'Ferdi Zeyrek'in hayatta kalma mücadelesi devam ediyor'
'Ferdi Zeyrek'in hayatta kalma mücadelesi devam ediyor'
MANİSA Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek'in sağlık durumuyla ilgili açıklama yapan Manisa Celal Bayar Üniversitesi Hafsa Sultan Hastanesi Başhekim Prof. Dr. İsmet Topçu, "Bugün itibarıyla dünden farklı olarak iyi yönde bir gelişme yok ama negatif bir gelişme de yok. Mevcut hayatta kalma mücadelesi devam ediyor" dedi.
Manisa'da oturduğu site havuzunun makine dairesindeki arızayı gidermeye çalışırken elektrik akımına kapılan, duran kalbi uzun süre yapılan kalp masajıyla yeniden çalıştırılan Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek'in, Manisa Celal Bayar Üniversitesi Hafsa Sultan Hastanesi yoğun bakım ünitesinde tedavisi sürüyor. Zeyrek'in sağlık durumu ile ilgili bilgi veren Başhekim Prof. Dr. İsmet Topçu, "Bugün Ferdi Zeyrek'in hastaneye yatışının 60’incı saati ve 3'üncü güne girdik tedavi sürecinde. Yaklaşık 70 dakika yapılan canlandırmaya alınan yanıt ile birlikte yoğun bakım süreci devam ediyor. Bugün itibarıyla dünden farklı olarak iyi yönde bir gelişme yok ama negatif bir gelişme de yok. Mevcut hayatta kalma mücadelesi devam ediyor. Teknik ekipman anlamında tüm ihtiyaçlar karşılanıyor. Hem kalbinin hem akciğerinin oksijenlenmesinin sağlanması, böbreklerin diyaliz fonksiyonlarının sürdürülmesi işlemleri yoğun bakımda devam ediyor. Uzmanların değerlendirmesiyle süreç devam ediyor. Dünden farklı bir gelişme yok. Bu süreçte başta Rektörümüz, Valimiz, Bakanımız ve Bakan Yardımcılarımızla istişare halindeyiz. Onların destekleri çalışan ekiplerin motivasyonu anlamında değerli" dedi.
'HASAR GÖREN ORGANLARIN KENDİNİ YENİLEMESİ BEKLENİYOR'
Basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Prof. Dr. İsmet Topçu, yoğun bakımdaki hastaların 48 ve 72'nci saatinde yaşanabilecek durum değişiklikleri ile ilgili bir soru üzerine şunları söyledi: "48'inci saatte şu olur, 72'de şu olur tarzında bir sınıflandırma yok. Çok ciddi hasarı olan hastaların yoğun bakım süreçlerinin takibinde şu an sadece hayatta kalması için ve oluşabilecek komplikasyonların önlenmesi adına destek devam ediyor. Bu süreçte hasar gören organların kendisini yenilemesi, iyileşmesi bekleniyor. Bunun için oksijenlenmesi ya da kalbin daha iyi atması için beyin fonksiyonlarının düzelmesi anlamında desteklerimiz oluyor. Ama saat ile ilgili bir sınıflandırma yok. Şu an yoğun bakım tedavisi ve iyileştirme sürecinde tüm tıbbi uygulamalar devam ediyor."
