deneme bonusu veren siteler bahis siteleri

deneme bonusu veren siteler

deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler youtube mp3 bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler meritking kingroyal deneme bonusu veren siteler

Threads’te bot hesaplar engellenirse Twitter’dan daha güvenilir olur

Bilim-Teknoloji (DHA) - Demirören Haber Ajansı | 08.07.2023 - 10:45, Güncelleme: 08.07.2023 - 10:54
 

Threads’te bot hesaplar engellenirse Twitter’dan daha güvenilir olur

Twitter’a rakip olan Threads platformuna yönelik değerlendirmelerde bulunan Bilişim Avukatı Görkem Gökçe, “Threads, Instagram tabanlı uygulama olduğu için bot hesaplar burada muhtemelen daha az işleyecektir. Bu yüzden bu platformdaki güvenilirlik Twitter’a göre daha fazla olabilir. Ayrıca açılan hesabın Threads’te silinememesi ise isabetli bir karar olur. Çünkü bu da bir miktar caydırıcı olabilir. Bu durum kullanıcılar için bir miktar daha şeffaflık, adalet ve demokrasi demektir” dedi.
Elon Musk’ın Twitter’da yaptığı güncellemenin ardından harekete geçen Facebook’un kurucusu ve CEO’su Mark Zuckenberg Threads uygulamasını sosyal medya kullanıcılarına sundu. Threads kısa sürede milyonlarca kişi tarafından indirilirken Bilişim Avukatı Görkem Gökçe konuyla ilgili olarak önemli değerlendirmelerde bulundu. “DENEYİMLEYEREK GÖRECEĞİZ” Uygulamanın henüz yeni olduğunu ve deneyimleyerek ortaya çıkacak durumların tecrübe edilmesi gerektiğini aktaran Gökçe, “Belki hukuki meseleler ortaya çıkacak. Bunları deneyimlemeliyiz. Yani şu anda bunun tespitini yapmak çok zor fakat Instagram tabanlı olduğu için bot hesaplar daha az işleyecektir diye düşünüyorum. Bot, trol ve fake olarak adlandırılan hesapların tartışılması için anlamlı olabilir. Yazılım tarafını incelemek lazım ama fake hesapların azalmasını sağlayabilir. O anlamda baktığımızda isabetli bence. Hesapların silinemeyecek olması da bir miktar caydırıcı olabilir. Bu da kullanıcılar için bir miktar daha şeffaflık, adalet ve demokrasi demek” dedi.Threads’in Twitter’a çok benzeyen bir uygulama olduğunu da belirten Gökçe, “Instagram altyapısını kullanıyor gördüğümüz kadarıyla. Ben de şahsen deneyimledim. Gayet güzel çalışıyor. Kullanıcı bilgileri aktarılıyor. Oradaki takip edenler ve takip ettiklerimiz orada belirgin halde gözüküyor. Dolayısıyla Instagram kullanıcısı için aslında verimli ve kullanışlı” şeklinde konuştu. “PARA KAZANMAK ÜZERE KURGULANDIĞI İÇİN İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ İKİNCİ PLANDA KALDI” Gökçe, uygulama ile ilgili deneyimlerini ise şu şekilde aktardı: “Twitter'a gerçekten çok benzedi. Twitter’dan farklı olarak 500 harflik bir metin kısıtlaması var. Onun dışında video benzeri görsellerde biraz daha esneklik getirilmiş durumda. Dolayısıyla kullanıcıya daha sempatik gelen özellikler var gibi gözüküyor. Instagram tabanlı olması kullanıcılar için bence cazip. Dediğim gibi hem kullanımı kolaylaştırıyor hem de muhtemel bot hesapların bir miktar önüne geçilmiş olacak. Bot hesaplar engellenebilirse daha güvenli bir ortam oluşur. Twitter, felsefi anlamda ifade özgürlüğüne katkı yapmak üzere ortaya çıkmış bir platform olduğu ileri sürülüyordu. Başladığına ben de inanıyordum ama sonrası şüpheli. Ben birçok paylaşımda bulundum benzer şekilde. Twitter da bir şirket ve olağan şekilde para kazanmayı, kar etmeyi amaçlıyor. Dolayısıyla kar edip o pay sahiplerine karını paylaştırmayı amaçlıyor. İşin özünde para kazanmak var ve ifade özgürlüğü ile doğası gereği çatışıyor. Algoritmalar parayı kazanmak üzerine kurgulandığı için