamadık. Mevcut oy oranlarının Mardin ile aramızdaki muhabbeti yansıtmadığını biliyoruz. İnşallah bunu önümüzdeki seçimlerde hak ettiği seviyeye getireceğiz. Mardin’in bir evladı olan Abdullah Erin, mülki idare amiri olarak yıllarca ülkemize, milletimize ve bölgemize aşkla hizmet etmiş bir kardeşimiz. İlçe belediye başkan adaylarımız aynı şekilde başarılı ve vizyoner isimlerden oluşuyor. Çalışma Bakanımız Vedat Işıkhan, Mardin’in meseleleriyle, talepleriyle, projeleriyle zaten benim yanımda mesaisini veriyor. Biz de seçilmeleri halinde en güçlü desteği vereceğiz. Bu sefer Mardin’in tercihinin istismar ve kimlik siyasetinden değil eser ve hizmet siyasetinden yana olacağına inanıyorum" ifadelerini kullandı.

'GAZZE’YE YARDIMLAR KONUSUNDA NE GEREKİYORSA YAPIYORUZ'

Türkiye olarak ilk günden beri Filistin’e en çok destek veren, İsrail’e en sert tepkiyi gösteren ülkelerden biri olduklarını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Gemi ve uçaklarla 40 bin tondan fazla insani yardımı bölgeye sevk ettik. Bugüne kadar 900’den fazla kanser hastası ve yaralı kardeşimizi aileleriyle birlikte ülkemize getirdik. Yani yardımlar konusunda ne yapılması gerekiyorsa yapıyoruz. Türkiye’nin Filistin davasına verdiği güçlü desteğin şahidi bizzat Filistinli kardeşlerimizdir. İçimizdeki bazı cahiller bilmese de Tayyip Erdoğan’ın dik ve dirayetli duruşunu çok iyi biliyor. Çünkü biz Filistinli kardeşlerimizin hak ve hukuk mücadelesini 7 Ekim’de keşfetmedik. Gençlik yıllarımızın beri biz bu mücadelenin içerisindeyiz. Yarım asırlık siyasi hayatımızın her aşamasında Filistin’i savunduk. Filistin davasına sahip çıktık. Ömrümüzü adadığımız ve ağır bedeller ödediğimiz böyle bir konuda son dönemde kimi çevrelerin mesnetsiz ifadelerine rastlıyoruz. Öncelikle şunu ifade etmek isterim; her kim bu milletin Gazze ve Filistin davasındaki gayretini sorguluyorsa açıkça kendi insanına hakaret ediyor demektir. Her kim doğruluğuna, yanlışlığına bakmadan hiçbir şey yapmadılar diyorsa alenen iftira atıyor demektir. Bu tür asılsız ithamların AK Parti ve Cumhur İttifakı’ndan oy koparmak amacıyla dillendirilmesiyse tam manasıyla utanç vericidir. Hamas terör örgütüdür diyen CHP’nin listelerinden Meclis’e girenler, bilerek veya bilmeyerek CHP’nin seçim stratejisine hizmet edenler, kusura bakmasınlar Filistin konusunda bize ders veremezler. Hem ‘hiç yardım etmediler’ diyeceksiniz, AK Parti’nin ve Cumhur İttifakı’nın oylarını bölerek Filistinli direnişçilere terörist iftirası atanlara seçim kazandıracaksınız. Bunun adı tutarsızlıktır, basiretsizliktir, hırsını aklının önüne geçirmektir. Böyle bir vebalin altına hiçbir vatandaşımızın gireceğini düşünmüyorum" dedi.

'DURUŞUMUZ, TAVRIMIZ BELLİDİR'