'ŞU AŞAMADA UYANDIRMAYI DÜŞÜNMÜYORUZ'
Başkan Zeyrek'in geldiği saatten itibaren diyalize bağlandığını hatırlatan Prof. Dr. Topçu, "Belli bir süre organların beslenmesini sağlayacak dolaşım yoktu. Çünkü uzun bir süre kalbi durmuştu. Bu durum tüm organları olduğu gibi böbreğin de beslenmesini engelledi. Bu nedenle geldiği saatten beri yapay diyaliz yaptık. Vücudundaki zararlı maddelerin dışarı atılmasını ve idrar çıkartılmasını sağlamaya devam ediyoruz" dedi. Deneyimli ve değişik branşlardan bilinen uzmanların oluşturduğu bir grubun hastanın durumu ile ilgili sürekli istişare halinde olduğunu kaydeden Dr. Topçu, "Bizlere ulaşan uzmanlarla birlikte tartışılıp, en doğruyu yapmaya çalışıyoruz. Ortak akılla tedavi sürecini devam ettiriyoruz" diye konuştu. Zeyrek'in beynine pıhtı atması gibi bir durumun söz konusu olmadığını ifade eden Topçu, "Tedavide şu aşamada uyandırmayı düşünmüyoruz. Onun için erken buluyoruz. Hayati fonksiyonlarını sağlama üzerine odaklandık. Daha sonra uyandırma süreci de yapılacak. İç organlarda hasar var. Hasar olmasa zaten kalbine, akciğerlerine destek olmazdı. Maalesef hasarlanma var. Ciddi yüksek voltajlı elektrik nedeniyle hasarlanma mevcut" dedi.
'HEP BİRLİKTE BURADAYIZ'
CHP Manisa il Başkanı İlksen Özalper de şunları söyledi: "Dışarda insanlar dua ediyorlar. Gün boyu ziyaretçiler, milletvekilleri, genel başkan yardımcıları, genel başkanımız geç saatlere kadar hep birlikte buradayız. Tek ricamız, burasının bir hastane olduğunu unutmayalım. Buraya günlük yaklaşık 6-7 bini bulan hasta ve yakınlarının giriş çıkışı var. Başka hastaların da öncelikleri olduğunu unutmayalım."
'ONUN GENÇLİĞİ BU ZORLUKLARI AŞACAK'
CHP Genel Başkanı Özgür Özel ile Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek'in tedavi gördüğü hastanenin önünde gazetecilere açıklama yaptı. CHP ailesi olarak bir arada olduklarının altını çizen Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, "Tüm ulusumuz, o sevilen, çalışkan, Manisa'yı değiştiren, dönüştüren kısa sürede çok şey katan belediye başkanının sağlığına kavuşması için dualar ediyor. Umut ediyoruz inşallah Ferdi başkanımız bu zor süreci atlatacak. Onun gençliği, güzel kalbi, enerjisi, iyi insan özelliği bu zorlukları aşacak. Bugün burada belediye başkanlarımız, milletvekillerimiz, partimizin örgüt başkanları bir arada. Olayın olduğu andan itibaren genel başkanımız, Ferdi başkanımızın yanından bir saniye ayrılmadı. Bu siyasetin yoğun gündeminde, çok cephede mücadele eden partimiz maalesef bayram günü böyle üzüntü verici bir olayla karşı karşıya kaldı. Bu badireli günleri de birlik içinde atlatacağız" dedi.
'KENDİ CANIMIZI MANİSA'YA EMANET EDİYORUZ'
CHP Genel Başkanı Özgür Özel de Türkiye'nin dört bir yanından gelen ziyaretçilerle birlikte dönüşümlü olarak hastaneden ayrılmadıklarını söyledi. Özel, " Manisa Celal Bayar Üniversitesi Hafsa Sultan Hastanesi var gücüyle, gece gündüz Ferdi başkanımızı yaşatmak için mücadele ediyor. Sürekli 'Bir başka hastaneye sevk edecek misiniz' diye soruluyor. Ferdi başkana bu soruyu sorsak, benim vereceğim cevabı verir. Biz kendi hastamızı Manisa'da tedavi etmezsek, Manisa'ya gelen mühendise 'İzmir'de oturma, Manisa'da otur, Manisa'da her şey var' nasıl diyeceğiz? Manisa'daki öğrenciye 'İzmir'de ev tutma, Manisa'da ev tut, alışverişi buradan yap' nasıl diyeceğiz? Biz sevdiklerimizi de kendi canımızı da memleketimize ve çok inandığımız Manisa Celal Bayar Üniversitesi Hafsa Sultan Hastanesi'nin kadrolarına emanet ediyoruz" diye konuştu.