ifade özgürlüğü ikinci planda kaldı. Zaman içinde tamamen yok oldu da diyebiliriz. Twitter maalesef büyük ölçüde bir manipülasyon aracı olmaya başladı. Birçok kez o bot hesaplarla seçimler veya ticari ilişkiler manipüle edildi. O anlamda çok verimli değildi. Yeni platformlar kullanıcılara daha iyi gelebilir.” “BİRÇOK HUKUK DÜZENİNE DOKUNAN BİR ÇERÇEVE ÇİZMEK LAZIM” Uygulamalara getirilen kısıtlamaları denetleyen bir yasanın olmadığını söyleyen Gökçe, “Ancak onu ilgili platformun politikaları belirliyor. Yani aslında kendi sözleşmeleri belirliyor. Kullanıcılar çeşitli ülkelerde yaşayan bireyler veya kuruluşlar ya da kurumlar. Öyle olduğu için birçok hukuk düzenine dokunan bir çerçeve çizmek lazım. Yani yüzlerce hukuk düzeni var. O hukuk düzenleri de birebir bu konuları düzenlemezler. Yani esasen kullanıcıyla platform arasındaki ilişkiyi platformun politikaları ve kullanıcı sözleşmeleri belirler” dedi. “THREADS’TE SUÇ DA İŞLENEBİLİ Bu konu kapsamında yerel hukuk düzenleri ile çok sık karşılaştıklarını ifade eden Gökçe, “O platformlar artık toplumsal bir konu haline geldiğinde kamuya karşı suç teşkil eder. Twitter'da mesela çok sık oluyor. Hakaret, iftira ve bazen şantaj gibi. Tabii görsel olarak veya yazılı olarak işlenebilecek her tür suç işlenir hale geldi. O zaman mesela yerel yasalar devreye giriyor veyahut topluma karşı suçlar gündeme gelebilir. O zaman aslında Threads’te de yine bir kişi aynı şekilde yapabilir. Maalesef suç da işlenebilir. Başka kabahatler de gündeme gelebilir. Amacına aykırı kullanımlara da sebep olabilir” şeklinde konuştu. “ŞEFFAF DÜZENLEMELER OLMALI” Bu tip uygulamaların politikalarının şeffaf olması gerektiğini aktaran Gökçe, “Yerel yasalarla daha uyumlu politikalar üretebilirler veya o bölgenin kullanıcı alışkanlıklarına uygun politikalar, kullanım koşulları geliştirebilirler. Kullanıcı arasında bir hak, talep ve sorumluluk ilişkisi var. Bir şekilde şeffaf düzenlemeler olmalı. Kullanıcı alışkanlıklarını göz önüne alan, o bölgenin kullanıcılarının yoğun olduğu bölgelerin alışkanlıklarını göz önüne alan politika düzenlemeleri gerekiyor. Ondan farklı bir şey maalesef mümkün değil” dedi. “ASRIN DAVASI OLACAK”  Twitter’ın, Threads’e dava açmasını da değerlendiren Gökçe açıklamalarında şu ifadelere yer verdi:“Bu asrın davası olabilir. Zuckerberg ve Elon Musk’ın çekişmesine, mücadelesine döndü. İlginç bir tartışma. Haksız rekabet ve fikri mülkiyet ihlalleri geçiyor içinde. Haberlerde tabii çok kısıtlı bilgi var. Oradan görebildiğimiz kadarıyla ve tahmin edebildiğimiz kadarıyla böyle yürüyecek gibi. Tartışmalarda milyon dolarlar konuşulacak. Heyecanla takip edeceğiz. Bu ciddi bir hukuk magazini konusu olacaktır.” “BENZER ÜRÜNLER ÇIKARTMAK ÇOK NORMAL” Sosyal medyadaki birçok platformun birbirine benzediğini savunan Gökçe, “Öyle olması da çok normal. Amaçları bir ve çok benzer. Kullanıcıların alışkanlıkları artık belli ölçüde oturmuş durumda. Öyle olduğu için benzer ürünler çıkartmak çok normal. Hukuken derinlemesine tartışılması gereken bir konu” ifadelerini kullandı.    
Twitter’a rakip olan Threads platformuna yönelik değerlendirmelerde bulunan Bilişim Avukatı Görkem Gökçe, “Threads, Instagram tabanlı uygulama olduğu için bot hesaplar burada muhtemelen daha az işleyecektir. Bu yüzden bu platformdaki güvenilirlik Twitter’a göre daha fazla olabilir. Ayrıca açılan hesabın Threads’te silinememesi ise isabetli bir karar olur. Çünkü bu da bir miktar caydırıcı olabilir. Bu durum kullanıcılar için bir miktar daha şeffaflık, adalet ve demokrasi demektir” dedi.