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının devamında, "Bir dönem AK Parti’nin ve şahsımızın gölgesinde yürüyüp de verdiğimiz mücadeleleri değersizleştirme peşinde koşanlara ‘veyl olsun’ diyoruz. Ben tüm vatandaşlarımızın sadece siyaseten değil, vicdanen de en doğru kararı vereceğine yürekten bekliyorum. Dış politikada nasılsak iç siyasette de bizim duruşumuz tavrımız bellidir. Kırmızı çizgilerimiz ve hassasiyetlerimiz gayet nettir. 21 yıldır emanetini taşıdığımız aziz milletimize asla yalan söyledik. Gizli, saklı işler çevirmedik. En netameli meselelerde dahi insanımıza karşı daime dürüst olduk. 15 Temmuz gecesi FETÖ’cü darbecilere karşı meydanlarda kurduğumuz Cumhur İttifakı’nda da bu ilkemiz değişmedi. Tıpkı daha önceki seçimler gibi, nerede ittifak olarak hareket ettiğimizi, nerede kendi adaylarımızla seçime girdiğimizi herkes biliyor, görüyor. Yani vatandaşın gözünden kaçırmaya çalıştığımız gizli, saklı işimiz yok. Cam gibi şeffafız. Bir de karşı tarafa bakıyorsunuz. Aman Allah’ım ortada ne şeffaflık var ne dürüstlük var. Ne de milli iradeye saygı var. ‘Kent uzlaşısı’ diye bir şey uydurdular. Kimin eli kimin cebinde belli değil. Belediyeleri DEM’le beraber yönetecekler ve DEM’siz yönetilecekler diye ikiye ayırmışlar. Bununla kalmamış DEM’lilerin kapısından girecekleri ve giremeyecekleri belediyeleri paylaşmayı ihmal etmemişler. Biri çıkıyor, ‘DEM’lileri kaldırımda görsem yolumu değiştiririm’ diyor, bir başkası çıkıyor, ‘DEM’e oy verenleri belediyeye almam’ diyor, ötekisi çıkıyor, ‘Size ne oluyor, biz anlaştık, belediyeleri beraberce yöneteceğiz’ diyerek, tutmayın küçük enişteyi edasıyla posta koyuyor. Tüm bu sıkıntılar yaşanırken genel başkanlık koltuğunda oturan şahsı ya kimse takmıyor ya da mikrofonu eline geçiren kendisine had bildiriyor. Yani ortada siyasi ahlak namına, dürüstlük namına, şeffaflık namına hiçbir şey yok. İnsanına aklına bunları görünce, ‘nereden baksan tutarsızlık, nereden baksan ahmakça’ diyen o meşhur şarkının sözleri geliyor. Gerçekten de tutarsızlık, ilkesizlik ve siyasi ahlaksızlık bunların adeta paçalarına akıyor. CHP’de tüm bunlar yaşanırken madalyonun öbür tarafına bakıyorsunuz orada da durum çok vahim. Lafa geldiğinde Kürtler adına konuşup, onları istismar edenler bu dalavereler karşısında çıkıp bir tek cümle kurmuyor, kuramıyor. Seçmenlerinin haysiyetini bile savunamayacak kadar acziyet içindeler. Türkiye son bir haftadır artık geride kaldığını düşündüğümüz tek parti faşizminin, en ilkel haline şahit oluyor. Ama kendilerince Kürt kardeşlerimizin iradesine ipotek koyanlar, sadece havaya bakıp ıslık çalıyor. Söz konusu CHP olunca, kuyruklarını kıstırıp olay yerinden uzaklaşmayı seçtiler. Soruyorum size. Son 21 yılda attığımız her demokratikleşme adımına karşı çıkanlar bunlar değil miydi? Her türlü engellemelere rağmen hak ve özgürlükler konusunda sessiz devrim gerçekleştiren bize demediklerini bırakmayanlar bunlar değil miydi? Yasakçı zihniyete karşı verdiğimiz mücadeleye rağmen sizinle aramızı bozmaya çalışanlar bunlar değil miydi? Şimdi aynı kesimler 2024 yılında tek partinin faşist ruhunu hortlatan CHP karşısında 3 maymunu oynuyor. Bunun takdirini, sırf kimlik siyaseti sebebiyle DEM’e oy vermeyi düşünen vatandaşlarımın en iyi şekilde yapacağına inanıyorum" diye konuştu.

'OY TERCİHİNDEN DOLAYI VATANDAŞA AYRIMCILIK YAPMADIK'

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ne 30 yıllık belediye geçmişlerinde ne de 21 yıllık iktidarları döneminde, oy tercihinden dolayı vatandaşa ayrımcılık yapmadıklarını dile getirerek, şunları söyledi:

"Seçim döneminde elbette rekabet olur, eleştiriler yapılır ancak sandıklar kapanıp sonuç açıklanınca rekabet biter, hizmet başlar. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan herkese hizmet etmek, görevimizdir. Biz bizi sevsin ya da sevmesin, bize oy versin ya da vermesin, 85 milyonun tamamının hizmetkarıyız. Bize efendilik yakışmaz. Bize hizmetkarlık yakışır. Elbette şiddete bulaşan, terörü öven, hukukun dışına çıkan olursa, yasal zeminde gerekli tedbirler alınır. Ama bu sırf oy tercihinden dolayı vatandaşı hizmetten yoksun bırakmak şeklinde asla olmaz. Biz dün buna müsaade etmedik, bugün de etmiyoruz, yarın da böyle bir ayrımcılığa kesinlikle müsaade etmeyeceğiz. Mardin’e son 21 yılda, güncel rakamlarla 204 milyar lira tutarında yatırım yaptık. Eğitimde 5 bin 812 adet yeni derslik inşa ettik. Artuklu Üniversitesi’ni faaliyete geçirdik. Gençlik ve sporda, 4 bin 205 kişi kapasiteli yükseköğrenim yurt binaları açtık, 44 adet spor tesisi kazandırdık. Ayrıca Mardin stadyumunun projesi aşamasındayız. Yakında ihalesini yapıyoruz. Mardinli ihtiyaç sahibi vatandaşlarımıza 14,5 milyar lira tutarında kaynak aktardık. Sağlıkta 300 yataklı merkez devlet hastanesi başta olmak üzere toplamda 1424 yataklı 15 hastane ile birlikte 41 sağlık tesisi inşa edip hizmete sunduk. Halihazırda 750 yataklı Mardin Şehir Hastanemiz ile 4 sağlık tesisimizin yapımına devam ediyoruz. Şehir hastanemiz, aynı kampüste bulunan Mardin Artuklu Üniversitesi Tıp Fakültemiz ile bağlantılı olacak. TOKİ vasıtasıyla 9 bin 951 konutu tamamlayıp, hak sahiplerine teslim ettik. 964 konutun yapımına devam ediyoruz. Riskli yapı olan 17 bin 642 bağımsız bölümün dönüşümünü gerçekleştirdik. İnşa ettiğimiz 3 adet atık su arıtma tesisi ile belediye nüfusunun yüzde 54’üne hizmet veriyoruz. Mardin’de 7 millet bahçesi projemizden 3’ünü tamamladık. 2’sinin yapımına, 1’inin proje çalışmasına devam ediyoruz. Ulaştırmada 29 kilometreden devraldığımız bölünmüş yol uzunluğunu, 286 kilometreye çıkardık. Mardin- Midyat yolu ve Ceylanpınar- Kızıltepe yolunun yapımına devam ediyoruz. Mardin’in çevreyolu eksiğini, inşallah önümüzdeki dönemde gidereceğiz. Kalkınma koridorunun bir parçası olarak Irak sınırında son bulacak 320 kilometrelik Urfa- Habur otobanını yapacağız. Bu otobanın en önemli kavşak noktası da inşallah Mardin olacak. Şanlıurfa- Mardin hızlı demiryolu etüt projesinin sonuna geldik. Mardin Havalimanı’na yıllık 3 milyon yolcu kapasiteli yeni bir terminal binası yaparak, havalimanımızı büyüttük. Mardin’imizin marka değerini yükseltecek bir kültür merkezini şehrimize kazandırmakta kararlıyız. Dolgu hacmi ve gövde uzunluğu bakımından dünyada birinci sırada olan Ilısu Prof. Dr. Veysel Eroğlu Barajı ve Hidroelektrik Santrali’ni şehrimize kazandırdık. Ayrıca 4 içme suyu tesisi, 1 sulama tesisi, 20 arazi toplulaştırma ve 28 taşkın koruma tesisi inşa ettik. Mardin’de 2 içme suyu tesisi inşaatımız devam ediyor. Toplam 834 bin dekar arazinin sulanması için pik dönemde takviye sağlayacak Mardin depolamasının birinci kademe inşaatını tamamladık. Hizmete aldığımız tesislerle toplam 83 bin dekar arazinin sulanmasını sağladık. Yapımı devam eden 5 sulama tesisinin tamamlanmasıyla 377 bin dekar arazi daha sulamaya açacağız. Mardinli çiftçilerimizin hasretle beklediği GAP sulamalarının yapımını inşallah hızlandırıyoruz. Sulamalarımızın devreye girmesiyle birlikte Mardinli çiftçilerimiz, elektrik faturası yükünden de kurtulmuş olacak. Çiftçilerinize 168 milyar lira tutarında, tarımsal hibe desteği verdik. Sanayi ve teknolojide 2 yeni organize sanayi bölgesi ve Eti-Bakır Mardin özel endüstri bölgesini kurduk. Yatırım programındaki Midyat Organize Sanayi Bölgesi’nin proje çalışmaları sürüyor. İstihdamı desteklemek için işverenlerimize 4,5 milyar lira tutarında prim teşviki verdik. Enerjide Artuklu, Dargeçit, Kızıltepe, Mazıdağı, Midyat, Nusaybin, Ömerli, Savur ve Yeşilli’ye doğal gaz arzını sağladık. Önümüzdeki dönemde de Derik’e de doğal gaz arzı sağlamayı planlıyoruz. Mardin, Türkiye’nin birlik ve beraberliğinin timsalidir. Biz sizi çok seviyoruz. Size inanıyoruz. İnanıyorum ki sizler de bize inanıyorsunuz. İnşallah, 31 Mart’tan sonra bunlara yerel yönetimlerle iş birliği içinde çok daha fazlasını ekleyeceğiz."

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve sakinca.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.