'BÜTÜN TÜRKİYE SEFERBER'
Önceki Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ve Türkiye'deki üniversite hastanelerinin başhekimlerinin sürekli görüş alışverişinde olduğunu hatırlatan Özel, "Sürekli arıyorlar ve elden gelecek ne varsa o katkıyı sağlamak istediklerini ifade ediyorlar. Önerileri tıbben buraya iletiliyor, geniş WhatsApp gruplarında tüm tetkik ve tahliller tartışılıyor. Bütün hastalarımız için olduğu gibi, elbette ki nakilde fayda olan bir durum olursa, hastane 'Bizi aşan bir durum var' derse değerlendiririz. Ancak her şeyin yapıldığı, herhangi bir nakle gerek olmadığını ifade ediyorlar. Biz de Zeyrek ve CHP ailesi olarak bu tıbbi görüşe uyuyoruz. İlk günden beri söylüyoruz. Keşke emekle, koşmayla, maddi yardımla olacak bir şey olsa görüyoruz ki bütün Türkiye bunun için seferber ama her şeyin yanında herkesin iyi niyetleri ve dualarına ihtiyacımız var" dedi.
ÖZGÜR ÖZEL'DEN 'MADLEEN' AÇIKLAMASI
Özel açıklamanın ardından İsrail'in Madleen gemisine yönelik girişimiyle ilgili bir basın mensubunun sorusuna şöyle yanıt verdi: "Biz bu filmi daha önce Mavi Marmara'da görmüştük. 'Gerekirse biz de bineriz' diyenler, sonrasında 'Haberimiz yoktu bize mi sordunuz' demişlerdi. Sonra da Mavi Marmara'nın haklı davasını boşa çıkaracak bir uluslararası anlaşmayı İsrail ile yapıp, mağdurlara 'Biz bu işlerden vazgeçtik, siz de karşılığında bunu alacaksınız' demişlerdi. Sakın ha sakın aynı senaryoyu bir daha kimse hayata geçirmesin. Gemide Özlem kardeşimiz var, Şuayip kardeşimiz var. Ben Şuayip'in olduğu o gemiye kendim binmiş olarak görüyorum. Özlem'in canını kendi evladımın canı gibi sakınıyorum. Dışişleri Bakanlığı'nın iki Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı hakkında hangi girişimlerde bulunduğunu bilmek istiyorum. Madleen gemisine yapılan operasyondan sonra geminin konumu neresidir? İçerideki aktivistler ne durumdadır, bunlarla ilgili her şeyin yapılması gerektiğini, bunu 'Merak etmeyin, biz ilgili makamlarla görüşüyoruz' şeklinde değil de dünya kamuoyu önünde İsrail'e göz dağı veren, Filistin ile dayanışan bir tonu duymak istiyorum. Trump'ın çizdiği hattan Netanyahu ile kayıkçı kavgası yapıp, bir yandan İsrail ile ticaret yapıp, sonra da aslında biz ' Filistin ile ticaret yapıyoruz' diyenlerin ne hale düştüğü ortada. Görün 12 silahsız aktivistin makarna götürmesine engel olmayan, bizim Filistin ile ticaretimize mi izin veriyormuş? Bal gibi de İsrail'e gidiyor o gemiler. Filistin'e bedava makarna götürmeye bile izin vermeyen bir İsrail gözü dönmüşlüğü var. Bu konuda Sayın Erdoğan ne kadar net ve sert olursa o kadar arkasındayım. En sert ve net tutumuna teşekkür edeceğim. İsrail'e cesaret verip, Filistin'i yalnız bırakacak her tutumun tümüyle karşısındayız. Artık 'mış' gibi yapmamanın, Filistin'e sahip çıkmanın İsrail'e haddini bildirmenin zamanıdır. Bu kadar net ve açık bir görüş paylaşmak isteriz. Cevabını kamuoyu önünde iktidardan bekliyoruz. Üzerlerine düşeni yapsınlar kaya gibi arkalarındayız. Eğer yapmazlarsa bu ayıba ortak olurlarsa, 'Bana mı sordular gittiler' derlerse bu millet bunu bir kez daha affetmez" diye konuştu.
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.