Elon Musk’ın Twitter’da yaptığı güncellemenin ardından harekete geçen Facebook’un kurucusu ve CEO’su Mark Zuckenberg Threads uygulamasını sosyal medya kullanıcılarına sundu. Threads kısa sürede milyonlarca kişi tarafından indirilirken Bilişim Avukatı Görkem Gökçe konuyla ilgili olarak önemli değerlendirmelerde bulundu.

“DENEYİMLEYEREK GÖRECEĞİZ”

Uygulamanın henüz yeni olduğunu ve deneyimleyerek ortaya çıkacak durumların tecrübe edilmesi gerektiğini aktaran Gökçe, “Belki hukuki meseleler ortaya çıkacak. Bunları deneyimlemeliyiz. Yani şu anda bunun tespitini yapmak çok zor fakat Instagram tabanlı olduğu için bot hesaplar daha az işleyecektir diye düşünüyorum. Bot, trol ve fake olarak adlandırılan hesapların tartışılması için anlamlı olabilir. Yazılım tarafını incelemek lazım ama fake hesapların azalmasını sağlayabilir. O anlamda baktığımızda isabetli bence. Hesapların silinemeyecek olması da bir miktar caydırıcı olabilir. Bu da kullanıcılar için bir miktar daha şeffaflık, adalet ve demokrasi demek” dedi.Threads’in Twitter’a çok benzeyen bir uygulama olduğunu da belirten Gökçe, “ Instagram altyapısını kullanıyor gördüğümüz kadarıyla. Ben de şahsen deneyimledim. Gayet güzel çalışıyor. Kullanıcı bilgileri aktarılıyor. Oradaki takip edenler ve takip ettiklerimiz orada belirgin halde gözüküyor. Dolayısıyla Instagram kullanıcısı için aslında verimli ve kullanışlı” şeklinde konuştu.

“PARA KAZANMAK ÜZERE KURGULANDIĞI İÇİN İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ İKİNCİ PLANDA KALDI”

Gökçe, uygulama ile ilgili deneyimlerini ise şu şekilde aktardı:

“Twitter'a gerçekten çok benzedi. Twitter’dan farklı olarak 500 harflik bir metin kısıtlaması var. Onun dışında video benzeri görsellerde biraz daha esneklik getirilmiş durumda. Dolayısıyla kullanıcıya daha sempatik gelen özellikler var gibi gözüküyor. Instagram tabanlı olması kullanıcılar için bence cazip. Dediğim gibi hem kullanımı kolaylaştırıyor hem de muhtemel bot hesapların bir miktar önüne geçilmiş olacak. Bot hesaplar engellenebilirse daha güvenli bir ortam oluşur. Twitter, felsefi anlamda ifade özgürlüğüne katkı yapmak üzere ortaya çıkmış bir platform olduğu ileri sürülüyordu. Başladığına ben de inanıyordum ama sonrası şüpheli. Ben birçok paylaşımda bulundum benzer şekilde. Twitter da bir şirket ve olağan şekilde para kazanmayı, kar etmeyi amaçlıyor. Dolayısıyla kar edip o pay sahiplerine karını paylaştırmayı amaçlıyor. İşin özünde para kazanmak var ve ifade özgürlüğü ile doğası gereği çatışıyor. Algoritmalar parayı kazanmak üzerine kurgulandığı için ifade özgürlüğü ikinci planda kaldı. Zaman içinde tamamen yok oldu da diyebiliriz. Twitter maalesef büyük ölçüde bir manipülasyon aracı olmaya başladı. Birçok kez o bot hesaplarla seçimler veya ticari ilişkiler manipüle edildi. O anlamda çok verimli değildi. Yeni platformlar kullanıcılara daha iyi gelebilir.”

“BİRÇOK HUKUK DÜZENİNE DOKUNAN BİR ÇERÇEVE ÇİZMEK LAZIM”

Uygulamalara getirilen kısıtlamaları denetleyen bir yasanın olmadığını söyleyen Gökçe, “Ancak onu ilgili platformun politikaları belirliyor. Yani aslında kendi sözleşmeleri belirliyor. Kullanıcılar çeşitli ülkelerde yaşayan bireyler veya kuruluşlar ya da kurumlar. Öyle olduğu için birçok hukuk düzenine dokunan bir çerçeve çizmek lazım. Yani yüzlerce hukuk düzeni var. O hukuk düzenleri de birebir bu konuları düzenlemezler. Yani esasen kullanıcıyla platform arasındaki ilişkiyi platformun politikaları ve kullanıcı sözleşmeleri belirler” dedi.

“THREADS’TE SUÇ DA İŞLENEBİLİ

Bu konu kapsamında yerel hukuk düzenleri ile çok sık karşılaştıklarını ifade eden Gökçe, “O platformlar artık toplumsal bir konu haline geldiğinde kamuya karşı suç teşkil eder. Twitter'da mesela çok sık oluyor. Hakaret, iftira ve bazen şantaj gibi. Tabii görsel olarak veya yazılı olarak işlenebilecek her tür suç işlenir hale geldi. O zaman mesela yerel yasalar devreye giriyor veyahut topluma karşı suçlar gündeme gelebilir. O zaman aslında Threads’te de yine bir kişi aynı şekilde yapabilir. Maalesef suç da işlenebilir. Başka kabahatler de gündeme gelebilir. Amacına aykırı kullanımlara da sebep olabilir” şeklinde konuştu.

“ŞEFFAF DÜZENLEMELER OLMALI”

Bu tip uygulamaların politikalarının şeffaf olması gerektiğini aktaran Gökçe, “Yerel yasalarla daha uyumlu politikalar üretebilirler veya o bölgenin kullanıcı alışkanlıklarına uygun politikalar, kullanım koşulları geliştirebilirler. Kullanıcı arasında bir hak, talep ve sorumluluk ilişkisi var. Bir şekilde şeffaf düzenlemeler olmalı. Kullanıcı alışkanlıklarını göz önüne alan, o bölgenin kullanıcılarının yoğun olduğu bölgelerin alışkanlıklarını göz önüne alan politika düzenlemeleri gerekiyor. Ondan farklı bir şey maalesef mümkün değil” dedi.

“ASRIN DAVASI OLACAK” 

Twitter’ın, Threads’e dava açmasını da değerlendiren Gökçe açıklamalarında şu ifadelere yer verdi:“Bu asrın davası olabilir. Zuckerberg ve Elon Musk’ın çekişmesine, mücadelesine döndü. İlginç bir tartışma. Haksız rekabet ve fikri mülkiyet ihlalleri geçiyor içinde. Haberlerde tabii çok kısıtlı bilgi var. Oradan görebildiğimiz kadarıyla ve tahmin edebildiğimiz kadarıyla böyle yürüyecek gibi. Tartışmalarda milyon dolarlar konuşulacak. Heyecanla takip edeceğiz. Bu ciddi bir hukuk magazini konusu olacaktır.”

“BENZER ÜRÜNLER ÇIKARTMAK ÇOK NORMAL”

Sosyal medyadaki birçok platformun birbirine benzediğini savunan Gökçe, “Öyle olması da çok normal. Amaçları bir ve çok benzer. Kullanıcıların alışkanlıkları artık belli ölçüde oturmuş durumda. Öyle olduğu için benzer ürünler çıkartmak çok normal. Hukuken derinlemesine tartışılması gereken bir konu” ifadelerini kullandı.

 


 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve sakinca.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.